27 Nisan , 2024, 09:22:45

Haberler:

www.herseyibilen.co Durma! Merak ettiğin her konuda her soruyu sen de sor!


Show posts

This section allows you to view all posts made by this member. Note that you can only see posts made in areas you currently have access to.

Topics - Balböceği

21
Kızlar ütüm fena halde kireç tutmuş ütülemiyor su almıyor, kirlet sökücü döksem işe yarar mı?
23
doğum günün kutlu olsun kuşum  :love9: :nazar:

Allah hayırlı uzun ömürler nasip etsin  :amin: :nazar:

Sevdiklerinle beraber nice uzun senelere  :love9:
24
Daily Telegraph, tam da bugün sonuçları duyurulan bir mutluluk araştırmasını sayfasına taşıyor. Birkbeck College psikoloji uzmanları, kişilerin mutluluk derecesini tespit etmek için bir ölçek hazırlamış.

Araştırmaya katılan 80 kişiyi en çok mutlu eden şey, yerde bozuk para olmuş. En can sıkıcı şeyinse, kötü çalınan bir kemandan çıkan sesler olduğu anlaşılmış. Yavru köpeklerle oynamak, çikolata yemek, gülen bebek resimlerine bakmak da mutluluk veren şeylerden. Çürük diş resimleri ve ağlayan bebek resimleri sinir bozuyor.

Erkeklerin yerde bulunan paraya sevinme oranı artı 90 civarındayken, kadınlarda bu oran yaklaşık 10 puan daha düşük. Fakat kadınlar, genel mutluluk oranı ortalamasında erkeklerin üstünde. Kadınlarda bu ortalama 66 düzeyindyken, erkeklerde 58.

Araştırmayı yürütenlerden Funke Baffour, hayatın akışı içinde meşgul olan insanların mutlu anları ıskaladıklarına dikkat çekiyor.

"Mavi Pazartesi" gibi günlerin iç karartıcılığından ve depresyondan korunmanın basit yollarına işaret ediyor: "Bu, güzel bir müzik dinlemek, birine iltifatta bulunmak veya basitçe evcil havyanlarınıza veya sevdiklerinize ilgi göstermek için daha fazla zaman ayırmak olabilir."
BBC Türkçe
25
Ben seviyorum ulan bu fatmagülü o nerde ben orda  :ehi:
26
 :love9: :love9:
27
Canım iyi ki doğdun, doğum gunun kutlu olsun  :love9:

Kızınla, eşinle, sevdiklerinde nice senelere..  :amin: :love9:

28
İyiki doğdun üzüm gözlü oğlum  :hello2: :hello2:

:love9: :love9: :love9:
29
Cümleden Allah'a ısmarladık Malum kıyamet kopacak 3 gün sonra hakkınızı helal edin...

:ehi: :ehi: :ehi: :ehi: :ehi:
30
Bebek Sağlığı ve Eğitimi / Süt dişleri ??
17 Aralık , 2012, 15:38:27
Kızlar dün saydım tam 20 dişimiz var  :nazar:

Süt dişlerimiz tamam oldu mu şimdik ???  :k06:
31
Türkiye, 2013 yılında Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmayacak.

TRT'den yapılan yazılı açıklamada, EBU'nun ''ayrıcalıklı'' üyeleri Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya'nın son yıllarda elde ettiği ''başarısız sonuçlar'' dolayısıyla geçen yıl yarışma için izleyici oylarının etkisinin yüzde 50'ye indirildiği, bu ülkelerin yarı final elemelerine katılmadan doğrudan finalde yarıştıkları belirtilerek, bunun haksızlık yarattığı ifade edildi.

Açıklamada şu bilgilere yer verildi:

''Kurumumuz, üyesi bulunduğu EBU'nun (Avrupa Yayın Birliği) Eurovision Şarkı Yarışması'na 1975 yılında ilk kez katılmış ve bugüne kadar toplam 34 yarışmada yer almıştır. Ancak 1976, 1977, 1979 ve 1994 yıllarında ise çeşitli sebeplerle yarışmaya katılmama kararı almıştır.

Şarkı yarışması dönemi içerisinde ilk defa 1997 yılında Şebnem Paker'in yorumladığı 'Dinle' adlı eserle alınan 3'üncülükle Türk kamuoyunun bu yarışmaya ilgisi artmış ve hep üst dereceler beklenir olmuştur. 2003 yılında Letonya/Riga'da Sertab Erener'in yorumladığı 'Everyway That I Can' isimli eserin birinci olması, Türk kamuoyunun tüm dikkatlerini üzerine çekmiştir.

TRT son 10 yıl içerisinde; bir birincilik (2003), üç dördüncülük (2004, 2007, 2009), iki yedincilik (2008, 2012), bir ikincilikle (2010) tarihi bir başarıya imza atmıştır.''

e-oylama sistemindeki değişiklik
Açıklamada, 2000'li yıllarda Türkiye'yi temsil eden yarışmacıların başarısında, oylama sisteminin değiştirilmesinin, e-izleyici oylamasının (televoting) etkisinin büyük olduğunun değerlendirildiği belirtilerek, şunlar kaydedildi:

''Nitekim izleyici oylamasına geçilen 2003-2010 arasında yıllarda sanatçılarımızın elde ettiği başarılar daha yüksektir. 2011 yılından itibaren izleyici oylarının etkisi yüzde 50'ye indirilmiştir (yüzde 50 izleyici, yüzde 50 jüri.) Bu kararın alınmasında EBU'nun ayrıcalıklı üyesi 5 ülkenin (Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya, İtalya) son yıllarda elde ettiği başarısız sonuçların etkili olduğu değerlendirilmektedir. Nitekim ayrıcalıklı bu 5 ülke yarı final elemelerine katılmadan doğrudan finalde yarışmaktadır.

Bu durumun haksızlığını her fırsatta belirttik. 2013 yılında İsveç/Malmö şehrinde yapılacak 58. Eurovision Şarkı Yarışması için bir ön hazırlık çalışması yapılmış ve bunun için 2 Kasım 2012 tarihinde müzik sektörünün ve medyanın yer aldığı, geçmişteki yarışmalara katılarak belirli derece almış sanatçı, besteci, aranjör vb. kişilerden oluşan Eurovision Şarkı Yarışması 2. Özel Danışma Kurulu İstanbul Radyosu'nda toplamış ve katılımcıların Eurovision Şarkı Yarışması'na hangi yöntemle eser seçerse daha iyi bir sonuç elde edeceği konusunda görüşlerine başvurulmuştur.

Bu yıl İsveç/Malmö'de yapılacak olan 58. Eurovision Şarkı Yarışması'na ekonomik nedenlerle bazı ülkelerin katılamayacağı yönünde de duyumlar alınmıştır. TRT'nin EBU üyeliği çerçevesinde iştirak ettiği Eurovision Şarkı Yarışması'na katılım kararı her yayıncı kurumun kendi inisiyatifindedir. Bu kapsamda Kurumumuz, 2013 yılında İsveç'de düzenlenecek 58. Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmama kararı almıştır. Bundan sonraki süreç içerisinde, Eurovision Şarkı Yarışması 2. Özel Danışma Kurulu üyelerinin görüşleri de dikkate alınarak, Kurumumuzun daha sağlıklı ve faydalı değerlendirme yapması ve ileriki yılların stratejisini oluşturması planlanmaktadır.''
33
Hayırlı uğurlu olsun sayfanız kizlar  :hello2: :hello2:
34
şu an çok ama çok mutluyum  :hieyt: :hieyt:

Sanki ilk bebeği gibi mutlu oldum  :y25:

Allah daim etsin, tebrik ediyorum canım seni  :love9: :love9:

E bize dördüncü lazım  :ehi:
35
Sağlık / Hangi içeceği ne için içmeliyiz?
28 Kasım , 2012, 13:39:35
İçecek deyip geçmemek lâzım. Dayanıklılığı artırmaktan, soğuk algınlığını geçirmeye, kas yapmaktan, kilo vermeye kadar birçok farklı durum için uygun içecekler var




Sonbahar döneminde terleme nispeten azaldığı için direkt olarak bu durumdan sıvı alımı da nasibini almakta ve bu durum uzun vadede halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı gibi durumlara yol açıyor. Benzer bir etki de kış aylarından ilkbahara geçişte sıvı kaybının artmasına paralel olarak, kayıpların karşılanamaması ile birlikte ortaya çıkıyor. Her iki durumda da bahar yorgunluğu şeklinde yorumlanan bu durumun vücudumuzdaki sıvı dengesi ile yakından ilişkisi bulunuyor.
2009 yılı çalışmalarına göre; sıvı tüketimi  yetişkin bir bayanın günde 2,7 lt,  erkeğin 3,7 lt sıvı alması önerilmektedir. Suyun yanı sıra içilen çay, kahve, bitki ve meyve çayları, maden suyu, meşrubatlar, meyve suları, süt,ayran, kefir hatta çorba gibi sıvıların da günlük ihtiyacı karşılamadaki etkisi göz ardı edilmemelidir. Sanılanın aksine 2003 yılından beri yapılan pek çok bilimsel çalışmada kafeinin tek seferde 250-300 mg alınmadığı takdirde vücutta idrar söktürücü bir etki yaratmadığını söyleyebiliriz.
O zaman içecek deyip geçmeden özel durumlarda tercih edeceğimiz sıvı çeşitlerine beslenme programımızda yer verdiğimiz zaman hem kilo kaybı hem kilo kontrolü ile birlikte mevsim geçişlerinde de kendinizi çok daha rahat ve mutlu hissedebilirsiniz. 
Toksinlerden arının; Güne uyanır uyanmaz ılık bir bardak su içerek başlıyalık ve vücudumuzu tüm toksinlerden arındıralım.

Kas yapmak için; Süt veya ayran tüketin.

Kilo vermek için; Öncelikle kış ayları başladığı dönemde aktivite azaldığı ve aynı zamanda metabolizma da yavaşladığı için kilo kontrolü  için düşünürsek  yeşil çay hatta içine taze limon sıkılarak içilen yeşil çayın hem yağ yakıcı hem de metabolizma hızlandırıcı etkisi var.

Yorgunluğu atmak için; Taze sebze suyu yorgunluğu atmaya birebirdir.

Krampları geçirmek için; Maden suyu içine nane veya maydonoz koyarak içerseniz faydasını hissedeceksiniz.

Mide Bulantısı için; Nane ve ayva kabuğu kaynatarak mide bulantınızı hafifletebilirsiniz.

Soğuk Alğınlığı için; Ihlamur-adaçayı tüketmenizde fayda var.

Ağız yaralarız için; Isırgan yaprağı çayı acılarınızı hafifletecektir.

Uyumak için ; Sıcak bir bardağa yağsız süt ve içine çubuk tarçın atarak için.

Gerginliği atmak için; Bahar yorgunluğu ve gerginlik- stresten uzaklaşmak için sıvı ile kendimize çözüm bulabiliriz, sarıkantoran çayı yaprak halinde 2 dakika kaynar suda demlenmesi yeterli olacaktır. Aynı şekilde şu an yer alan relaxive çayı da birçok bitki karışımından oluşmaktadır. Melisa çayından da faydalanabilirsiniz.

Sindirimi Rahatlatmak için; Kefir içerek sindirim sistemimizin daha düzenli çalışmasını sağlar ve kemik yoğunluğunun korunmasında  etkilidir.
Akşamdan kalmalığı geçirmek için; Akşam kalmalar 1 gün sonra sabah aç karna içeceğiniz büyük bardak taze sıkılmış portakal+havuç+zerdaçal suyu  sizi kendinize getirecek bir karışım olacaktır. Tabii böyle akşamlardan sonra en çok gelen sorulardan bir tanesi de kas ağrıları ve kramplar...

