29 Nisan , 2024, 10:10:59

Haberler:

www.herseyibilen.co Durma! Merak ettiğin her konuda her soruyu sen de sor!


LOST Ruzgarina Kapilmak isteyenler :)

Başlatan -Butterfly-, 19 Temmuz , 2008, 07:02:53

« önceki - sonraki »

-Butterfly-

4 8 15 16 23 42

"Lost" dizisinde sık sık rastlanan bu sayıların ilginç yönleri:

*Marsel Russo'nun genetik ayna teorisini açıklamak için kullandığı sayı dizisi, lost'da geçen esrarengiz numaralar ile aynıymış; 4 8 15 16 23 42.. Teori, özetle herkesin bir ikizi vardır ancak olasılık değerleri nedeniyle kişi asla ikizi ile karşılaşamaz diyor. Numaraları da şu şekilde kullanıyor:

4: Russo'ya göre dünyadaki her insan 4 farklı insan ile birbiriyle bağlantılı. Yani, teoride, kendiniz ile 4 farklı insan üzerinden tanışma şansınız var. Örneğin; kardeşinizin patronunun komşusunun yeğeni sizin ikizinizi tanıyor.
8: Dünya'da günümüzde bulunan kıta sayısını temsil ediyor. İkiziniz ile 8 kıtadan birinde karşılaşma ihtimaliniz var.
15: İkiziniz ile karşılaşma ihtimaliniz 4,815,162,342'de 15'tir diyor russo. Yani %0,000000004'ten bile düşük bir ihtimal.
16: Aynı anda ikizi ile karşılaşabilecek maksimum kişi sayısı 16'dır. (Lost karakterleri de 16 adet.)
23: Doğa ana, sizle aynı genetik haritaya sahip bir yeni insan dünyaya getirmek için 23 yıl bekler, diyor. Yani ikizler aynı yaşta değil, aralarında 23 yaş fark olacaktır anlamına geliyor bu.
42: sizin ve ikizinizin aynı anda hayatta yaşayabileceği maksimum yıldır, diyor.

'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''' '''''''''''''''''''''''''''''''''

*Herhangi bir metin kutusunda, klavyenin alt tuşunu basılı tutarak num pad'den bu sayıları (4815162342) girip alt tuşunu bıraktığınızda şu işaret geliyor: µ

'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''' '''''''''''''''''''''''''''''''''

*Sayıların toplamı, 108'e, yani budistlerin tespihlerindeki boncuk sayısına eşittir.

'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''' '''''''''''''''''''''''''''''''''

*Ünlü İtalyan matematikçi Enzo Valenzetti'nin bulduğu insanlığın/dünyanın sonunu matematiksel olarak modelleyen bir denklemin katsayılarıdır.

'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''' '''''''''''''''''''''''''''''''''

*Bu sayıları kullanarak çeşitli işlemlerle 31 sayısına ulaşabiliyoruz.
15 + 16 = 31
23 + 8 = 31
42 - 23 = 19, 19 - 4 = 15, 15 + 16 = 31
4 * 8 = 32, 16 - 15 = 1, 32 - 1 = 31
15 - 4 = 11, 42 - 11 = 31
23 - 8 = 15, 15 + 16 = 31
15 - 8 = 7, 42 - 7 = 35, 35 - 4 = 31
42 + 16 = 58, 58 - 8 = 50, 50 - 15 = 35, 35 - 4 =31

'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''' '''''''''''''''''''''''''''''''''

*Elementlerin periyodik tabloda karşılık geldiği sayılara denk düşmektedir.
4: berilyum >>>>>(be)
8: oksijen >>>>>>(o)
15: fosfat >>>>>>(p)
16: kukurt >>>>>>(s)
23: vanadium >>>>(v)
42: molibden >>>>(mo)

beopsvmo (hassiyum): Simgesi Hs, atom numarası 108 olan, kararlı izotopu bulunamamış radyoaktif element. 1984te Peter Armbruster ve Gottfried Munzenber'in başkanlığındaki bi takım tarafından elde edilmiştir, latincede bir alman şehri olan Hassias'dan gelir, kullanımı yoktur, doğada bulunmaz.

'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''' '''''''''''''''''''''''''''''''''

* Bu sayılar, "Ursa Major" yıldız takımlarının yerlerini işaret ettiği bulunmuştur.

'''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''' '''''''''''''''''''''''''''''''''

*
a+b+c=e+f+g eşitliğini sağlayan herhangi 6 sayı olmaktan öteye gidemeyen sayılardır. Bütün sayılara bir ekleyip deneyelim:

_5_+__9__+_43_-_17_-_24 = 16
_+____+_____+____+___+___+
_9_+_43__+__5_-_24_-_16 = 17
_+____+_____+___+____+___+
43_+__5__+__9_-_16_-_17 = 24
_-_____-______-___-____-____-
17_+_24__+_16_-__9_-__5 = 43
_-_____-_____-____-_____-___-
24_+_16__+_17_-__5_-_43 = _9
_=____=_____=____=___=___=
16_+_17__+_24_-_43_-__9 = _5

Kareye dikkatlice baktığımızda bu karenin aslında sadece 15 + 16 + 23 = 42 + 8 + 4 denkleminin evrilip çevrilip tekrar tekrar yazılmasından ibaret olduğunu görüyoruz.



-Butterfly-

desmond ölmeyecek.
sonucta onun yapacağı daha cok gelecek yolguluğu var. see you in anaother life brother lafını ne zaman kılavuz edindi . jack ile stadyumda karşılaştığında ona şifreli bir laf etmişti "lift it up" tı sanırım. yani des bu zamanda yolculuğun kompetanı olacak. desmond ile ben daha hiç karşılaşmadılar burdan da daha cıkacak çok şey var.
bence penelopenin final bölümlerinde ortaya çıkması gelenekselleşti o yüzden bu finalde onu göreceğimizi düşünüyorum. zaten gemiye surekli sinyal gönderiyordu fakat buna cevap verilmesi yasaktı artık bu yasağı uygulayacak kimse yok eğer telsiz odasını tamir ederlerse bu hallolur.
gemiyi bozan michael olduğu için kolayca tamir etti. telsizleride edebilir.
bombayı keşfertiklerinde jin suna korece bir şey soyledi ki bu tercüme edilmedi. ilk önce odadan çıkmasını söyledi diye düşünüyoruz ama oyle uzun ve garip baktı ki sun güvertede, bence jin ona bot geldiğinde adaya geri dön dedi. böylece adada kalanlardan 6 kişi kurtulacak.
15 yıl öncede fransız kadın ve ekibi adayı keşfettiten sonra adayı taşımışlar diye düşünüyorum bende. şimdi ada yeniden taşınacağına göre aaronun gerçekten ordan çıkması gerekiyordu cs haklıydı çünkü adada doğan tek kişi aaron ve dolayısıyla bence adayı yeniden bulabilecek tek kişide o yani jakin tek başına ordan oraya uçmasının hiç anlamı yok yanına aaronu aldığında adayı bulacaklar.
ben ve widmore hadi av başlasın dediler cünkü ikiside yani ben de adayı bulamıyor artık, yani aarona büyük iş düşüyor . belki aaron gelecekte richardın varisçisidir şu yaşlanmayan adamımız.
peki widmore neden bene penelopeyi bulamazsın dedi çünkü pennyde adaya gelecek taşınmadan hemen önce.
şu michaeli neden affedemediniz anlamadım hala. adam oğlunu kurtarmak için yapması gerekeni yaptı bakın o çok begendiğiniz jin o kareteci iyi dövüşen iyi silah kullanan jin ilk bot seferine balıklama atladı sun bak seni nasıl kurtardım diyo bide ne halt becerdiyse şimdiye kadar bu konuda. adadan kurtulanlar geri dönmemek için ellerinden geldiğince kaçıyorlar ama michael sırf vicdan yaptı bunları kurtarmak için geri döndü yinede yaranamıyor anlamıyorum sizi.
son alarak adem ile havvamız vardıya şu mağradaki iskeletler hani ceplerinden siyah ve beyaz taş çıkmıştı illa onların bizimkilerden biri olduğunu düşünenler varsa bence ancak rose ve bernard olabilir. onlarında biri siyah biri beyaz.



-Butterfly-

Teoriler 1
1
Hepsi hakkında yazacağım birer teori var.
Bence bir zaman kırılması yaşandı ve insanlar farklı bir boyuta geçtiler üzerlerinde değişiklikler oldu manyetik alanda yaşamaya başladıklarında beyinleri ada tarafından etkilendi işte bu adanın iyileştirici sandığımız yanıdır. Adada sadece bizim gördüğümüz dharma üyeleri sonradan katılanlar (benjamin ve babası gibi) uçaktan düşenlerden ayrı birçok kişinin de bu adada yaşadığını söylemeliyim.
108 dakika bir yörünge sistemidir ve manyetik alanın bölgeye yayılmasını önlemek için resetlemek gerekir. dharma üyeleri büyük paralarla yatırım yaptıkları sosyolojik deneyler ile adanın çeşitli kısımlarında üsler kurması tamamıyla burayı keşfettikleri içindir. Aslında böyle bir yer vardır manyetik alana girdiği için gözükmemektedir. desmond adlı kişinin resetlemeyi kaçırdığı sırada ortaya çıkan patlamada manyetik alan yayılmış üstünden geçen uçakları çekmişti. Aslında bu kalanlar denizin dibinde olamazlardı gerçekte ölmediler. bu fısıltılar tamamıyla manyetik etkinin yaratmış olduğu beyin oyunlarıdır. Gerçek zamanda da bu tür şeyler yaşanabilir. dharma bir kurtuluş üssü gibi görmüştür bu adayı denekler getirmiştir hayvanlar insanlar ve bitkiler. Yerdeki arı kovanları kutup ayıları da buna birer örnektir. Fakat bir süre sonra Düşman adıyla tabir ettiğimiz kişiler gelmişlerdir ve proje bozulmuştur. burada amaç deney adı altında insanları bu adaya bağlamak insanları kurtarmaktı denek gözlemcileri kağıtları günlükler gibi doldurmuşlardı ama tüm onca gözlem kağıtları okunmamıştı bile..hepsi birer oyundu..deney gözlem yapanlara oynanmıştır.
Hamile bayanların ölmesini de manyetik alanın bebeği etkilemesine bağlıyorum zaman kırılması olduysa ve daha yavaş işliyorsa adada zaman erken doğum sebebi de diyebiliriz. Bence daha hızlı da ilerleyebilir boyutun nasıl bir etki yarattığını kim bilebilir. Hiç yaşlanmamaları da sadece bir kaç insanda görülmüştür. richard gibi mesela bunlar dharma üyesi değiller uçaktan da düşmediler, hakikaten adada doğdular, büyüdüler. Bu ada manyetik alan etkisiyle tüm insanları değiştirip dönüştürmeye başladı. Eski bir uygarlık gibi yaşıyorlar hiç yaşlanmıyorlardı gün geldi dharma grubu burayı keşfedince yerliler ayaklandı bölgelerini korumak istemişlerdi ne de olsa kendilerinden başka yaşam süren canlı görmemişlerdi. 4 parmaklı heykeli de adadaki yerliler yaptılar neden dört parmak dersek bu insanlardan farkını ima ediyor bence. Yerlilerin başı, en büyükleri, yöneticileri, bir parmağı eksik bir insan olabilir. Bunu belgelemişlerdir, tarihlerini geçmişlerini yansıtmış olabilirler. Hemen inip uzaylılar yaptı demek saçmadır. Jacob yoktur sadece bilinçaltının bir oyunudur. Herkesin jacobu da farklıdır bu bazen bir at da olabilir bir insanda.
Diğerleri benjamin ve dharma üyeleridir. Düşmanlar düşman değil adanın asıl sahipleridir dharma adaya toplumsal deneylerle de olsa zarar vermektedirler. yerli haricinde tüm oradaki insanların gitmesi gerekir. bu yüzden yerliler yerli değil düşmanlar zaten..dharma için düşmanlar. Adanın yeri okyanusun tam ortalarında bir yerlerde parçacıklardan oluşmuştur manyetik alan sayesinde görülmemektedir. manyetik alan kişilerin beyinlerini etkileyebiliyordu geçmişler gözlerini önlerine geliyordu peki o zaman neden gelecekleri de gözlerinin önüne gelmesindi? paralel evren yoktur bir evren vardır boyutlarıyla bölünmüştür işte bu bölünmelerde takılmışlardır. başka bir bölümde farklı etkilerle aynı evren içinde yaşamaktadırlar. biz dördüncü sezonda adadan kurtulduklarına şahit olacağız fakat adayı evi gibi benimseyenler ve gerçek yaşam boyutunda bir şeyleri kalmayan insanlar benjamin ve john locke gibi onlar adada kalacaklardır. jack bir hata yaptığını anlar ve geri dönmek ister ama geri dönmek zordur, sonuçta uçak ile başka bir boyuta geçmesi gerekmektedir.
Dördüncü sezonda malesef gerçek dünyada olan olayları gösterecekler bize adada kalanlarla bağlantı kurabilecekler fakat bir süre geçiş yapamayacaklar daha sonra beklenmedik bir şekilde ada tarafına geçebilecekler bu sayede yaşamlarına karar vereceklerdir özellikle jack ve kate. penny nin babası ile sun'un babası bu işle ilgilenmişlerdir. Yatırımları buralardan elde ettiklerini düşünüyorum dharmanın birçok kişi ölecek kate jack desmond ve penny kalacaklar hayatta çünkü desmond bunu da biliyor ve başka bir hayatta buluşmak üzere demişti. Bu hem ada için geçerliydi hem gerçek :)



-Butterfly-

2
Adada elektromanyetizmanın var olduğunu herkes biliyor. bunu kontrol altında tutmak için yapılan The Swan istasyonu var. her 108 dakikada bir girilen numaraların amacı ise gerekli zamanda manyetik alana ihtiyaç duyulduğunda numaraları istenilen zamanda girmemek gibi bir lükse sahip oldukları içindir. ve deneklerin o tuşa basmaları konusundaki inancını ölçmektir. elektromanyetizmanın gücü gökkuşağı deneyinde dünya önüne serildi 28 mart 1943′de 104 mürettebatlı "USS Eldridge" adlı askeri gemiye kurulan teçhizat çalıştırıldı ve gemide bir manyetik alan oluşturuldu. bu sırada gemideki manyetik alan geminin gözden kaybolmasına sebep oldu. bundan çıkaracağımız bir diğer faktör ise adadaki manyetik alanının, adayı görünmez kılması radarlarda ya da uydudan görülmemesi bu sayede yapılacak ve yapılması planların deneylerin insan hakları ve ahlak kurallarına aykırı gibi zırvalardan kurtaracak daha rahat bir çalışma ortamı sağlayacaktı... derken elektro manyetizmanın herşeyin üzerindeki değişik etkileri keşfedildi. moleküler değişimler, hafızaya sahip olması ve anıları içinde barındırabilmesi gibi. bunu kullanmak isteyen jacop adadaki black rocktan ilham aldı ve değişik formlara erişebilme gücüne sahip oldu. önceki bölümlerde kate'in siyah ati görmesi, jack'in babasını görmesi, eko'nun kardeşi yemiyi görmesi, hurley'in aklındaki hayali arkadaşını görmesi... jacop'un pisişik güçlerini kullanıp siyah duman modandan o karakterlere dönüşmesidir. dediğim gibi aslında siyah duman jacop'un ta kendisidir. eğer dikkat ederseniz jacop'u sandalyede otururken görebilirsiniz (3. sezon 20. bolum) oradaki kişi yani benjaminin jacop diye hitap etiği insan, benjaminin flashback'inde elektro manyetik çitleri aşıp kaçmasından sonra karşısında duran insandır.ve diğerlerinin kampındaki john locke'a babasını öldürmesi için James'i tavsiye eden kişi ile yakin benzerliğidir.
Görülen harabeler elbet tabiî ki o adada geçmiş uygarlıkların varlığını gösterir fakat çok eski zamanlardan kalan bir heykel olduğu için burada o adanın aslında kesif edildiğidir. ve zamanında yasayan uygarlığın bıraktığı bir kalıntı.
Ada gizemli numaraların olduğu yerde ancak hiç bir şekilde görülemiyor manyetizmanın etkisi olduğu için.
Aslında lost, DHARMA girişiminin yaptığı bir deneyi anlatır. uçak kazasından kurtulan insanlar aslında adadaki DHARMA girişiminin birer malidir (deneğidir). hal bole olunca önceleri beyinleri yıkanmış ve içlerine uçak kazası ve anılar sıkıştırılmış denekler ortalığa salınmıştır. adada geçirdikleri sure zarfında yasadıkları olaylarılar ve birbirleri ile bağlantısını anlayan deneklerin kafasını iyice allak bullak etmiştir. bunun amacı insanoğlunun düşünce gücünü ve parapsikolojisini kavrayabilmek. Alvar Hanso'un yaptığı deneylerin kotu olduğunu iddia eden Rachel değişik propagandalarla, DHARMA girişimini kötülemektedir. hal bole olunca deneye ara verilmek ortalığı sakinleştirmek istenmiş. ama adadaki deneklere bu değişimden hiç bahsedilmemiş. ve onları olağan halinde bırakmıştır. bu sırada adadan kurtulma ile kafayı bozan denekler. aslında dharma girişiminin denekleri ne yapıyorlar sorusunun bir yanıtı olarak olabilir. bu adadaki insanların dış dünya ile hiç bir bağlantısı yok hepsi DHARMA girişiminin bir deneyi. ve mükemmel ırkı yaratma girişimi. herkesin kafasındaki olayları gerçek zannedip bunlardan kurtulması için magic box kurgusu canlandırıldı. ve yasamışının amacının ne olduğu öğretti... Sawyerin gerçek sawyeri öldürmesi ve john locke'nin babasından almak istediği intikam. 3. sezon 20 bolümde... flashbackinde, görüldüğü üzere, Benjamin babasını zehirliyor ve olduruyor aynı hareketi John Locke'den bekliyor. çünkü John Locke'n seçilmiş insan olabileceğini zannediyor ve ayni zamanda benjaminin (kendinin) yerini alabileceğini tahmin ediyor... fakat John tahmin edilen doğrultusunda hareket etmiyor ve babasını öldüremiyor. hal bole olunca James ile gerçek sawyer karşı karşıya getiriliyor.geçmişinden kalan olayları temizlemesi ve yasama amacını anlıyor. James küçükken ailesinin katiline mektup yazıyor ve bu mektubu gerçek sawyera okutup bir neden beklemesinden kaynaklanıyor. sinirlerine hakim olamıyor ve intikamını alıyor. buradaki gerçek Sawyer, jacoptan başkası değil. artik James görevini tamamlamış oluyor. haliyle John Locke'de.
3. sezon finalindeki o tabutta yatan kişi DHARMA girişiminin bilim adamlarının denekleri uyutup tekrar beyin yıkama ve bazı yasayacakları gelecek görüntüsünü aktarmasından kaynaklanan bir ani oluyor. Jack'in kate'i araması ve konuşması gibi... aslında hiç bir zaman o adadan kurtulan olmuyor. çünkü onlar mükemmel toplumu yaratmanın temel taşları. ve birer denek.



-Butterfly-

3
Lost'un anlatmak istediği çok açık.
Uçak kazasında ekip ölmedi ve adanın bulunmasını istemeyen yetkililer veya gizli bilinmeyen sonraki bölümlerde çıkacak olan Dharma girişimcileri olayı gizlerler ve kazadan kurtulan olmadığını söylerler. Ama soz sezonda adadan ekip adadan kurtulmayı başarırlar. Jack ve Kate buluştuklarında dikkat ettiyseniz jack tamamiyle bitmiş, intihara teşebbüs eden sürekli ben hata yaptım diyen biri oluvermiş üzgün birisi olmuştur. Gazetede çıkan haber muhtemelen Juliet'e ait jack'i bu kadar derinden sarsan başka biri olamaz. Ekip uçak kazasında ölmedi kurtuldular aslında ölmeleri lazımdı ölüm kurgusuna göre ama ad hikmetine yaşadılar adadan çıkar çıkmaz hepsi sırayla ölmeye başladılar ve jack yaptığı hatayı anlar kate'ye sürekli olarak dönmeleri gerektiğini söyler. Ama olayı jack çözdüğü için kate olayı fazla anlamaz veya anlar tam olarak anlayadık çünkü ve sawyer'ın yanına döner.



-Butterfly-

lost'ta cevaplanmamış sorular:
Jack;
1) Adada gerçekten babasını gördü mü?
2) Jack'in açtığı Christian'ın tabutuna ne oldu? Sadece bir hayal miydi?
3) Jack ile Desmond arasındaki gerçek bağlantı ne? Neden Jack ormanda Desmond'la konulurken çok duygusallaştı?
4) Dövmelerinin anlamı ne? Ne zaman yaptırdı?
5) Sarah'ın görüştüğü kişi kimdi?
6) Jack neden Thailand'daydı?
Kate;
1) Kate'in annesi neden ondan korkuyor?
2) Kate'in kocası kimdi?
3) Ne zaman ve neden Avusturalya'ya gitti?
4) Uçakta neden yalnızca bir polis ona eşlik ediyordu?
5) Kate neden Tallahassee'ye gidiyodu? (Oradaki bağlantılar?)
6) Hamilelik testinin sonucu neydi?

Locke;
1) Yürüme kabiliyetini nasıl kaybetti?
2) Ada onu nasıl iyileştirdi?
3) Walt'la paylaştığı sırrı neydi?
4) Canavar/güvenlik sistemine bakınca ne gördü?
5) Yapıştırıcı-halüsilatif madde yapmayı nerden biliyor?
6) Nasıl hayatta kalma uzmanı, iz sürücü oldu?
7) Uçakta Boone ve Bernard'ın yer değiştirmelerine dair bir şey duydu mu, ya da biliyor mu?
8 ) Cooper'ın Hanso'yla bir alâkası var mı?
9) Farekapanı oynadığı ufaklık kim?
10) Oyuncakçı dükkanındaki işinden neden ayrıldı?
11) Kutu fabrikasında çalışmaya ne zaman başladı?
12) Claire yaklaştığında sırt çantasına sakladığı yeşil şey neydi?
13) Bi ara neden yürüme kabiliyetini kaybetmeye başladı?
14) Meryem ana heykelciklerini almakta tedavi dışında gizli bir nedeni var mıydı?
15) Evine gelen iki haydut kimdi?
16) Haydutlar Cooper'ın üçkağıtının kurbanları mı, yoksa kiralık adamlar mı?
17) Neden ev denetleme işinden ayrıldı?
18 ) Cooper nereye uçtu?
19) 200bin$'a ne oldu? Cooper mı aldı? Locke mu? Hizmetçi mi?
20) Ada Locke'a Yemi'nin hayalini görme yetisini mi verdi? (Çünkü duman daha önceden Eko'nun beynini-geçmişini okumuştu)
Sayid;
1) Nadia hâla yaşıyor mu?
2) Sayid saldıktan sonra Nadia nereye gitti?
3) Ordudan ayrılırken Sayid'in uzmanlık alanı neydi?
4) Sayid Danielle'in haritalarını aldığında onları üstüste koyup bir üçgen oluşturmuştu. Orası neresi?
5) Neden o da sonunda Walt'u gördü?
6) Abandoned bölümünde Sayid'in takılıp tökezlediği şey neydi? (kablo)
7) Neden ordu ofisinde tv'deydi? (asker alımı videosu? haberler?)
8 ) Neden Charlie'ye Henry Gale'den bahsetti?
9) İngilizceyi ne zaman ve nerede öğrendi?
10) Savaş kahramanı olan babası kim? O da ölü mü?
11) Sayid, Tarık'a işkence anında ne yaptı?
12) Sayid'e işkence ekipmanını veren adam kimdi? ( Asker? CIA? Dharma?)
13) Nadia hâla Locke'un incelediği evde mi yaşıyor?
14) Sayid ve yanındakiler Henry Gale'in mezarını kazdıklarında başka bir şey buldular mı?
Michael;
1) Neden Susan Walt'u Michael'den uzak tutmak için bu kadar azimliydi?
2) Michael ve Susan arasında kısacık süre içinde neler yaşandı?
3) Brian'ın Dagne'den Michael'a vermesini istediği Susan'ın kişisel eşyalarının zarfında ne vardı?
4) Michael'ın kartlarını, mektuplarını Dagne mi sakladı, Susan mı?
5) Susan'ın kanında onu bir haftada öldürecek nasıl bir bozukluk mevcuttu?
6) Susan öldükten bir gün sonra Brian nasıl Michael'in evine gitti? Direk havaalanına gitmek için onu ölüm döşeğinde mi bıraktı?
7) Michael inşaatta mı çalışıyor, ya da çalışıyordu? Uzun bi hikaye olduğunu söylemişti.
8 ) Michael'a arabayla çarpan kimdi?
9) Patlamış kapılar hakkındaki bilgileri nerden edindi?
10) (Eski) bilgisayarlar hakkında bilgiyi nerden edindi?
11) Neden bilgisayara 4 dakika işaretinden sonra yazı yazabildi? Bilgisayar dışarıdan bir kuvvetle mi kontrol ediliyor?
12) Walt'un Michael'a yazdığı satırın devamı neydi?
13) Yazılar gerçekten ekranda mıydı, yoksa Michael'ın kafasında mı?
14) Jack'e "bilgisayarlar bizim düşündüğümüz şey değil" derken ne kastetti?
Walt;
1) Walt'un özel güçleri var mı, varsa bunların farkında mı?
2) Neden Walt tersten konuşuyordu?
3) Neden Walt sırılsıklamdı?
4) Brian Walt'un güçleri hakkında ne kadar şey biliyor?
5) Walt neden önce adadan ayrılmak istemedi, sonra kararını değiştirdi?
6) Walt neden her zaman tawlada galip geliyor?
7) Sandalı yakmayı nasıl başardı? Kibritle? Yoksa özel güç mü?
8 ) Sandal adadan ayrılmadan önce Locke ve Walt konuşurken Locke Walt'a dokunuyor. Walt; o şeyi açmamasını söylüyor.
Walt Locke'un düşüncelerini mi okudu? Bu yüzden mi adada kalmaktan vazgeçti?
9) Michael'la bilgisayarda konuşan kişi gerçekten Walt muydu?

Claire;
1) Medyum neden bebeğin Claire'le kalmasında ısrarcıydı?
2) Aeron'un siyah gözlü doğmasında bi anlam var mı?
3) Claire'in ailesiyle arasının açılmasının sebebi nedir? Thomas'ın bahsettiği "babanın terk etmesi olayı"nın sebebi neydi?
4) Ethan'ın Claire'e enjekte ettiği iğne Desmond'ın kullandığı iğnedeki maddeyi mi içeriyodu?
5) Others Claire'in erkek çocuğu olcağını nerden biliyordu?
6) Aşı Aeron'da iş görüyor muydu? Aşı mıydı, başka bir şey mi?
Desmond;
1) Jack'le karşılaşmasını nasıl detaylıca hatırlıyor?
2) Ambarda bulunduğu 3 sene boyunca kimseyle bir şekilde görüştü mü?
3) Kardanadam gizeminin cevabı ne?
4) Kardanadam gizemi gerçekten şifreli soru mu?
5) Desmond ve/veya Kelvin gönderilen yiyecekleri almak için Ambar'ı periyodik olarak mı terkediyorlardı?

Others;
1) Others kim?
2) Otherslar kötü mü?
3) Birden çok others grubu mu var?
4) Others adaya nasıl geldi?
5) Neden ayakizleri çıkmıyo?
6) Neden çocukları alıyorlar?
7) Adada fısıldayanlar others mı?
8 ) Seabilly "Zeke", Jack ve Locke'un isimlerini nerden biliyordu? (50 günde yapılan araştırmalarla mı? Walt'tan mı öğrendi?
Yoksa Kate'i yakaladıklarında ondan mı öğrendi?)
9) Kate'le konuşan Alex, Danielle'in kızı ALex mi yoksa sadece isim benzerliği mi? Eğer Danielle'in kızı Alex ise Others onun adını nerden biliyor?
10) Others neden kostüm giyiyordu? Sonra neden onları bıraktılar?
11) Claire'i kaçırdıklarında tedawi istasyonunda kaç tane others vardı?
12) Aeron'u aldıktan sonra Claire'i öldürcekler miydi?
13) "Catch a Falling Star" şarkısını nerden biliyorlardı?

Ada;
1) Adem ve Havva kim?
2) Beyaz ve siyah taşların önemi ne?
3) Black Rock adanın ortasına nasıl geldi?
4) Gelgit dalagaları neden daha önceden olmadığı gibi sıklaştı?
5) Sayid'in takıldığı kablo nereye uzanıyordu? (Okyanus ucu?)
6) Karanlık Bölge ne?
7) Black Rock adaya ne zaman çarptı?
8 ) Black Rock'ta kimler vardı?
9) Güçlü manyetik alanın sebebi ne?
10) Kara duman nedir?
11) Ada nerede?
12) Hurley ve Charlie'nin üstünden geçtiği köprüyü kim yaptı?
13) Kutup ayılarının adada işi ne? Dharma'nın deneyiyle mi ilgili?
14) Danielle ve ekibi Sam ve Lenny'nin duyduğu yayını mı duymuşlardı?
15) Danielle yayını değiştirdikten sonra yardım çağrılarını kimse duydu mu?
16) Adada yayın kulesi 1den fazla mı? (Danielle'in yaptığı yayın ve sayılar farklı iki kuleden yapılan yayınlardan mı geliyor?)
17) Adadaki insanlar sahilde daha mı güvendeler?
18 ) Kate'in atı nerden çıktı?
19) At neyi simgeliyor?
20) Dünya ve Tanrı adayı neden göremiyor?
21) Ada, Issac'ın bahsettiği enerji noktalarından biri mi? Eğer öyleyse, Dharma bunu biliyor muydu, sonradan mı keşfettiler?

bu sorular The Big LOST Unanswered Questions List (lost'ta cevaplanmamış soruların listesi) türkçeye çevrilmiş hali bende merakla bekliyorum cevapları zaten her bölümde başka sorular ortaya çıkıyor



-Butterfly-

2 saatlik part 2 ve part 3 bölümlerinin ilki bir flashforward'la başlar: Geçen sezonki final bölümünde Jack'i Kate'in arkasından "Geri dönmeliyiz!" diye bağırarak havaalanında bıraktığımız sahneye döneriz. Kate'in kalbi kırılmış ve Jack'e dönmektedir - Jack onun fikrini değiştirdiğini sanar - ancak Kate, Jack'e artık her şeyi kaybettiğini, kendisini ve Aaron'u rahat bırakmasını söyler. Aynı zamanda gizemli bir "kişiye"gönderme yapar - Jack'in Kate'e yırtık gazete parçasındaki haberde gösterdiği isme. Kate, bu "kişinin" kendisini de görmeye gelip Jack'e dediklerinin aynısını dediğini, ancak kendisinin bu işe gelmeyeceğini belirtir.
Sayid Hurley'i akıl hastanesinde ziyaret eder ve gizemli "kişinin" kendisini ziyaret edip etmediğini sorar. Ayrıca bu gizemli "kişi" artık ölmüştür.
Adada ise Alpert, Kate ve Sayid dahil Ötekiler'le birlikte Keamy'e saldırıp Ben'i özgür bırakırlar.
Teknedekiler, bombanın Keamy'nin koluna bağlı cihazla kontrol edildiğini fark ederler; eğer Keamy ölürse bomba da patlar. Ancak Michael, donma özelliği olan bir sıvı kullanır ve bu sayede bombanın piminin çekilme aşaması yavaşlar.
Jack Orkide istasyonuna gider. John Locke ve ikisi burada karşılaşarak klasik "insanlar adadan gitmeli veya gitmemeli" tartışmasına girerler. Locke Jack'i, eğer ada dışına çıkarsa oradaki insanlara yalan söylemesi gerektiğiyle ilgili ikna eder. Bu adayı ve hayatta kalanları korumanın tek yoludur.
Ben Keamy'i, Alex'in intikamı için öldürür (Keamy Ben ve Locke'u Orkide'ye inen asansöre kadar takip eder).
Helikopterde, Jack, Kate, Sawyer ve Hurley Lapidus'un komutasında içine binerler. Ancak helikopter hasar görmüştür ve hepsini taşıyamaz. Sawyer Kate'e o "muhteşem" öpücüğünü verir ve helikopterden (güvenlice) atlar, böylece helikopter tekneye varabilecektir.
Orkide'de, Ben Locke'a adanın sadece mekan olarak değil, zaman olarak da oynayacağını söyler. Her ne kadar uçuk gelse de, buzun içine gömülü kocaman bir çark vardır ve bu çark adayı hareket ettirmektedir.
Helikopter tekneye varır ve Sun'la Aaron'u alır. Bomba patlar, Michael ölür, Jin denize atlar - öldü gibi zannedilir ancak spoilercının bu konuda şüphesi var. Jack helikopterin Jin için geri dönmesine karşı çıkar, çünkü helikopter çok ağırdır. Sun bu yüzden ona karşı öfkelidir.
Orkide'de Ben bilmektedir ki eğer çark çevrilecek olursa, kendisi de başka bir yere teleport olacaktır - (üzerindeki eskimo ceketinden anlarız ki 4×09′daki çöle teleport olacaktır).
Ben çarkın etrafındaki buzu çevirebilmek için kırar ve çarkı, adayı hareket ettirmek için kontrol eder ve... evet, ada hareket eder! (etrafındaki diğer adalarla birlikte)
Son sahne bir flashforward'dır ve Jack, geçen sezon finalindeki cenaze evinde tabut başındadır. Ben ona yaklaşır - Jack'i takip etmiştir - ve Jack ona, gizemli "kişi"nin kendisine adaya geri dönmesi gerektiğini söylediğini belirtir. Ben ona, bu "kişi"yi de adaya götürmeleri gerektiğini söyler. Tabutun içine bakarlar ve...
...
...
John Locke'u görürler! Cesedi yatmaktadır!
Flashforward'lar boyunca bahsi geçen "kişi" John Locke'tur. Bir şekilde adadan çıkmıştır, ancak ölmüştür.
Plân, John'u adaya götürüp bir şekilde diriltmektir - donmuş çark ve adayı hareket ettirmeyle ilgili bir fikirdir bu.
Hemen notlarımı eklemek isterim ki; bu spoiler bütün iki bölümü değil, sadece önemli olabilecek kısımları içermektedir, yani bunları okuyup "Şu karakter de olacaktı ona ne oldu?", "Bu karakter oyuncu kadrosunda gözüküyor ancak spoiler'da yok" demeyin. Ayrıca tabuttaki kişi sahnesi dört farklı aktörle çekilmiş, bir de bu tabut sahnesi 3. sezon finalinden hatırlarsanız Jack tabuta bakmadan ilaçlarını almak için cenaze evinden çıkıyordu, oysa burada tabutun başında durduğu ve Ben'in yanına geldiği yazıyor, o yüzden ne derece doğru olduğunu bilemeyiz - yine bölümü seyredip göreceğiz. Fakat bu spoiler'ı veren arkadaş, geçen sezon da 21. bölüm ve sezon finallerini vermiş arkadaş ve yazdıkları %99′a kadar doğru çıkmıştır, inanmak ve inanmamak yine sizin elinizde tabii.



-Butterfly-

Londra LOST zirvesi

"Lost" dizisinin oyuncularından Jorge Garcia (Hurley), Naveen Andrews (Sayid) ve Terry O'Quinn (John Locke) ile adayı da konuştuk Fatih Terim'i de
Londra'da Dover Street'teki butik otel Browns'dayım. Digiturk kanallarından Dizimax'te yayımlanan, en popüler dizilerden "Lost"un oyuncularıyla röportaj yapmak için dünyanın dört bir yanından gelen gazetecilerleyim. Elime tutuşturulan krokiyle koridorlarda geziniyorum. Her oda bir yıldıza ayrılmış.
Önce dizide Iraklı eski bir işkenceci olan Sayid'i canlandıran Naveen Andrews gelip oturuyor karşıma. Diğer oyuncular günlük kıyafetlerleyken Naveen çizgili takım elbise ve beyaz gömlek giymiş. Saçlarını atkuyruğu yapmış. Havalarda biraz, hafif ukala, az biraz da alaycı. "Biri rol icabı ölüp diziden ayrıldığında ne hissediyorsunuz?" diye soruyorum, "Zor oluyor. Çünkü insanlarla ilişki kuruyorsunuz ve bu birden kesiliyor" diyor. "Veda partisi oluyor mu?" diyorum, adam bir garipsiyor, dakikalarca gülüyor, "Veda partisi mi? Bu gidişlerini kutlamak gibi olur; uygunsuz" diyor. Bir sonraki soruma cevap verirken aklına yine bu geliyor ve arada "Veda partisi mi?" demekten ve kahkaha atmaktan kendini alıkoyamıyor. Hıristiyanların cenazelerinin bile kutlama havasında geçtiği düşünülürse (ki bence harika) çok mu garip "Lost"tan ayrılan birine veda partisi yapma düşüncesi? "Lost"tan ayrılmak ölümden beter galiba...
Terry O'Quinn, dizideki adıyla John Locke'ın olduğu odaya giriyorum. Locke dizideki favori karakterlerimden. Jack ile birlikte lider konumda olan Locke adanın sihirli güçleri olduğuna inanıyor. Konuştukça O'Quinn ve Locke aynı kişilermiş gibi geliyor. "Ortak yanlarınız var mı?" diye sorunca bir dolu şey sayıyor, benziyorlar hakikaten. Türkiye'yle ilgili pek bir şey bilmiyor ama Josh Holloway (Sawyer) ona "Mutlaka gitmelisin!" demiş. "Türkiye'de Josh Holloway'e kadınların ilgisini görmeliydiniz" diyorum, "Josh için bu genelde her yerde öyle" diyor.
Son olarak lanetli sayıların sahibi Hurley'yi canlandıran Jorge Garcia'yla konuşuyoruz. Dedesi vefat etmiş, Garcia hem durgun hem hüzünlü. Ama Hurley gibi o da karanlıktayken de hayata komik yanından bakabilen biri. Hayattan çok şey istemiyor, Hawaii'de bir ev ve piramitleri görmek...

("Lost"un yeni bölümleri 25 Haziran'da başlıyor.)[4.Sezon,Digiturk'te]

"Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçında teknik direktörünüz çok komikti"
Naveen Andrews (Sayid)
-"Lost" size ne kazandırdı, sizden ne götürdü?
Hepimiz daha çok tanındık. Olumsuz yanı ise özel hayatımızın elimizden alınması oldu.
-Sayid olmasaydı hangi karakteri canlandırmak isterdiniz?
Favorim kesinlikle birinci sezondaki John Locke.
-Sayid en sonunda öldürülmeyecek olan bir kadınla beraber olabilecek mi?
Umarım. Sayid gerçekten "İngiliz Hasta"daki Juliette Binoche gibi...
-Sayid'i nasıl görmek isterdiniz?
Biraz deli olsa güzel olurdu. Elbise giyse mesela! Ama Sayid bunun için fazla disiplinli bir adam.
-Kiminle iyi arkadaş oldunuz?
Maggie Grace(Shannon) ama sonra onu öldürdüm.
-People dergisi tarafından dünyanın en güzel erkeklerinden biri seçildiniz. Bu sizi nasıl hissettiriyor?
Gururumu okşuyor ama insanın kendi hakkındaki fikirlerini değiştirmiyor böyle şeyler. Yine aynaya bakıp bunalıma giriyorsunuz.
-Hawaii'yi seviyor musunuz?
Adada 40 hektar arazi aldım, seviyorum ama bu emeklilik planım.
-Ne zaman emekli olmayı düşünüyorsunuz?
Bir an önce. Kim çalışmak ister ki? Gerçekten?
-Nerede kaybolmak isterdiniz?
İtalya. Roma'da kaybolmak pek kolay olmazdı ama...
-Türkiye'ye gelmek istediğinizi duymuştum.
Dün gece harikaydınız! Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçını izledin mi?
Maalesef hayır.
-Muhteşem bir maçtı. Teknik direktörü (Fatih Terim) görmen lazımdı. Çok komikti. Skor 2-1 iken teknik direktörünüz kendini dövüyordu. O maçın tekrarını yakalayıp izlemelisin. İlk fırsatta İstanbul'a gelmek istiyorum. Bu şehir hakkında çok şey okudum.
=====

"Sokakta tanımadığım insanların bana sarılmasından rahatsız oluyorum"
Jorge Garcia (Hurley)
-Los Angeles'tan sonra Hawaii'de yaşamak nasıl? Dizi bittiğinde buradan taşınacak mısınız?
Bahçemde bir mango ağacı var. Dünyanın en güzel plajlarından birine yürüme mesafesindeyim. Kariyerim yeni başladı sayılır; o yüzden dizi bitince Los Angeles'a dönmeliyim galiba.
-Dizinin sona yaklaşması sizi nasıl hissettiriyor?
Sürseydi beni bozmazdı.
-Hurley sizin için yazılmış.
Yapımcı JJ Abrams, "Curb Your Enthusiasm"i izliyormuş ve "Bu adamı almalıyız" demiş. "Hangi rol için?" demişler. O da "Bilmem ama almalıyız" demiş.
-Dizinin sonuna dair teorileriniz var mı?
Dördüncü sezon adadan ayrılma üzerine kurulu olduğu için bir sonraki sezon adaya geri dönüş hikayemiz olabilir. Bence adanın hakimiyetini isteyen Charles Witmore ile Benjamin arasında bir savaş çıkacak.
-Hurley gibi size de piyangodan para çıksa ne yaparsınız?
Hawaii'de bir ev alırım. Sonra gidip piramitleri görürüm.
-Bunları şimdi de yapabilirsiniz.
Doğru ama para çıkarsa da bunları yaparım.
-Hayranların ilgisi hoşunuza gidiyor mu?
Bana sarılmak isteyen, tanımadığım birçok insan oluyor. Bu beni biraz rahatsız ediyor ama o kadar çok başıma geldi ki alıştım. Neyse ki uzun süre sarılı kalınmıyor.
-Sapık hayranlar oluyor mu?
Hawaii'de evime gelen biri oldu. Halbuki evim benim sığınağım. Olayın olduğu hafta sinirlerim bozuktu. Ağaçtan bir mangonun düşmesiyle zıplayıp "Orada kim var?" diye bağırıyordum.
-Çok hayran mektubu alıyor musunuz?
Fena değil. Bizzat yanıtlamaya çalışıyorum. Atlası önüme koyup mektupların gönderildiği yerleri işaretliyorum. Bazı yerlere bakıp "Ooo, bu bölgede sokakta yürüyemem" diyorum. Bazen öyle yerlerden mektup geliyor ki mektubun bana ulaşmış olmasına şaşırıyorum.
-Neresi mesela?
Özbekistan! Bazı insanlar hayvanlarının resmini gönderiyor. Biri köpekleriyle beraber çekildikleri, diğeri sadece köpeklerinin resmi oluyor mesela.
-Bunları saklıyor musunuz?
Kız kardeşim albüm yapmaya bayılır. Onları kurdelelerle falan süslüyor.
=====
"Issız bir adaya gitarımı, karımı, Josh Holloway ve Bush'u götürürdüm"
Terry O'Quinn (Johnn Locke)
-John Locke'la ortak yanlarınız olduğunu düşünüyor musunuz?
Elbette, bence sizin de vardır. "Ben bu işi yapabilir miyim?" kaygısı bende de var. Ben de Locke gibi sabırsızım. Sihre, maneviyata inanırım. Ben de onun gibi "Kanıtım olursa inanırım" diyenlerdenim. Locke inançlı, daha doğrusu inanmayı deli gibi isteyen bir adam.
-Locke'ın aksiyon sahneleri için özel eğitim aldınız mı?
Hayır. Bana bir bıçak verdiler ve boş zamanlarımda bıçağı ağaçlara fırlatarak çalıştım. Donut yemekten veya sigara içmekten iyidir. Şimdi bu işte bayağı iyiyim. Birkaç kere bir yerlerimi kesip hastanelik oldum.
-Hawaii'de lüks bir hayat sürerken bir adada hayatta kalmaya çalışan birini canlandırmak zor olmuyor mu?
Çalışmadığım zamanlarda John Locke gibi tepelere tırmanıyorum, sahilde yürüyorum. Güneş yakıyor, okyanusla çevreliyim. Yer aynı. Oyuncunun işi bu zaten. Sabah çekim alanına gidiyorum, suratıma o gün çekilecek sahneye göre kan veya toprak sürülüyor, karakterin ruh haline bürünüp işe başlıyorum. Ayrıca elimde her şeyi çok kolaylaştıran bir senaryo oluyor.
-Beşinci sezonun çekimlerine başlıyorsunuz. Senaryoda ne görmek istersiniz?
Kendimi! Bol miktarda John Locke görmek isterim.
-Issız bir adaya düşseniz yanınızda ne götürürsünüz?
Gitarımı, karımı, Josh Holloway(Sawyer) ve George W. Bush'u. Josh'ı getiririm çünkü karım ona bayılıyor; böylece kendi başıma da kalabilirim.
-George Bush niye?
Sinirlenince dövecek biri olsun diye.
-"Lost"tan sonra sizi ne bekliyor?
Kardeşimle İrlanda'da geçen bir film çekeceğiz. Adı "Land of Youth", annesini arayan bir adamın bu ülkeye gidişini anlatıyor. Affetmekle ilgili bir film.
-Kimleri oynatmayı düşünüyorsunuz?
Emma Thompson ve Martin Sheen. Filmden umutluyum.
—-
Bu röportaj MELİS ALPHAN tarafından yapılmış,22 Haziran 2008 tarihli Milliyet gazetesinde yayınlanmıştır.
Not:Sevgili MELİS ALPHAN'a ulaşabilmek için herhangi bir e-mail bulamadığım için özel iznini alamadım.Çok kısıtlı bir zamanım olduğu içinde hemen yayınlıyorum.
Kendisine bu güzel röportajı için sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum,ellerine sağlık



-Butterfly-

Alinti bir yorumdur , fakat cok mantikli geldi  ;)




Yaw arkadaşlar bazen sizlere gerçekten inanamıyorum aranızda hala mantıklı açıklamalar bekleyenler insanlar var diziden...uyanın artık dizinin olayı belli oldu işte...ZAMANDA YOLCULUK!!! Ki dizi zaten bunu gözümüzün içine kadar soktu; Ben çölün ortasında aniden uyanınca, ayrıca o bölümde hatırlayın resepsiyoniste kaç yılındayız diye de sordu...Çok kısa ve kabaca anlatıcam...Görmediğimiz son istasyonda zaman makinası var ve Ben bu makineyi kullanıo tabii Richard da.O yüzden Richard hiç yaşlanmamış gözüküo,John Locke'un babası bu sayede adaya gelebilio vs...heee şimdi asıl kritik nokta şu: Ben adayı hatch'deki manyetik güçle beraber zaman makinasıyla 1994 senesine sabitlemişti ama hatch patlayınca zaman makinesi devre dışı kaldı ve adada artık 1994 senesinden ileriye doğru zaman akışı başladı...bu ne demek? adayla gerçek dünya arasında 10 sene fark var demek...işte o yüzdendir ki jack,michael ve hurley gerçek dünyaya ayak uyduramıyolar çünkü insan daha önce yaşadığı 10 seneyi bilerek aynı zaman dilimini bi daha yaşayabilir mi? Alışması zor olsa gerek :) Adanın iyileştirici gücü falan yok aslında Locke ve Rose yanılıyolar çünkü kazayla beraber adaya düştüklerinde ada 1994 döngüsü içindeydi ve o senede rose kanser değil, Locke da kötürüm değildi...Kısacası adadaki herkes işlk düştüklerinde 1994 senesindeki görüntüleriyle değil ama o seneki halleriyle yaşıyolar ama dediğim gibi zaman akışı başladı ve zamanı gelince yine bi şekilde Locke kötürüm kalıcak Rose da kanser olucak...Kader değişmez çünkü...Her gördüğümde iğrendiğim Michael da kendini çok kastı ölmek için ama hiç merak etmesin gebericek zaten zira meşhur cenazesinde kimsesi olmayan tabuttaki adam Michael bence hatta ben eminim de :) Her neyse final yapıyım fazla baymadan adayı taşımak da başka bi zaman dilimine adayı tekrar hapsetmek demek aslında...Sebep te Widmore bulmasın diye...Ama bence zor çünkü bunu yapmak için gereken manyetik güç hatch patlayınca yok oldu, işleri zor yani...Bence asıl konu bu dizi bitince hepimizin napıcağı??? Ne izlicez??? Hiç bişey kesmez Losttan sonra son nokta çünkü bu dizi :)



mavili

busecim paylaşımın için çok teşekkürler canım ben tam bir lost bagımlısı oldum onun hakkında haber atlamıyorum resmen ve çok begenerek izzliyorum herkese tavsiye ederim ççok muhteşem bir dizi



sevda


ranişim

yeni bölüm 5. sezon daha yeni seyrattim kafam allak bullak oldu 
Bir yildiz sec kendin icin gökyüzünden
gözlerin gibi parlak,
senin gibi tatli olsun,
bir yildizda bana sec,
parlakligi önemli degil yeterki sana yakin olsun!

mavili

ben en son bölümünü izleyemedim bu akşam izlemem gerek geçen hafta yayınlanmamış sanırım ondan önceki haftayı izleyecegim yarında bu haftanın yeni bölüü oynar
heyecanla ve merakla bekliyorum bu dizinin sonunda umarım tüm sorular yanıt bulur yoksa hiç sevinmeyecegim
5. sezondan pek bişey anlamadım zaten
bu sezon sonmuş finali olacakmış



..BahaR●●

lost gerçekten güzel film heycanlı ve çarpıcı olayları var benim kızkardeş lost hayranı gece dvd lerini almış gece boyu uyumaz oturur soluksuz izler bir dvd side 4 saat sürüo yanii...

Emine

11 Ağustos , 2009, 14:56:20 #14 Son düzenlenme: 13 Ağustos , 2009, 23:16:23 Emine
Hayatımda izlediğim en sürükleyici ve zekice kurgulanmış dizi. 5. sezonu bitirdim. 6. sezonu merakla bekliyorum. 6. sezon final sezonmuş.31.01.2010 da yayınlanmaya başlayacakmış.Yeni doğum yapmış olacağım o aralar inşallah kalbim dayanır izlemeye  :) Bu kadar zevkle izleyebileceğim bir diziye tekrar rastlar mıyım bilemiyorum süper  :icon_thumright: