27 Nisan , 2024, 18:22:27

Haberler:

www.herseyibilen.co Durma! Merak ettiğin her konuda her soruyu sen de sor!


Doğum Sonrası Depresyon

Başlatan Emine, 12 Ocak , 2007, 20:54:10

« önceki - sonraki »

Emine

Doğumdan hemen sonraki dönem pek çok kadın için adeta bir rüya gibidir. Eve yeni gelen bir bebek aileye neşe ve mutluluk saçtığı kadar stresli de yaratır. Eve yeni bir bireyin katılışı kadınların önemli bir kısmında zihinsel ve duygusal değişikliklere yol açar.

Zihinsel ve duygusal durumu etkileyen bu durumları melankoli, depresyon ve psikoz olarak sınıflandırabiliriz.

Doğum sonrası "Melankoli"
Kadınların yaklaşık % 85'inde doğumdan sonra melankolik bir durum görülür. Bu gerçek bir duygulanım bozukluğundan çok doğumun normal bir parçası olarak kabul edilmelidir. En sık doğumdan sonraki ilk haftada ortaya çıkar.

Annelerde uyku problemleri, ağlama krizleri, üzgün görünme halsizlik, baş ağrıları, konsantrasyon güçlükleri, şaşkınlık, sinirlilik, iştahsızlık problemleri görülebilir. Bu tablo çok önemli değildir. Genelde 1-2 hafta içinde şikayetler kendiliğinden kaybolur. Ancak bu kısa geçiş döneminde ailesinin ve eşinin anlayışlı davranması ve kendisine yardımcı olmaları gereklidir.

Annelerin %10-15'inde melankoli tablosu iki haftadan uzun sürebilir. Bu durumda depresyon söz konusu olabilir ve profesyonel yardım gerekebilir.

Doğum sonrası "Depresyon"

Doğum sonrası depresyon; tanım olarak doğumdan sonraki 4 hafta içinde, herhangi bir zamanda majör depressif bir dönem yaşanmasıdır.

Kadınların bir kısmında görülen doğum sonrası depresyon melankoliden daha farklı ve ciddi bir durumdur. Ancak bazı kadınlarda bu süre 6 haftaya kadar uzayabilir.

Nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte doğumdan sonra ani gelişen hormonal değişimlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Başka bir neden de "psikolojik stres" lerdir. Bebeğe karşı aşırı bir sorumluluk duygusunun gelişmesi olayın altında yatan bir diğer sebep olabilir.

Kadının eşiyle olan anlaşmazlıkları ya da ekonomik problemler olayı alevlendirebilir. İlk defa anne olanlar veya eşi ile ayrı olan kadınlar dahi yüksek risk altındadır. Daha önceki gebeliklerinden sonra depresyon yaşayanlarda da daha sık görülür.

Genelde doğumdan sonraki 1-5. günler arasında belirtiler başlar. Hafif depresyonda en sık görülen bulgular halsizlik, isteksizlik, sinirlilik, unutkanlık ve değişik korkulardır. Bunlara genelde uyku problemleri eşlik eder. Biraz daha ileri vakalarda bu belirtilere aksiyete (endişe), panik atak, ağlama krizleri, bebeğe karşı ilgisizlik, ciddi uyku bozuklukları ile ölüm ve intihar düşünceleri eklenir.

Doğum sonrası depresyona % 5 oranında rastlanır. Eskiden sosyal statü ve evlilik ilişkilerinin depresyon ile ilişkisi olmadığı düşünülürken yeni çalışmalarda fakir ve bekar kadınlarda 2 kat daha sık görüldüğü ileri sürülmektedir.

Genç yaşta anne olanlarda da 2-3 kat fazla görülür. Gebelik esnasındaki duygu durumu ile doğum sonrası depresyonun bir ilişkisi bulunamamıştır.

Doğum sonrası depresyonun tedavisi majör depresyon ile hemen hemen aynıdır. Genelde hastalar psikoterapi ve antidepresan ilaçlardan fayda görürler. Emzirenlerde antidepresan kullanımı önerilmediğinden tedavi esnasında kadın doğum ve psikiyatri hekimlerinin birlikte tedavi planı yapmaları uygun olacaktır.

