ilik nakli bekleyen yürekli anne!

Başlatan lagrima, 16 Şubat , 2012, 12:08:17

« önceki - sonraki »

lagrima

Seyahate Giden ANNE Gibiyim
Posted on 03 Şubat 2012 by atakan310309
Seyahate Giden ANNE Gibiyim
Bu yazıyı yazarken sabredeceğim ağlamamak için.

Aynı başlıkta yazdığım gibi hissediyorum kendimi, ama belliki benim seyahatim bayaca uzun sürecek. İster bir annenin vasiyeti diyin bu yazılanlara, ister gözü arkada kalmasın diye aklından geçenleri sıralıyor diyin.

İyiydim gerçekten 2 hafta önceki düşüşü laboratuar değerleri yanlıştır umudunu yaşıyordum, Dr'umda öyle inandırmıştı. Ama değilmiş, artık mikroskop altında da değerlerim hızla düşüyor. Malesef kağıt üstündeki gerçekler doğru... Diş etlerim çekilmeye başlıyor diyince zaten Salı günü kemik iliğine bakalım dedi. Nefesi kesildi adamın ama, sen çok ağladın karşımda benimde ona moralim bozuldu dedi. Nasıl ağlamam öyle bir derdim varki içinden çıkamadığım nasıl ağlamam. Evladım ne olacak Dr'um dedim. Sıkıntılı günlerin gelmesine ağlamıyorum, benim derdim evladım dedim.

Evet evladım tek derdim...

Herkesin Atakan'a çok iyi davrandığı kesin hatta davranacağıda. Annem, babam, kardeşim en başta hatta Emrah kendini toplayana kadar Atakan ilk dönemlerde kiminle kalır. Sevdiği alıştığı insanları yanında göremeyince ya da gördüklerinde ağlayan gözlerle gördüklerinde napar yavrum. İş seyahatine giden bir anne defalarca kafasından geçenleri söyler yavrusunun bir şeyi eksik kalmasın diye...

Eskişehire gödeririler belki biii süreliğine orasıda çok soğuk, keşke annem göndermese,

Kalbi kırılırsa anlarlarmı,

Dudakları beyazlamış biraz, benzi sarı gibi gözüküyor deyip hemen kan testi yaptırmaya götürürler mi,

Anneyi sorduğunda ne cevap verirler,

Meyveler, sebzeler defalarca sirkeli suyla yıkanır mı,

Marketten alınanların özellikle Atakan'nın yiyeceklerinin son kullanma tarihlerine her defasında unutmadan kim bakar,

Her akşam ılık sütünün içilmesi, Dişlerinin fırçalanması atlanılmaz mı,

Günlük taze meyve suyu sıkılırmı mevsim meyvelerinden,

Terleyince üşenmeden anında atlet değişir mi,

Nelerden mutlu olur diye düşünülür mü,

Değişik kitapları kim araştırır,kim alır peki,

Bıkmadan sıkılmadan kim oyun oynar onunla,

Bıkmadan sıkılmadan saçlara cici yapmasına kim izin verir,

Gideceği okuldaki eksiklikleri kim farkeder,

Öğretmeniyle sürekli yakın diyaloğa kim girer, o özel biii öğrenci iyi bir gözleme ihtiyacı var annesini kan kanserinden kaybettik der,

Evde televizyon seyretmeyip kim aktivete yapar el becerisi gelişsin diye hem de hergün,

Kendi çocuğuna ya da çocuklarına sabır gösteremeyen insanlar Atakan'ıma nasıl sabır gösterir,

Bir varmış, bir yokmuş... Ömür bu iki kelime arasında geçen zaman... Zamansa bazen dost insana, bazen düşman bize düşman oldu.

Emrahım canım sevdiğim çok üzdüm seni en fazla kötü günlere, seninle göğüs gerdik. Hakkını helal et. Bundan sonra işin daha da zor olacak. Ama sana güvenim tam. Bir kaç gün önce demiştinya bana, parkta oynarken bizi birisi seyretse deli bu adam der ama ben oğlumla çocukluğumu tekrar yaşıyorum diye. Hep öyle deli baba ol olur mu o zaman Atakan yokluğumu daha az hisseder belki...

Evde demiştim ya ben, sana sevdiğim,

Atakan seninle gerçekten iyi vakit geçiriyor hep gülüyor. Sen iyi bir babasın diye... Ben hep bişeyler öğretme çabasındaydım, sense eğlence, öyle olduğu için o kadar mutluyum ki hep mutlu ve onu güldüren babasıyla birlikte yaşayacak diye... Öğretmenler zaten öğretir öğrenmesi gerekenleri. Gülmek daha iyi bir ilaç. Onuda sen hep verdin ve vericeksin canım sevgilim.

Canım annem, canım babam, canım kardeşim hakkınızı ödeyemem şimdiye kadar çok emek verdiniz bize. Asıl şimdiden sonra sizlere daha çok iş düşüyor dimdik durup Emrah'a destek verme zamanı. Atakan başta ALLAH'a sonra Emrah'a sonra annem, babam, kardeşim size emanet...

Keşke herşey farklı olsaydı. Yaşam mutlu dolu günlerle dolsaydı...

Annem hediye kaban almak istedi. İstemedim çünkü seneye kışa çıkmam heralde.

Sabahleyin aradın annem.

Ne olur güçlü ol diye. Lütfen gel alalım dedin. İstemem annem dedim.

Ateşim var öksürüyorum dışarı çıkmıcam dediğimde Atakan'ım koşarak geldi ne dedi biliyomusun...

"' Ateşin olmasın, ne olur öksürme canım annem dayanamam sana "' dedi.

Telefonu kapadım çöktüm oğlumun yanına ben sana dayanamam merak etme geçer dedim, geçsin annecim dedin.

Dayancan annem diye haykırdım içimden...

Şuan ezan okunuyor. Yalvarırım rabbime evladım için bana yaşama şansı ver. Salı günü gireceğim operasyon sancısız geçsin, en önemlisi sonucu güzel gelsin. Çok bişi istemem sadece sağlık. Ama artık o kadar yıkıldım, o kadar güçsüz kaldım ki. Savaşacak gücümü yitirdim. Emrahımın, annemin, babamın, kardeşimin gözünü yaşlı görmeye gücüm kalmadı.

Arayan eş, dost, akraba açamadım telefonları açamayacağımda, biliyorum dualarınız benimle ama gücüm yok konuşmaya birde tabiii Atakan'ım anlamasın durumu diye.

Salı gününün güzel geçmesini bu kadar umutsuzluğun içinde yinede umut ediyorum...

lagrima


Bu arkada$ izmirli bi anne
$u anda 9 eylul hastanesinde yatiyor , ilik ve çokk miktarda kana ihtiyaci varmi$ tedavisi için
butun ineternette dolnaiyo bu yazi belki aranizdan birinde derman vardir bu yarali anne ve minik yavrusu için
3 ay vermi$ doktorlar ilik nakli olmazsa , atakan daha 2.5 ya$inda imi$
sabah okudum bu yaziyi ve çok uzuldum etkilendim napsam yardimci olsam bilemiyorum
ke$ke orda olsam oluyosa versem ne egrkeiyosa
o yavru annesiz kalmasin
dularinizla birlikde kan ve ilik içinde yardimci olmaya çali$alim lutfen ...

lagrima

önce alınan kan normal kan tahlilinde vediğimiz gb mnik tüpte alınacak. o incelenecek dokular uygunmu kişiye uyuyormu diye araştırılacak. bağışcı olduğunuzu belirttğiniz takdirde uygun hasta bulunursa sizi arayıp vermek şsteyip istemediğinizi soracaklar
ilik nakli ise genel anestezi altında yapılıyor. leğen kemği altından ilik alınıyor
dönöre bir zararı yok. anesteziden ayıldıktan sonra günlük yaşantıya devam edebilir işne gidebilir kişi
ayda 2 kez yılda 24 klez ilişk verebilrsiniz. yani ben bu kişiye verirsem bir gün ailemden birne de gerkirse diye düşünmeye gerek yok.



buda bi dr arkada$in ilik nakli için yazdiklari...

lagrima

Gülcan Gamze'nin yanından geldi haberler şu şekilde,

Pazartesi kemoterapiye başlanacak. Bu süreçte kan değerleri düşeceği için trombosit ihtiyacı olacak.Gamze'nin eşi Emrah Bey bu konuda bilgilendirecek bizi. A RH + grubundakilerin Dokuz Eylül Üniversitesi'ne gidip kan verecek. Kardeşinin iliği uymadı. Yakın akrabalarına bakılacak. Akraba dışındakiler "Gamze için donör olabilir miyim" diye baktırmak isterse 700 lira gibi bir ücret isteniyormuş. Ama Emrah der ki: "İlik bankasına verilecek her örnek için zaten Gamze'nin değerleriyle karşılaştırılacak". Yani Gamze için bakılmasını istiyorum demek şart değil. Kardeş, yakın akrabaların uyma ihtimali yüzde 1 imiş. Diğerlerinin uyma ihtimali ise 40 binde 1. Çapa'da 27 bin donör örneği varmış. Oranın düşüklüğünü hesaplayabilirsiniz. Bu yüzden bu "havuz"daki sayı ne kadar çoğalırsa, Gamze'nin kurtulma şansı o oranda artacak.


Yani, donör olmak için başvurmak ve küçücük bir tüp kan vermek ÇOK ÇOK ÇOK ÖNEMLİ.Ama aynı gün içinde yüzlerce kişi gitmesin aynı merkezlere. Bunun için organize olup liste oluşturmak gerek. Çapa'daki konsey perşembe günleri toplanıyormuş, perşembe öncesi gitmek iyi olur. Gamze'nin lösemi tipi: AML M5 (Akut miyoloblast lösemi). VE EN ÖNEMLİ NOKTA:
Çapa, İbni Sina vd ilik merkezlerinde tanıdık birilerini bulmamız lazım (doktorundan çaycısına, mühtahdemine hepsi olabilir) bilgisayardan Gamze'nin ilik koduna baksınlar diye. VE ÇOK ÖNEMLİ BİR BAŞKA NOKTA: Yurtdışında ilik bankalarına baktırılması. Bunun için yurtdışındaki nurti annelerinin devreye girmesi lazım.
Not: Daha önce kök hücre nakli (yani kişinin kendisinden alınıp, kanıyla karıştırılıp yeniden kişiye verilmesi)... Bu yapılmış, ama hastalık tekrar nüksetmiş. Dolayısıyla kendisi dışında birinden ilik nakli olması ŞART.
Bir not daha: Gamze'nin yanına girilmemesi gerekiyor. Ama camdan bakıyor, el sallıyor. Kalp çizdik ellerimizle, öpücükler yolladık ve binlerceyiz binlerce yüreğiz işaretleriyle anlattık...
alinti.......

lagrima

NASIL DONÖR OLUNUR?



18-50 yaşında sağlığı müsait olan herkes kemik iliği bankasına gidip başvuru formu doldurabilir. Bir tüp kan verenler bulaşıcı hastalık testinden geçiriliyor. Hastalık taşımıyorsa bankaya kaydediliyor. Gönüllü vericinin kayıtları bilgisayara işleniyor, hastalarla uyum sağlarsa daha ileri tetkik yapılmak için çağrılıyor. Uygunsa genel anestezi altında kemik iliği alınıyor. Vericinin leğen kemiğinden özel iğneler aracılığı ile alınan kemik iliği, bir torbaya aktarılıyor. Operasyon ve dikiş gerektirmiyor ve hiç duyulmuyor. Kemik iliği vericisi ertesi gün işine dönüyor.

Ankara'dan ilik donörü olmak isteyenler: Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, İbni Sina Hastanesi, Akrabalık Dışı Kemik İliği ve Kordon Kanı Bankası Tel: (312) 508 24 44.

İstanbul'dan ilik donörü isteyenler: Çapa Tıp Fakültesi İlik ve Doku Nakli Merkezi

İzmir'den ilik donörü olmak isteyenler: Ege Üniversitesi Kan Merkezi irtibat no: 390 40 29 Randevu alarak gidiliyor.

lagrima

Gamze için hastaneye koştular
İzmir'de 3 yaşındaki oğlu Atakan'a yazdığı mektupla tüm Türkiye'nin kalbini titreten lösemi hastası Gamze Akbaş (29) için seferberlik başlatıldı.
İzmir'de 3 yaşındaki oğlu Atakan'a yazdığı mektupla tüm Türkiye'nin kalbini titreten, lösemi hastası 29 yaşındaki Gamze Akbaş'a kemik iliği donörü olmak isteyenler kan merkezlerine akın etti. 2 günde 300 kişinin kemik iliği donörü olmak için kan verdiği Ege Üniversitesi Kan Merkezi Müdürlüğü önünde uzun kuyruklar oluştu. Ayda 3 kişinin başvurduğu merkeze Gamze Akbaş'ın haberlerinin yayınlanmasını ardından rekor başvuru oldu. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Akraba Dışı Doku ve Kordon Kanı Bankası sorumlusu Prof. Dr. Meral Beksaç, kemik iliği nakli ile hayata bağlanacak Gamze Akbaş'ın yurtiçi ve yurtdışı kemik iliği donör taramasını başlattıklarını açıkladı.

'BUNU SÜRDÜRSÜNLER'

Normalde ayda 3 kişinin başvurduğu Ege Üniversitesi Hastanesi'ndeki kan merkezine bir günde 175'i aşkın kişi kemik iliği donörü olmak için başvurdu. Ege Üniversitesi Kan Merkezi Müdürü ve Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Aydınok, Gamze Akbaş'ın durumunun bir vesile olduğunu, konunun medya yoluyla duyurulmasıyla tetiklendiğini belirtti. Belirgin bir artış olduğunu ve form dolduranların önemli bir kısmının kök hücre bağışçıları olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Aydınok, düzenli ve altyapısı düzgün bir havuz oluşturulması için bu katkıların önemine dikkat çekti. Prof. Dr. Aydınok,"Umarım bu verilen kan sonuçları Gamze'ye umut olur. Ancak sadece Gamze değil onun durumundaki birçok kişi içinde bu donör artışı önemli bir gelişme. Ancak donörlerimizin bu kararlılıklarını sonuna kadar sürdürmelerini diliyoruz" diye konuştu.

'KARGO İLE GÖNDERİN'

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Akraba Dışı Doku ve Kordon Kanı Bankası sorumlusu Prof. Dr. Meral Beksaç, kemik iliği nakli ile hayata bağlanacak Gamze Akbaş'ın yurtiçi ve yurtdışı kemik iliği donör taramasını başlattıklarını açıkladı. Beksaç, "İzmirliler, AÜ Akraba Dışı Doku Bankası > Ana Sayfa adresindeki formu doldurduktan sonra, iki tüp kanlarını kargo ile bize gönderebilirler. Biz kargoyla kan gönderen herkesin doku tiplemelerini yapabiliriz" dedi. Beksaç, Gamze Akbaş için yapılacak yurtiçi taramanın birkaç saat süreceğini, daha sonra dünyadaki 18 milyondan fazla gönüllünün taramasını gerçekleştireceklerini açıkladı.

Bu arada talk show programı yapımcısı ve sunucusu Okan Bayülgen, dün DEÜ Hastanesi'nde tedavi gören Gamze Akbaş'ı ziyaret etti. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Ali Özcan ile görüşen Bayülgen, daha sonra Akbaş'ı ve hematoloji servisinde kalan diğer hastaları ziyaret etti.

Kan verenler ne diyor?

Seval Yılmaz: Gamze'nin durumunu medyadan öğrendim. Ardından eşimle birlikte hemen Ege Üniversitesi'ne geldik. Umarım bir umut olur.
Şengül Alp: Kemik iliği donörü olmak hep aklımdaydı. Ancak erteliyorduk. Gamze'nin durumu bizi kendimize getirdi.
Mehtap Çolak: Bu duyarlılığı, bu durumdaki herkes için göstermeliyiz. Umarım Gamze sağlığına kavuşur.
İlyas Mengüloğlu: Yaşananlar çok acı. Bizler sürekli kan veren insanlarız. Bir hayat kurtarmak çok önemli. Bu duyarlılığı göstermek bir vatandaşlık görevi. Umarım bir faydamız olur.

Kemoterapiye başlandı

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören Gamze Akbaş'ın kemoterapi tedavisine dün başlandı. Akbaş'ın 31 akrabası DEÜ Hastanesi Merkez Laboratuvarı'nda, kemik iliği donör adayı olmak için kan verdi.

Erkan Doğan - Kadir Kemaloğlu

lagrima

ben ağlaya ağlaya okudum çok kötü oldum, elimizden belki birşeyler gelir, gelmesede dualarımızla destek oluruz diye paylaşmak istedim!