Neden mi? Çünkü alkol alımı diretik etki yapacağından dolayı vücutta sıvı azalması olacaktır ve kas ağrıların çoğu zaman nedeni bundan dolayıdır. O zaman bizim için o gün tüketilecek ayran veya süt alımı özellikle yağsız tercih edersek olmazsa olmazımızdır. Ara öğün olarak tüketeceğimiz 1 bardak süt veya sebze suyu düşen kan şekerini, yorgunluk ve konsantrasyon azalmasını  düzelterek güne rahat devam etmemizi sağlar.

Kötü Nefes için; Nefesinizin güzel kokması için maydanoz veya kekik suyu için.

Gaz için; Diyette en çok sıkıntı gaz problemi olması;günde ana yemeklerden sonra içeceğimiz rezene çayı  işin çözümüdür.

Ödem için; Tatil sonrası veya yorgunluktan kaynaklı ödem mi hissediyoruz o zaman, maden suyunun içine nane veya maydanoz koyarak hem C vitamini alımını artıralım hem ödem atıcı özelliğinden faydalanalım.
36

"Hamileyseniz ilk 3 ay içerisinde bulgur yediğiniz zaman folik asidi ilaçtan değil, direkt olarak bulgurdan alabilirsiniz"


Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Mühendislik  Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Bayram "Bulgur Ortak Akıl ve Güç Birliği Toplantısı" kapsamında "Dünyada Bulgurun Yeri ve Önemi" konulu sunum yaptı.

Bayram, şunları söyledi: "Bulgur, böcek ve larvaların oluşumuna dayanıklıdır. Raf ömrü oldukça uzun, sıcağa ve rutubete dayanıklıdır. Bulgur doymamış yağa sahiptir, beslenmede önemlidir ve ekonomiktir. Hazırlanması kolaydır. Vejeteryan beslenmeye çok uygun bir üründür. Kalp için oldukça yararlı, sindirimi kolaydır. Süt ile karıştırıldığında mükemmel, muhteşem bir gıda oluyor."

İLAÇ YERİNE BULGUR
Bulgur ABD'de savaş olasılığına karşı stoklandığını aktaran Bayram "Bir kadın hamile olduğu zaman bebeğin beyin gelişimi için doktorlar folik asit ilaçları veriyor, bu ilaçlar çocuğun beynini geliştiriyor fakat Amerikalılar bizdeki gibi hap vermiyor, onlar bulgur öneriyorlar. Diyorlar ki 'Hamileyseniz ilk 3 ay içerisinde bulgur yediğiniz zaman folik asidi ilaçtan değil direkt olarak bulgurdan alabilirsiniz'. O açıdan bulgur önemli."

'SÜTLE KARIŞTIRIP YEDİRİN'
Bulgurun çok önemli bir diyet maddesi olarak tespit edildiğini anlatan Bayram, bulgur yiyen insanın daha geç acıktığını dile getirdi. 
Bayram, bulgurda çocuklar ve yaşlılar için önemli olan kalsiyum bulunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Sütle karıştırıp yenilirse kemik gelişimi için önemli. Çocuğa altı aylık olduktan sonra eğer çölyak hastası değilse ek gıda olarak sütle karıştırılıp bulgur verilebilir. Çok yararı var, çocuğu geliştiriyor. Hem kilo almasını sağlıyor hem de diğer fonksiyonlarını geliştiriyor.
Beslenmeyle ilgili yapılan çalışmalarda bu var. Sütle bulguru birleştirin, bakliyatla bulguru birleştirin veya tek başına yiyin. Kabızlık yapmıyor, bağırsağı da şişirdiği için besinlerin emilimini artırıyor."
AA
37
Öksürük bir hastalık değil, çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi aslında. Bronşlarda ve hava yollarında bulunan reseptörlerin uyarılması sonucu ortaya çıkıyor. Bu bölgedeki mukusu ve yabancı cismi atmaya yönelik bir refleks olarak tanımlanıyor.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuna Gül Han, genellikle geniz akıntısı gibi basit sorunlardan kaynaklanan öksürüğün akciğer enfeksiyonu gibi ciddi hastalıkların işareti de olabileceğine dikkat çekerek "Çocuklarda çok sık rastlanan öksürük; boğmaca, zatürre, bronşit ve larenjit gibi enfeksiyonların veya astımın da belirtisi olabiliyor. Dolayısıyla öksürük asla ihmal edilmemesi gereken bir belirti" uyarısında bulunuyor.
NE ZAMAN ALARMA GEÇMELİ?
Dr. Tuna Gül Han, öksürükte alarma geçilmesi gereken durumları şöyle sıralıyor:
• Kriz şeklinde geliyorsa,
• Tüm önlemlerinize rağmen 3 günden uzun sürüyorsa,
• Şiddetleniyor ya da havlar tarzda oluyorsa,
• Ateşle beraber seyrediyorsa,
• Günlük aktiviteleri ve gece uykusunu etkiliyorsa zaman kaybetmeden doktorunuza başvurun.
• Ayrıca sık tekrarlayan ya da nefes alıp vermede sıkıntının eşlik ettiği öksürükler de astım belirtisi olabileceği için asla ihmal edilmemeli ve beklenmeden hekime başvurulmalı.
AMAÇ, NEDENİNİ ORTADAN KALDIRMAK
Öksürükte dikkat edilmesi gereken en önemli şey gelişigüzel ilaç kullanmamak. Uzm. Dr. Tuna Gül Han, ailelerin öksürük ilaçlarını doktor önerisi olmadan vermemeleri gerektiğine uyarısında bulunarak şunları söylüyor:
"Çünkü öksürük bir hastalık değil, reflekstir, vücudun solunum yollarını temizleme ihtiyacı duyduğu anlamına gelir. Çocuk doktoru da öksürüğü bastırmak yerine buna yol açan nedeni bulup tedavi eder. Öksürük şurubu olarak bilinen ilaçların çoğu balgam söktürücü, bir kısmı da öksürük reseptörlerini baskılayan ilaçlardır.
Balgam söktürücü ilaçların bir özelliği de balgamı arttırmalarıdır. Doktor önerisi olmadan kullanıldıklarında enfeksiyonun gidişatını değiştirebilir ve solunum sıkıntısı gibi süreçlere neden olabilir.
ÖKSÜRÜK ŞURUPLARI 6 AYDAN KÜÇÜK BEBEKLERDE RİSKLİ
Özellikle 6 aydan küçük bebeklerin solunum kasları ve diyaframları erişkinler gibi güçlü olmadığı için öksürükleri etkin değildir. Soluk ve yemek borusu yerleşimlerinin erişkinden farklı olması nedeniyle bebekler öksürerek balgam çıkaramaz, oluşan balgamı ancak yutarlar. Bu da enfeksiyon sırasında zaten görülen iştahsızlık ve bazen bulantıyı daha da arttırır. Öksürük şurupları sonrası bebekler çok daha zor nefes alıp vermeye, balgam kusmaya başlayabilir.
ÇOCUKLAR NEDEN ÖKSÜRÜR?
Enfeksiyon: Okul çağı öncesi çocuklarda öksürüğün en sık nedenini, grip, larenjit ve farenjit gibi viral üst solunum yolu enfeksiyonları oluşturuyor.
Alerjik yatkınlık: Reaktif hava yolu hastalığı denilen alerjik yatkınlığı olan çocuklarda çok sık öksürük oluyor.
Burun tıkanıklığı: Burun tıkanıklığı akıntısı olan çocuklarda öksürük çok sık rastlanan bir semptom. Burunda fazla miktarda üretilen mukus, boğazın arka kısmına akarak özelikle yatarken artan öksürüğe yol açabiliyor.
Yabancı cisim yutmak: Yabancı cisim aspirasyonu da sürekli öksüren, özellikle de öksürüğün ani başladığı çocuklarda mutlaka akılda tutulmalı. Örneğin çocuk yemeğini yerken bir pirinç parçası ya da bir kuruyemişi yerken parçasını akciğerine aspire ettiği zaman bronşlarda durarak öksürüğü sürekli uyarıyor.
Ciddi nedenler: Öksürüğün nedeni olan diğer nadir problemler arasında ise tümör, bazı yapısal anomaliler, kistik fibroz ve immotil silya (solunum yollarında temizliği sağlayan tüysü hücrelerin hareket bozukluğu) sendromu denilen hastalıklar yer alıyor.
ÖKSÜRÜĞÜ DİNDİRMENİN PRATİK YOLLARI
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuna Gül Han, çocuklarda öksürüğü dindirmenin yolları hakkında ise şu önerilerde bulunuyor:
BUNLARI YAPIN
Bol su verin: Öksürük şikayetinde bol su içilmesi balgamın daha kolay atılmasını sağlıyor. Su en iyi balgam söktürücüdür.
Kalorifer üzerine su dolu bir kap koyun: Özellikle kış aylarında iç mekanlardaki havanın kuru olması solunum yollarının kuruluğuna ve mukus kıvamının artmasına yol açıyor. Kalorifer veya soba üzerine koyacağınız su dolu bir kap oda nemini gerekli düzeyde tutar.
Yün ürünleri kullanmayın, hayvan tüylerini temizleyin: Çocuğunuz alerjik yapılı ise yün atlet-yorgan-yastık-halı kullanmayın. Ayrıca evde evcil hayvan besliyorsanız, tüylerini sık sık temizleyin.
1 yaşından büyükse ıhlamur içirin: Hem su takviyesi yapar, hem de balgamı yumuşatır.
Yastığını yükseltin: Çocuğunuz uyurken düz zeminde yattığında öksürüyorsa, yastığını biraz yükseltin.
Odasını her gün havalandırın: Toz ve mikropların havada yerleşmemesi ve temiz hava için çok önemli.
Burnunu sık sık tuzlu suyla temizleyin: Böylelikle burundaki salgıları mümkün olduğunca aspire edebilirsiniz.
BUNLARI YAPMAYIN
Evde sigara içmeyin: Çocuk olan evlerde sigara kesinlikle içilmemeli. Çünkü sigara dumanı, solunum yolunun koruyucu mekanizmalarını bozuyor ve balgam üretimini artırıyor.
Buhar yapan cihazlar kullanmayın: Oda nemlendirmesinde kullanılan sıcak buhar cihazları kolay enfeksiyon barındırabiliyor. Soğuk buhar yapanları da suyun minerallerini bile havaya vererek akciğer hassasiyetini arttırıyor. Özellikle esanslı, mentollü buharların kullanılması çocuklar için uygun değil.
Odasını uzun süre nemlendirmeyin: Oda çok kuru ise kısa süreli nemlendirebilirsiniz. Ancak çok uzun süre nemlendirdiğiniz zaman ev tozu akarlarının üretimi artıyor.
Oda ısısını artırmayın: Sıcak havada solunum yollarını temizlemeyi sağlayan tüysü yapıların hareketleri yavaşlıyor.

Posta.gazetesi
38
Kizlar hako 23 aylık oldu, eskiden geceleri alırdı ama son bir aydır gece gunduz meme emıyor  :cildir:

Nasil yapacagım bilmiyorum    :cildir:
39
Niyeti yazın bizimle beraber ikinci bebeleri yapmakti  :caca:

Ama söz verdigi gün bizi satmış  :ehi: :ehi: :ehi:

Tebrik ediyoruz kendisini  :hieyt: :hieyt: :hieyt:

Hayırlı uğurlu olsun inşallah, sag sağlım kavuşur meleğine  :amin:

:hieyt: :hieyt: :hieyt: :hieyt: :hieyt:
40
Din Bilgisi / Muharrem orucu ?
23 Kasım , 2012, 12:15:51
Kizlar Muharrem orucunu tutmak istiyorum, hangi gunler tutulacak bide nasil niyet edeceğiz ?