Emzirmenin olumlu etkileri nedeniyle hafif vakalarda ilaç tedavisi yerine sadece psikoterapi yeterli olabilir. Hastaların 2/3'ünde şikayetler en geç 1 yıl içinde kaybolur. Geri kalan vakalarda ise birden fazla sayıda depresif atak görülür.

Doğum sonrası "Psikoz"
Postpartum (doğum sonrası) görülen en ciddi psikolojik hastalıktır. Gebelikten önceki yıla göre karşılaştırıldığında hastalığa yakalanma riski 20 kat fazladır.

Psikoz; düşünce bozukluğu veya gerçekle gerçek olmayanın ilişkinin kaybedilmesi olarak tanımlansa da ciddi duygulanım bozuklukları da bu şekilde sınıflandırılabilir.

Halüsinasyonlar (gerçekte olmayan şeyleri görme ya da duyma) veya hezeyanlar (gerçekle ilgisi olmayan şeylere inanma) olabilir. Önceden kestirilemeyen duygu dalgalanmaları görülür. Genelde doğumdan sonra 2 gün-3 hafta arasında belirtiler ortaya çıkar.

Hezeyanlar özellikle bebek üzerine odaklanır. Bazı durumlarda anne bebeğe karşı aşırı koruyucu obsesyonlar (takıntılar) geliştirebilir. Hatta bazı vakalarda da intihar düşünce ve girişimleri bile olabilir.

Postpartum psikoz son derece acil ve profesyonel yardım gerektiren ciddi bir durumdur. Sıklıkla hastaneye yatırılarak tedavi gerekir. Uygun tedavi ile % 95 oranla hastalar 2-3 ay içinde iyileşir.


Doğum sonrası depresyonda önerilerimiz
Doğum sonu depresyon, hemen her kadında
görülebilen, geçici bir dönemdir. Bu dönemi en
iyi ve rahat bir biçimde atlatabilmek için
aşağıdaki önerilerimizi uygulayınız.




Kendinizi aşırı derecede yormayınız. Uyku zihinsel sağlık açısından çok önemlidir.
Bebeğiniz uyurken siz de uyumaya çalışınız.
Bebeğinizin hareketleri uykunuzu bozuyor ise onu başka bir odaya almayı deneyiniz.
Eşinizle bir vardiya sistemi geliştirin ve bu şekilde bebekten sadece siz sorumlu olmayınız.
Bebeğe bakım konusunda etrafınızdaki akraba ve arkadaşlarınızdan yardım isteyin. Bu sayede kendinize dinlenecek zaman ayırın.
Gebelik esnasında ve emzirme döneminde beslenmenize dikkat edin.
Kendinizi çaresiz ve güçsüz hissediyorsanız bir psikolog veya psikiyatrdan destek almak için zaman kaybetmeyiniz.

Almiş'inAnniş'i

doğumdan sonra ağlama krizleri yaşamaya başladım ve bunun için p.tesi günü doktora gideceğim. umarım bu durum fazla uzun sürmez çünkü sütümün azalmasından korkuyorum  :y25:

nagihan

doğum yapalı bir ay oldu. ara ara şu depresyon ataklarını yaşıyorum. alınganlık mı desem ilgi beklemek mi desem. bilmiyom işte. bugun mesela o günlerden biri.sinirlerim pek gergin  :cildir:


tuanam

 ben seseryanla doğum yaptım yaşadıklarım beni allak bullak etmişti ameliyathanenin  ışığı sizi tamamen soymaları ve bir çok şey. bu kız ne kadar inatçı çıkmak istemiyo dediler yüreğim hop hop etti o an ya bir şey olursa diye . ...  tamamen kabustu:(

aynur

lohusalığım dün bitti. yani 40 gün . hayatımın en bunaltıcı 40 günü bir daha doğum yapmazsam doğumdan va hamilelikten değil lohusalıktan korktuğuma yapmıycam. saçma sapan biir sürü adet yok gidene gülegüle deme, yok birileri giderken bebeğin yüzünü ört,yok çamaşıları dışarda bırakma kırk basar. evde sabahtan akşama bir sürü insan. biri der çocuğu kundakla öteki der kundaklama neyseki bittide kurtuldum ohhhhh!

