Çalışan kadının seks hayatı

Başlatan hüzünden_gelme, 09 Şubat , 2012, 22:11:15

« önceki - sonraki »

hüzünden_gelme



Son yıllarda kariyer basamaklarını teker teker çıkarken, bir konuyu atlar olduk; cinsel yaşamımız!

Önceleri sadece sosyal yaşantımızın işimizden etkilendiğini düşünüyorduk. Oysa yoğun iş temposu ve stres, seks hayatımızdan da çalıyormuş farkında değilmişiz...

Kadınların kariyerde adım adım yükselmesi, sadece evde çocuklarını ve kocasını ikinci plana koymasını getirmedi, seks hayatını da olumsuz etkiledi. Mükemmeliyetçi, şehirli kariyer kadınları, akşam evde özel hayatına vakit ayıramaz oldu. Oysa aradaki dengeyi çok iyi kurmak gerekiyor. Kendinize şöyle bir bakın, hanginizin eve gidince enerjisi eskisi gibi yerinde oluyor? Bırakın seks yapmayı, birlikte film izleyecek hatta onu da bırakın sohbet edecek haliniz kalıyor mu? Uzmanlar uyarıyor, bu durum ilişkinin katili bile olabilir!

Cinsellik, iletişimi besliyor
Cinsellik, ilişkinin en önemli sahası. Her ne kadar, bir ilişkinin kalitesi salt cinsellikle ölçülmese de, seksin tutkal görevi gördüğü açık. Sekssiz bir ilişki, tutkudan da yoksun bir hale bürünüyor. Eh, bir yerden sonra iş arkadaşlığına dönüşüyor. Kadın Doğum Uzmanı ve Cinsel Terapist Op. Dr. Süleyman Eserdağ, evliliğin dört temel unsuru olduğunu söylüyor: Sevgi, saygı, güven ve iletişim. Cinsellik bunun neresinde diyorsanız, onu iletişimin ta m da içinde aramalısınız. Cinsellik iletişimi besleyen en önemli unsur; ilişkinin sağlıklı devam etmesini sağlıyor. Birbiriyle konuşmayan çiftlerin cinselliği, buna paralel olarak olumsuz etkileniyor. Ve iletişim azaldıkça, çiftler cinsel açıdan da birbirinden uzaklaşmaya başlayabiliyor.

Çalışan kadın, çalışan erkek ve hemen ardından gelen 'çok yorgunum' mesajlarıysa, doğal olarak ilişkiyi birçok yönüyle zorlayan bir durum halini alıyor. Psikiyatrist Prof. Dr. Mehmet Sungur, "her ilişkinin canlılığını sürdürebilmesi için beslenebilmesi gerekiyor. Çiçek susuz büyümediğine, otomobil bensinsiz gitmediğine göre ilişki de emek verilmeden gelişmez. İletişimin olmadığı yuvalarda eşler giderek aynı evi paylaşan iki arkadaş biçimine dönüşmekte, cinselliğin olmadığı birlikteliklerdeyse, yakınlık ve sıcaklık duygusu giderek azalıyor" diyor.

Yatakta güç gösterisi olmaz!
Kadınların kariyer sahibi olması, bunun yanında bir de karakter olarak dominant olması, erkek cinsiyeti üzerinde negatif etkiler oluşturabiliyor. Özellikle günümüz çalışan kadını gibi katı kuralcı, mükemmeliyetçi, hayatındaki her şeyi kurallara göre yaşayan kadınların hayatlarındaki bütün alanlar bu durumdan etkileniyor.

Operatör Dr. Süleyman Esredağ, "Bir kişinin sosyal hayatındaki tutum ve davranışları, cinsel hayatında da paralellik gösteriyor. Bu tip kadınlar cinselliğini de kendi kurallarına göre yaşamaya çalışıyor. Erkek de kendini daha geri planda hissedebiliyor. Dolayısıyla aşırı dominant kadınların, eşlerinin kendilerini aldatma potansiyelinin daha yüksek olduğunu görüyoruz" diyor. Bu durumu çözebilmek için önerisiyse, mükemmeliyetçi kadınların stres yaratan yaşam şartlarını değiştirmesi, stresi azaltmaya yönelik bir yaşam biçimi oluşturmak için çabalamaları. Bu durum cinselliğe de sağlıklı şekilde yansıyor.

Stres, seksi etkiler mi?
Uzmanlar, kronik stresin insanlardaki merkezi sinir sistemi, mide-bağırsak sistemi ve genital üriner sistemi gibi bütün sistemlerin çalışma düzenini olumsuz etkilediğini söylüyor. Dolayısıyla kişi stres altındayken, salgıladığı hormonlar zaman içinde cinsel ilişki sıklığını azaltabiliyor. Bu da zamanla cinsel isteksizlik sorununa yol açıyor. Peki stresi olmayan bir iş var mı? Elbette yok! Öyleyse, stresin olumsuz etkilerini azaltmak için Prof Mehmet Sungur'un söylediklerine kulak vermek gerekiyor: " Yaşamda her zaman sevdiklerimizi yapamadığımıza göre, öncelikle yaptıklarımızı sevmemiz gerek. Sanırım stresörlere dayanma gücümüz arttıkça y ada stresörlerin hep var olacağını kabul ettiğimiz zaman, stresin olumsuz etkisi azalabiliyor. Başka bir deyişle, seksin stresten ne kadar etkileneceği, bu stresörlerle başa çıkıp çıkamadığımız ve onları nasıl algıladığımızla doğrudan ilgili."

Ve diğerleri...
Cinsel yaşamı olumsuz etkileyen faktörler arasında sadece yoğun iş hayatı ve dominant karakter yok. Bir ilişkide cinsel yaşamı olumsuz etkileyen en önemli etken, cinsellik dışı ilişkinin niteliği. Cinsel alan ile evlilik alanı birbirinden izole düşünmek mümkün değil. Rutin ve monoton bir cinsel yaşam da, seks hayatının olumsuz etkilenmesine neden oluyor. Bütün ilişkiler eninde sonunda (süre uzadıkça) rutinleşiyor. Rutinleşmekten kastedilen, hep aynı biçimde, aynı yerde, aynı repertuarda, aynı kişinin başlattığı cinsellik! Önemli olan rutinin içinde esneyebilmek ve farklılaşabilmek...

Ayrıca, aradaki ilişki ve iletişimin bozulması, cinselliğin giderek bir görev haline dönüşmesi, eşlerden birinin kendisini yeterince çekici bulmaması, yetersiz ön sevişme, başarısızlık beklentisi, araya giren doğum, tıbbi amaçla kullanılan ilaçlar, alkol ve madde bağımlılığı, yaşanan travmatik deneyimler, cinsellikle ilgili abartılı beklentiler ve yanlış bilgiler de cinsel yaşamı olumsuz etkileyebiliyor.

Önemli bir detay da, yatak odası konusu! Uzmanlar, yatak odasının bir çiftin en mahrem bölgesi olduğunu söylüyor. Bu nedenle yatak odası yalnızca cinsellik ve uyumak için kullanılmalı. Cinsel terapistler, özellikle cinsel sorunları olan çiftlere yatak odasında kitap okumayı bile önermiyor. Seks, iki bedenin değil iki ruhun bütünleşmesi. Bu yüzden yatak odasında konsantrasyon çok önemli ve konsantrasyonu bozacak uyaranlardan uzak durmak gerekiyor.

Sağlıklı bir cinsel yaşam mümkün!
Görüldüğü gibi ilişki sorunları cinsel yaşamı, cinsellikte yaşanan sorunlar da mutluluğu engelleyebiliyor. Peki seks hayatımızı ve dolayısıyla ilişkimizi kurtarmak için neler yapacağız? Özellikle iletişim sorunlarını çözmek için çaba göstermek, öfkeyi biriktirmek yerine konuşmak, kızgınlık yaratan konuları paylaşmak gerekiyor. Ayrıca, hayatımız çok sayıda stres oluşturan uyaranlarla dolu. Stresten kaçmak mümkün olmadığı için, stres yönetimini öğrenmek ve daha sağlıklı bir iletişim kurabilmek önemli. Cinsel konularla ilgili hiç konuşmayan bir çift, sorunları bulup ortaya çıkarma konusunda başarısız oluyor. Çiftlerin hoşlandıkları şeyleri birbirlerine söylemeleri, birbirlerini yönlendirmeleri cinselliği bilinmez, gizemli ve tabu olmaktan kurtarıyor.

Bir diğer önemli konu da eşitlik! Kişisel güç algısı anlamında, partnerle eşit durumda olunduğu gerçeğini kabul etmek önemli. Performans açısından bir taraf kendisini güçsüz ya da yetersiz hissediyorsa, bu aldı cinsel ilişki kalitesini olumsuz yönde etkiliyor.

Haftada kaç kez?
Bu çok tartışılan ve merak edilen bir konu olsa da, cinsellikte sayılarla ilgili kurallar olmadığını söyleyebiliriz. Örneğin, ideal bir ilişkide 'haftada üç kez' demek yanlış. Çünkü her ilişkinin dinamiği farklı. Cinsel ilişkinin sayısı, kişilerin hayat tarzlarına, iş yoğunluklarına, seyahat ediyorlarsa onların zamanına göre değişiyor. Dr. Eserdağ; "Haftada bir kere de ilişki olabilir, 3-4 de... burada önemli olan ilişkinin mekanik olmaması, belirli bir sayıya endekslenmemsi ve duyguyla olması. Çünkü en büyük ve en önemli cinsel organımız, beynimiz. Beyni rahat, ilişkiye konsantre çiftlerin cinsel ilişkilerinde doyum yüksek olacaktır" diyor.

Evet, ilişkide en önemli şey kesinlikle doyum. Bazen doyum, cinsel birleşme sıklığıyla değil yakınlık ve sıcaklık duygusunun hissedilmesi ve hissettirilmesiyle de sağlanabiliyor. Başka bir deyişle, her cinsel aktivite mutlaka cinsel birleşmeyle tamamlanmak durumunda değil.

İlişkinin eskisi kadar sık yaşanamaması, taraflardan birinin ilgisizliğiyle de ölçülebiliyor kimi zaman. Ancak Prof. Dr. Mehmet Sungur, bu durumun her zaman böyle yorumlanamayacağını söylüyor. "cinsel aktivitenin sıklığının azalması, eşin kendini artık eskisi kadar çekici bulmadığı kaygınsa kapılmaya neden olabiliyor. Oysa bu sıklığın azalması, eşlerin bir cinsel işlev bozukluğu yaşamalarıyla da açıklanabilir. Erkekler yaşadıkları cinsel işlev bozukluklarını dile getirmekte pek istekli olmadıklarından, bazen eşlerinin durumu böylesi yanlış anlamalarına göz yumabiliyorlar."

Yaptığınız işi sevin, enerjiniz artsın
Sonuç olarak, iş hayatı tüm hayatımızı kapsadığı için, özel hayatımızı da etkilemeyi başarıyor. Sadece evli kadınlar değil elbette sekssi es geçen, kariyerine tutunan ve aşkı ikinci plana atarak, ilişkisine yeteri kadar önem vermeyen kadınlar da var. Sonra da 40'ına gelen ama kariyer uğruna ilişkide dikiş tutturamayan... Cinselliğin ilişkinin olmazsa olmazlarından biri olduğunu göz önüne alırsak, eğer çiftlerden biri cinsel hayatının azalmasını sorun olarak görüyorsa, ayrılıkların söz konusu olması normal. Ancak her iki kişi için cinsellik birinci planda değilse, evlilikler cinsellik olmadan da devam edebiliyor. Önemli olan çalışma hayatının yoğunluğu değil aslında, yoğun bir bir çalışma hayatından yakınıp yakınmadığımız. Prof. Dr. Sungur, "Yaptığı işi sevmeyi başaranlar ve yaptıkları işi anlamlı bulanlar, yorgun değil tersine enerjik bile olabilir" diyor. Mesajı aldınız, haydi şimdi iş başına!

fıstık

Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:



Balböceği

haklısın valla  :icon_thumright:

Erkekler saniyorki kadınlar hep yatıyor  :cildir:

Onlar yapıyor bir iş biz yapiyoruz bin iş ..


тнє ρяιη¢є σƒ му нєαят

Valla hem is hem ev cok yorucu  oluyor diyorum bazen iyi ki kocam yok bi de onunla ugras  :ehi: :ehi:

_deniz_

Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...

fıstık

Alıntı yapılan: _deniz_ - 16 Şubat , 2012, 02:45:07
Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...

BEN DAHA ÖNCE UZUN YILLAR ÇALIŞTIĞIM İÇİN İKİSİNİN FARKINIDA ÇOK İYİ BİLİYORUM  :icon_thumright:



esracım

Alıntı yapılan: _deniz_ - 16 Şubat , 2012, 02:45:07
Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...
denizcim ben sabah 7.30 da çıkıyorum evden ve akşam 6.30 anca giriyorum.nerdeyse 12 saat çalışıyor gibiyim.ama toplamda 11 saat.ve en önemlisi öğlen arasıda işyerimdeyim.gerçekten çok yorucu.sağolsun eşim akşamları yada haftasonları yardımcı oluyor ama yinede evdeki sorumluluk kadının oluyor.ve işim kafa patlatan bi iş olduğu için çok yoruluyorum.eve gittiğimde yemekten sonra hemen uyumak istiyorum ve seni bu konuda çok iyi anlıyorum.bebek düşünüyoruz benim iş stresim bunuda etkiliyor.bir doktora gitmek istiyorsun.sevk al izin al.bunları bile kafana takıyorsun.illaki evdeki bayanlarda çalışıyor kimse onlara çalışmıyor diyemez aksinide iddia edemez.ama çalışanlar denizin dediği gibi hem evde hem işte çalışıyorlar.bir tercihim olsaydı yada eşimde çok zengin olsaydı inanın memurum ve bunu bile yapmazdım.ama şunu söyleyeyim kimi memur bayanlar var biliyorum tanıyorum.sabah işe geç gelirler akşam 4 te çıkarlar.onlar için her şey daha kolay tabiki.neyse konuyu fazla uzatmayayım..

ยรlคภ๓คz göภlüm

Alıntı yapılan: _deniz_ - 16 Şubat , 2012, 02:45:07
Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...
çok doğru yaaa... bir de çocuğun dersleri varsa iyice zor oluyor...dün akşam çok yorgun ve uykusuzdum... eşim de öyleydi ve 21:00 hemen uyudu bense 24:00 ancak yatabildim onda da işlerim tam bitmemişti...


ยรlคภ๓คz göภlüm

Alıntı yapılan: maviibeyaz - 16 Şubat , 2012, 09:00:19
Alıntı yapılan: _deniz_ - 16 Şubat , 2012, 02:45:07
Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...
denizcim ben sabah 7.30 da çıkıyorum evden ve akşam 6.30 anca giriyorum.nerdeyse 12 saat çalışıyor gibiyim.ama toplamda 11 saat.ve en önemlisi öğlen arasıda işyerimdeyim.gerçekten çok yorucu.sağolsun eşim akşamları yada haftasonları yardımcı oluyor ama yinede evdeki sorumluluk kadının oluyor.ve işim kafa patlatan bi iş olduğu için çok yoruluyorum.eve gittiğimde yemekten sonra hemen uyumak istiyorum ve seni bu konuda çok iyi anlıyorum.bebek düşünüyoruz benim iş stresim bunuda etkiliyor.bir doktora gitmek istiyorsun.sevk al izin al.bunları bile kafana takıyorsun.illaki evdeki bayanlarda çalışıyor kimse onlara çalışmıyor diyemez aksinide iddia edemez.ama çalışanlar denizin dediği gibi hem evde hem işte çalışıyorlar.bir tercihim olsaydı yada eşimde çok zengin olsaydı inanın memurum ve bunu bile yapmazdım.ama şunu söyleyeyim kimi memur bayanlar var biliyorum tanıyorum.sabah işe geç gelirler akşam 4 te çıkarlar.onlar için her şey daha kolay tabiki.neyse konuyu fazla uzatmayayım..
ben de zengin koca bulsaydım çalışmazdım :ehi: :ehi: :ehi: ... bizim kurumda da geç gelip erken giderler var... ben ise doktora için izin alırken stres oluyorum 17:00 den sonra ya da hafta sonu gidiyorum... şükür memuruz da çalışma düzenimiz var.. akşam 17:30 da evdeyim hafta sonu çalışmıyorum


esracım

Alıntı yapılan: güzgüneşim - 16 Şubat , 2012, 10:01:03
Alıntı yapılan: maviibeyaz - 16 Şubat , 2012, 09:00:19
Alıntı yapılan: _deniz_ - 16 Şubat , 2012, 02:45:07
Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...
denizcim ben sabah 7.30 da çıkıyorum evden ve akşam 6.30 anca giriyorum.nerdeyse 12 saat çalışıyor gibiyim.ama toplamda 11 saat.ve en önemlisi öğlen arasıda işyerimdeyim.gerçekten çok yorucu.sağolsun eşim akşamları yada haftasonları yardımcı oluyor ama yinede evdeki sorumluluk kadının oluyor.ve işim kafa patlatan bi iş olduğu için çok yoruluyorum.eve gittiğimde yemekten sonra hemen uyumak istiyorum ve seni bu konuda çok iyi anlıyorum.bebek düşünüyoruz benim iş stresim bunuda etkiliyor.bir doktora gitmek istiyorsun.sevk al izin al.bunları bile kafana takıyorsun.illaki evdeki bayanlarda çalışıyor kimse onlara çalışmıyor diyemez aksinide iddia edemez.ama çalışanlar denizin dediği gibi hem evde hem işte çalışıyorlar.bir tercihim olsaydı yada eşimde çok zengin olsaydı inanın memurum ve bunu bile yapmazdım.ama şunu söyleyeyim kimi memur bayanlar var biliyorum tanıyorum.sabah işe geç gelirler akşam 4 te çıkarlar.onlar için her şey daha kolay tabiki.neyse konuyu fazla uzatmayayım..
ben de zengin koca bulsaydım çalışmazdım :ehi: :ehi: :ehi: ... bizim kurumda da geç gelip erken giderler var... ben ise doktora için izin alırken stres oluyorum 17:00 den sonra ya da hafta sonu gidiyorum... şükür memuruz da çalışma düzenimiz var.. akşam 17:30 da evdeyim hafta sonu çalışmıyorum
canım bizim birde mesai zımbırtımız var 17.30 çıkıyoruz işyerimden ve yol gidiyorum 45 km.gerisin sen düşün işte.c.tesileride mesaimiz var.anlayacağın bizim kurumda dinlenmek pek mümkün değil.ben 11 saat çalışyıroum diyorum evden işe gitmem 1 saat dönüşüm 1 saat 1 saatte öğlen aram yine işyerimde.8 saat zaten var.toplam 11 saat.hiç çekilecek kahır değil ama elimiz mahkum.belki başka bi kurumda olsam bu kadar yorulmazdım.birde hep hesapların içindeyim.kafa kalmıyor.eğerki bebeğim olursa mecburen 2 yıl ücretsiz izin düşünüyorum.

тнє ρяιη¢є σƒ му нєαят

Ahh ahh her isin ayri bir zorlugu var bayanlar..
Ben havalimaninda free shopta calisiyorum 1 ay gunduz 1 y gece calisiyorum
iki gun calisip iki gun off yapiyorum mesailer 12 ser saat
Gunduzdeyken sabah 5 te kalkip islerimi yapip hazirlanip 6:30 da servise biniyorum yol 45 dk suruyor kurtkoye
Aksam 8 de cikiyorum eve gelmem 9:15 aonra ruzgarla ilgileniyorum uyutuyorum derken saat 11 oluyor..
Gece vardiyasi berbat :( Aksam 6:30 da aervise  bin sabah 9 da gel  aksam 5 e kdr uyu
Cok biliyorum 3 gun uykusuz gece vardiyasia gttigimi :(
Gece vardiyasindaki offlardan hicbisi anlamiyorum ilk gun uyuyamiyorum aksama kadar ruzgardan o kdr halsiz dusuyorum ki :(
Hem calis hem ev isi yap hem cocuk bak aman gercekten dusunuyorumda iyi ki kocam yok  :ehi:

_deniz_

Alıntı yapılan: _deniz_ - 16 Şubat , 2012, 02:45:07
Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...



Ben de yıllarca çalıştım,6 aydır evdeyim. Oyüzden ben de farkı gayet iyi anlayabiliyorum.....!  Ben de eskiden bankada çalışıyordum. Evimden çalıştığım bankaya 1 saatte ancak ulaşabiliyordum. Bankada mesai güya 9 da başlar ama bizlerin 8.30da orda bulunması gerekir. Hıı bir de saçlarımızın fönlü makyajımızın düzgün,kıyafetlerimizin de çok iyi ütülü olması gerekirdi. Ben her gün 6 da uyanırdım. Kahvaltıydı,hazırlıktı falan işe giderdim. Bir de biz öyle her öğle arasında çıkamazdık. Bazen öğle arası 15 dk olurdu bazen de yemek bile yiyemezdik. Bankalar 5 de kapanır müşteri kabul etmezdi. Fakat bizler akşam kaçta çıkacağımızı asla bilmezdik. Sadece en erken 8 de çıkabilirdik. 8 de çıktığımızı farzederseniz, eve gittim diyene kadar 9 yemek hazırlayıp yedim diyene kadar 10.  Gerisini saymak bile istemiyorum. Ayrıca bir de cumartesileri öğlen 3e kadar çalışırdık bu da cabası... Neyse yaa yazarken bile yoruldum. İyi ki istifa etmişim diyorum şimdi....


Aradaki fark ne biliyormusunuz arkadaşlar çalışırken ev işini doğru düzgün yapamadığınızdan tatil gününüz ev işleriyle çamaşırla ütüyle geçiyor. Ve siz haftasonundan hiç birşey anlamıyorsunuz. Ama şimdi ben yine 6 da uyanıp eşimle kahvaltı yapıyorum. Hergün sabah 7 ile 10 arasında temizlik ve yemeğimi yapıyorum.Temizliği düzenli yaptığım için çoğu zaman okadar vaktimi almıyor bile:) saat 10dan sonra tüm gün bana kalıyor :) işte aradaki en büyük fark bu :)

_deniz_

Alıntı yapılan: maviibeyaz - 16 Şubat , 2012, 09:00:19
Alıntı yapılan: _deniz_ - 16 Şubat , 2012, 02:45:07
Alıntı yapılan: fıstık - 09 Şubat , 2012, 23:20:10
Çalışan kadın sanki evdekiler akşama kadar yan gelip yatıyo   :k06: :k06: :k06: :k06:


Evet evdekiler yan gelip yatmıyor tabiki, ama ev hanımının gün boyu yaptığı işi çalışan kadın akşam eve geldikten sonra yapmak zorunda kalıyor... Çalışan kadın akşam eve geldikten sonra hem ev işleriyle ilgilenmek zorunda, varsa çocuğuyla ilgilenmek zorunda, ertesi gün işe gideceği için bakımını yapmak zorunda bunun yanında bir de kocasıyla ilgilenip mutlu etmek zorunda.. Bir de kendine vakit ayırıp kendini geliştirmek zorunda...
denizcim ben sabah 7.30 da çıkıyorum evden ve akşam 6.30 anca giriyorum.nerdeyse 12 saat çalışıyor gibiyim.ama toplamda 11 saat.ve en önemlisi öğlen arasıda işyerimdeyim.gerçekten çok yorucu.sağolsun eşim akşamları yada haftasonları yardımcı oluyor ama yinede evdeki sorumluluk kadının oluyor.ve işim kafa patlatan bi iş olduğu için çok yoruluyorum.eve gittiğimde yemekten sonra hemen uyumak istiyorum ve seni bu konuda çok iyi anlıyorum.bebek düşünüyoruz benim iş stresim bunuda etkiliyor.bir doktora gitmek istiyorsun.sevk al izin al.bunları bile kafana takıyorsun.illaki evdeki bayanlarda çalışıyor kimse onlara çalışmıyor diyemez aksinide iddia edemez.ama çalışanlar denizin dediği gibi hem evde hem işte çalışıyorlar.bir tercihim olsaydı yada eşimde çok zengin olsaydı inanın memurum ve bunu bile yapmazdım.ama şunu söyleyeyim kimi memur bayanlar var biliyorum tanıyorum.sabah işe geç gelirler akşam 4 te çıkarlar.onlar için her şey daha kolay tabiki.neyse konuyu fazla uzatmayayım..




Kesinlikle katılıyorum. Bir de izin derdi var.... Bırak doktora gitmek için izin almayı,hastayım bir gün yıllık iznimden düşün de doktora gideyim dediğimde bile kabul etmiyorlardı. İstifa ettiğimde içerde 40 gün kullanamadığım yıllık iznim vardı :)

esracım

denizim ve diğer ismini bilmediğim arkadaşım sizleri çok iyi anlıyorum çünkü ben bile; eve 6.30 da gittiğim için o kadar üzgün ve mutsuz oluyorumki anlatamam.sonra senin gibi arkadaşım saat 10 larda 11 lerde eve geliyordu o da bankada çalışıyordu.tabi o zaman halime şükrediyordum ama inan çok zor.her şeye rağmen zor.düşün devlet kurumunda memurum ama memur olmadığı için yıllık iznimi bile istediğim zamanlar alamıyorum.çünkü yerime bakmaya kimse yok.doktora gidiyorum.sonucumu almadan işe dönüyorum.hangi memur sevkliyken işe gider ama ben gidiyorum.benim sonuçlarımı eşim alıyor genellikle.acınacak halde oluyorum bazı zamanlar.geçen cuma c.tesi pazar hep misafirim vardı.doğru düzgün temizlik yapamadım.eşim dün geç geldi.onun geç gelmesini fırsat bilerek.7 de temizlik yapmaya başladım ancak mutfağa halledebildim birde ütülenecak çamaşırları..bazen diyorum işe girmek için ne kadar heycanlıydım bu muymuş diyorum.işte yaşadığım sıkıntıları say say bitmez.iş arkadaşımın biri sürekli şikayet üstüne şikayet eder.yok şu emekli olsun gitsin der.öteki onu bunu bilmez yardımcı olursun.yardım ettiğim için gocunmuyorum ama yine de söyeleniyorum.müdür desen hep sıkıntı.işyerimdeki sıkıntılar yüzünden vertigo hastalığı atlattım gerisini siz düşünün.eve geliyorum sürekli ağlıyorum.eşim birde bana destek oluyordu.

_deniz_

Mavibeyaz cnm sana allah kolaylık versin diyorum. Gerçekten çok zor hem işe gitmek hem evle ilgilenmek....
Yine de şanslıyız. Çünkü çamaşırı bulaşığı makine yıkıyor. Her şey otomatik. Eski topraklar nasıl yapıyormuş tebrik etmek lazım.