esra_yesiloz

canım benim 40basar felan onlar batıl inançlar ben inanmıyorum sadece çocuğu okuyun nazardan korumak için   :nazar: gerisi boş laf

Almiş'inAnniş'i

geçmiş olsun ay  :k06: valla ben sonunda anneme ve k.valideye "bıktım sizin hurafelerinizdeeeeeeennn  :cildir: " diye isyan etmiştim  :ehi:

Alıntı yapılan: ay - 04 Haziran , 2007, 11:28:19
lohusalığım dün bitti. yani 40 gün . hayatımın en bunaltıcı 40 günü bir daha doğum yapmazsam doğumdan va hamilelikten değil lohusalıktan korktuğuma yapmıycam. saçma sapan biir sürü adet yok gidene gülegüle deme, yok birileri giderken bebeğin yüzünü ört,yok çamaşıları dışarda bırakma kırk basar. evde sabahtan akşama bir sürü insan. biri der çocuğu kundakla öteki der kundaklama neyseki bittide kurtuldum ohhhhh!

aynur

sağol remziye sanada geçmiş olsun. Esra sanırım sen hamilesin tadını çıkar hamileliğin bence . ben de inanmıyorum tabiyki bu tip şeylere ama her gelen bişey söylüyo. hatta bi doktor su ver diyo öteki su verme diyo .uykusuzluk, evden çıkamama ve kalabalık insanı depresyona sokan bunlar zaten

esra_yesiloz

anlıyorum canım haklısın geçen annemin kapısının önündeyim babamın diktiği bi erik ağacı var ondan canım istedi alayım dedim daha geçen yıl 1.kata bi kadın taşındı eriği sahiplenmiş sanki sen koparma çocuğun arsız olur dedi ssinirlendim ne demek arsız olurmuş ya saçma sapan konuşmayın ben başkasının eriğinden çalmıyom dedim sustu gıcık oldum var işte böle konuşanlarr

Almiş'inAnniş'i

sen ne diyon bana çocuğumun tabanlarını ve ensesini bile öptürmediler. onlar gittimi herbiyerini öptüm valla. telefonda da söyledim, isterinat olsun ister aksi ben öptüm kızımı diye  :k06:

aynur

bende sadece kayınvalidem giderken ona güle güle diyodum inat olsun diye.başka kimseye demiyodum sütüm kaçarmış güle güle dersem süte güle güle dermişim ne alakası varsa

Almiş'inAnniş'i


nagihan

Alıntı yapılan: ay - 04 Haziran , 2007, 20:38:59
bende sadece kayınvalidem giderken ona güle güle diyodum inat olsun diye.başka kimseye demiyodum sütüm kaçarmış güle güle dersem süte güle güle dermişim ne alakası varsa
demek sadece kayınvalidene dediniz. valla çok güldüm. iyi yapmışsın  :ehi:


burcu-emir

ya ne acayiplikler var.güle güle falan  :icon_scratch: benim kayınvalidemde bebeğin yatağına makas koydu,tek başına yatıyomuş,adettenmiş korurmuş.bit kadar makas neyi koruyacaksa  :-\ ama bişey demedim ,diyemedim ona gücüm yoktu. ben kendime ağır geliyorum.herşey bana batıyo,kendimi uzaklara atasım ve bir daha hiç dönmeyesim var.ağlasam rahatlarım ama tık yok,kurudu sanki yaşlar  :sad1:



Almiş'inAnniş'i

nankörlük etme burcu, bi düşün sen yanında yoksun emir in ve kötü amaçlı kişiler ona doğru yaklaşıyo. napcak çocuk. gidip evde kendini kurtarcak bir alet arayamaz. çocuk yürüyemiyo çünküüüü  :sad1: ama babaannesinin yanına bıraktığı makası kavradığı gibi kötü adamın k....a saplayıverebilir  :ehi: