Show posts

This section allows you to view all posts made by this member. Note that you can only see posts made in areas you currently have access to.

Topics - asya81

1
Tüm dünyada büyük yankı uyandıran olay sonrası insan hakları örgütleri ve Yemenli aktivistler adının Revan olduğu açıklanan küçük kızla evlenen adamın ve Revan'ın ailesinin tutuklanması için çağrı yaptı.

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) verilerine göre 2011 ila 2020 yılları arasında dünya çapında 140 milyondan fazla kız çocuğu 18 yaşından önce evlendirilecek. Bu rakamın 50 milyonu ise 15 yaşından önce evlendirilerek çocuk gelin olacak. Yemen'de ise kız çocuklarının üçte biri 15 yaşına gelmeden evlendiriliyor.

ASYA-PASİFİK'TE DURUM SKANDAL
BM kurumlarının desteğiyla hazırlanan, Asya ve Pasifik'te erkeklerin şiddet eğilimine odaklanan bir çalışma da bölgede kadına yönelik cinsel şiddetin ürkütücü boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi.
     
Lancet Global Health dergisinde yayımlanan araştırma, Asya'nın bazı ülkelerinde aşağı yukarı her 10 erkekten 1'inin (yüzde 11) eşleri ya da sevgilileri dışındaki bir kadına tecavüz ettiğini ortaya koydu. Araştırmada, tecavüze uğrayan eşler ve kız arkadaşlar da hesaba katıldığında bu oranın yüzde 24'ü bulduğu belirtildi.
     
Bangladeş, Çin, Kamboçya, Endonezya, Sri Lanka ve Papua Yeni Gine'de yaşları 19-49 arasında değişen 10 binden fazla erkeğin katıldığı araştırmada, sorularda "tecavüz" sözcüğünün özellikle kullanılmadığı, erkeklere "kendileriyle birlikte olmak istemeyen bir kadını cinsel ilişkiye zorlayıp zorlamadıkları"na dair sorular yöneltildiği belirtildi.
     
Avustralya, İngiltere, Norveç ve İsveç'in de desteklediği, Ocak 2011- Aralık 2012 dönemini kapsayan araştırmada, yoksulluk ya da çocukluk döneminde duygusal ve fiziksel tacize maruz kalmanın, erkeklerin şiddet eğilimleri altında yatan temel nedenlerden bazıları olabileceğine de işaret edildi.
     
Dünya Sağlık Örgütü'nün daha önce yayımladığı bir başka araştırmada da dünya genelinde kadınların 3'te 1'inin aile içi veya cinsel şiddete maruz kaldığı ortaya çıkmıştı.
2
Vücut Bakımı / kavitasyon cihazı
14 Mayıs , 2013, 15:28:24
arkadaşllar hiç kavitasyon yaptıranınız oldumu bir kaç seansta zayıflatıp şekle sokuyor insanı ben ev tipi almayı düşünüyorum lakin 750 tl civarı çok etkili bir alet kullanan oldumu
alırda üşenirsem bide kararsızım varsa yaptıran yorum almak istiyorum
3
bu diziyi izliyormusunuz arkadaşlar atvde salı günleri bence süper
eşim sinir olsada oda kaptırdı diziye :toothy10:
başından beri izliyorum pek heycanlı özellikle dizi müziklerine bayıldım
4
Kraft dondy sallanan Muzikli dogumdan itibaren yatak 3 yasina kadarda mama sandalyesi olarak tasarlanmistir.yer darligi yuzunden satiyorum ilgilenen arkadaslar piyasada 450tl civari ben 250 tlye veriyorum
6
İkinci bebeği olacağını öğrenince çok sevindi. 3 yaşındaki oğlunu doğacak kardeşi için hazırlamaya başladı...

Bebeğin kız olacağı anlaşıldı. Oğlu annesinin karnındaki kardeşine her gün şarkı söyledi. Kardeşini daha görmeden bir sevgi bağı oluştu.

Zamanı geldi, doğum sancıları başladı. Fakat bir sorun vardı. Doktorlar çaresizdi. Bir sezaryen ameliyatı gerekiyordu.


Ameliyat çok zor geçti. Sonunda bebek doğdu. Bebeğin durumu ciddiydi.

Bebek, yoğun bakım ünitesine kaldırıldı. Günler geçtikçe küçük kızın durumu kötüye gidiyordu. Doktorlar üzgündü, çocuğun kurtulma ümidi yoktu. Bebekleri için evlerinde bir oda düzenlemişlerdi. Şimdi, cenaze için hazırlanıyorlardı.

Oğulları, kız kardeşini görebilmek için yalvarıyordu.

-Kardeşime şarkı söylemek istiyorum- diyordu.

Ama yoğun bakım ünitesine çocukların girmesi yasaktı.

Sonunda kadın kararını verdi. Bebeği nasıl olsa ölecekti. Çocuğunun kardeşini görmesini engellemeyecekti. Ne yapıp edip çocuğu içeri sokacaktı.

Oğluna, oldukça büyük gelen bir ziyaretçi giysisi giydirdi ve yoğun bakım ünitesine soktu. Çocuk yürüyen bir çamaşır torbası gibiydi. Başhemşire onun bir çocuk olduğunu fark etti.

-O çocuğu içeri sokamazsınız- diye uyardı.

Kadın başhemşireye dönerek bağırdı:

-Oğlum kız kardeşine şarkı söylemeden buradan çıkmayacak.

Oğlunu kız kardeşinin yatağına götürdü.

Küçük kız yaşam savaşını yitirmek üzereydi. Çocuk, bir süre kardeşinin yüzüne baktı. 3 yaşındaki bir çocuğun saf, temiz, pırıl pırıl sesiyle şu şarkıyı mırıldandı:

-Sen benim gün ışığımsın, tek gün ışığım, gökyüzü griyken beni mutlu edersin.

Küçük kız bu sesi tanıdı, aniden tepki verdi. Kalp atışları düzelmeye başladı. Annesi:

-Şarkıyı sürdür- dedi oğluna. Küçük çocuk devam etti:

-Seni ne çok sevdiğimi asla bilmeyeceksin, lütfen gün ışığını benden alma bebeğim.

Çocuk şarkıyı sürdürdükçe, bebek, kesik kesik nefes almasını hızlandırdı. Annesi, göz yaşları içinde:

-Devam et oğlum- dedi.

-Geçen gece uyurken rüyamda seni kollarıma aldığımı gördüm bebeğim.

Şimdi, onu içeri almak istemeyen hemşirenin yüzü de gözyaşları içindeydi.

Bütün hastane personeli, doktorlar başlarına toplanmıştı. Annesi de coşkuyla şarkıya katıldı.

-Seni ne çok sevdiğimi asla bilmeyeceksin bebeğim. Lütfen gün ışığını benden alma.

Anne, oğul şarkılarını sürdürdü. Ve küçük kız birkaç gün sonra iyileşti. Abisine, annesine, odasına kavuştu.

Sevdiğiniz insanlar için ümidinizi kesmeyin.

Sevgisiz, ümitsiz kalmayın.

Söz yürekten çıkarsa yüreğe gider. Dilden çıkarsa kulağı aşamaz.
7
kızlar kızıma yoğurt yedirirken kaşık haşırt sert ses çıkardı baktımki kuşumun üst sağ dişi patlamış :hello2: :hello2: yaşına gircek dişi yoktu darısı diğer dişlere :amin:
12

Kız annesi demek....

Dört yaşındaki küçükhanımın caddedeki bütün incik boncukçuları tanımasına hayret etmemek demek...

Kız annesi olmak demek...

Birinci sınıfa giden cadıya hergün farklı şaç modeli yapmak zorunda olmak demek...

Kız annesi olmak demek...

Bir damlacıkken tv de nerden uyduysa daha çok uzar diye kaşını kirpiğini kesmesine kızamamak demek...

Kız annesi demek...

Kaşları uzayana kadar kaşlarına göz kalemiyle minik rutüşlar yapmak demek...

Kız annesi olmak demek...

Koca makası nasıl tuttu, gözüne sokmadan nasıl kesti demek...

Kız annesi demek...

Pazara onsuz gittiğinde ona bir çöp bile alamadan dönmek demek, yanılıpta aldığında bir hafta boyunca ne kadar büyüdüğüne, ne alacağına kendisi karar vereceğine dair nutuk dinlemek demek...

Kız annesi demek...

Pazara yollayıp 2 demet maydanoz 1 kilo domates almasını istediğinizde, 3 penye tişört, 5 lastik toka alıp gelmesine kızmamak demek...

kız annesi demek...

Evin altındaki bakkala giderken bile ayna karşısında 2 saat süslenmesine alışmak demek...

Kız annesi demek...

Sabah 6 da kalkıp 8 e kadar ayna karşısında kalmasına şaşırmamak demek...

Kız annesi olmak demek...

Okula giderken hazırmısın dediğinde, çantasına bakıp rujüm,rimelim,kalemim...tamam hazırım... demesine alışmak demek...

Kız annesi olmak demek...

Kızlarla gittiği kuaförde kızın kaşlarını alırken verdiği şekle kızıp ağlayan zilliye hak vermek demek...

Kız annesi olmak demek...

O kaşlarla sokağa çıkamayacağına inanan küçük hanım için okulu arayıp bin kaplan gücündeki anne olarak bir kaç gün izin almak demek..

Bütün gün yorgan altından çıkmamasına aynaya bakmamasına gülmemek demek...

Kız annesi olmak demek...

Masum suçlarına ortak olmak demek...

Kız annesi olmak demek...

Mezuniyet balosunda prenses halini görünce bir köşede gizli gizli ağlamak demek...

Kız annesi olmak demek...

O üniversite hazırlık testi çözerken saçlarını sarmak demek...

Kız annesi olmak demek...

Kızının elinden bir bardak sıcak çay içmenin nasıl tatlı olduğunu öğrenmek demek...

Kız annsei olmak demek...

Minik bebeğinin ne zaman bu kadar büyüdüğünü anlayamamak demek...

Kız annesi demek....

Kız annesi olmak demek...

Kız annesi olmak ise,

Kızıyla gurur duyuyor olmak demek...
13
Yemek Muhabbeti / YEMEKLERE PARATİK LEZZET
19 Ekim , 2012, 13:28:30
nane, dere otu gibi taze bitkileri zeytinyağıyla buzlukta saklayarak ihtiyacınız olduğunda yemeklerinize ferah bir lezzet katabileceğinizi biliyor muydunuz?
DENEYECEĞİM
14
Sağlık / limonun mucizevi faydası
16 Ekim , 2012, 12:37:42
Dondurulmuş limonun şaşırtıcı faydası

Bunların tamamı donmuş limondadır.

Restoranlardaki çoğu bilinçli tüketiciler limonun tamamını kullanır veya tüketirler, hiç bir kısmını ziyan etmezler.

Ziyan etmeden limonun tamamını nasıl kullanırsınız?

Basit... Limonu (yıkayıp) buz dolabınızın buzluk bölümüne koyuyorsunuz. Donduktan sonra mutfak rendesini alıp limonun tamamını rendeleyebilirsiniz. Soymanız falan gerekmiyor. Rendelenmişini yemeklerinizin üzerine serpebilir, sebze salatasına, dondurmaya, çorbaya, makarnaya, makarna sosuna, suşiye, balık porsiyonlarına katabilirsiniz.
Yemeklerin tamamı, daha önce hiç tatmadığınız mükemmel bir lezzet kazanacaktır.
Büyük olasılıkla, limon denince sadece limon suyu ve vitamin C aklınıza gelir. Sadece bu kadar olduğunu düşünürsünüz. Artık limonun gizemlerini öğrenince onu kupada içeceğiniz hazır çorbalarınıza bile katabileceksiniz.

Limonun tamamını kullanmanın, bir kısmını ziyan etmeyip yemeklerinize yeni bir lezzet katması dışında asıl avantajı nedir?

Rendelenmiş limonunuz, limonun sadece suyunda bulunandan 5 veya 10 kat daha fazla vitamin içerir. Ve evet, şimdiye kadar bunu kaybediyordunuz. Ama bundan sonra, tüm limonu dondurmak gibi basit bir işlem sonrasında, onu rendeleyip yemeklerinizin üzerine serperek tüm besleyici özelliklerini kullanıyor olacak, yani daha sağlıklı besleniyor olacaksınız. Ayrıca rendelenmiş limonun dinçleştirici ve vücuttaki toksinleri giderici etkisinden yararlanacaksınız.

İşte bunun için limonunuzu buzluğa koyun, donsun ve her gün yemeklerinizin üzerine rendeleyin. Böylece, yiyecek ve içeceklerinizi daha leziz hale getirip daha sağlıklı ve uzun yaşamın anahtarını kullanıyor olun! İşte limonun gizemi budur! Geç bile olsa başlayın, HİÇ olmamasından İYİDİR! Limonun sürpriz yararlarından faydalanın!

Limon (Citrus) kanser hücrelerini öldüren mucizevi bir üründür. Kemoterapiden çok daha tesirlidir. Bunu nereden mi biliyoruz? Çünkü kendilerine yüksek kârlar sağlayacağını bildikleri için limon özütünün sentetik versiyonlarını üretmeye uğraşan laboratuvarlar var.

İhtiyaç duyacağını düşündüğünüz dostlarınıza, limonun hastalık önleyici etkisi olduğunu duyurarak yardımcı olabilirsiniz. Tadı hoştur ve kemo-terapinin korkunç etkilerini göstermez. Kemo-terapi ilaçları üretiminden fayda sağlayan multi-milyoner büyük şirketlerin çıkarlarını riske atmamak adına bu gizemin özenle saklı tutulduğu sürece ne kadar insanın öleceği bilinmez.

Bilindiği üzere, iki çeşit limon ağacı vardır. Limon ve misket limonu. (konu olan limondur, diğeri değil). Limon meyvesini farklı şekillerde tüketebilirsiniz. Pulpa'sı yenebilir. Sıkılarak suyu çıkarılabilir. Limonlu içecekler yapılabilir, dondurma vs.. Limonun birçok vasfı sayılabilir ama en ilginci URLAR, YUMRULAR, KİSTLER, TÜMÖRLER üzerindeki etkisidir.

Bu bitkinin her tür kansere iyileştirici etkisi kanıtlanmıştır. Bazıları onun her tür kanserin tedavisinde faydalı olduğunu söyler. Ayrıca geniş spektrumlu anti-bakteriyel olarak iltihaplara / enfeksiyonlara ve mantara karşı kullanılır. Dahili parazit ve bağırsak kurtlarına karşı etkindir. Çok yüksek tansiyona karşı kan basıncını düzene sokar. Anti-depresandır. Strese ve asabi bozukluklara karşı iyi gelir.

Bu bilginin kaynağı ise çok etkileyicidir: Dünyanın en büyük ilaç üreticisi firmalarından biridir. Bu firmanın beyanına göre 1970'den beri 20'nin üzerinde yapılan laboratuvar testlerinde limon ekstrelerinin uygulanmasıyla; içlerinde kolon / kalın bağırsak, meme, prostat, akciğer ve pankreas da olmak üzere 12 kanser tipinde başarılı sonuçlar alınmıştır.

Limon ağacından elde edilen bileşiklerin, bütün dünyada kemo-terapide kullanılan Adiamycin ürününden 10 000 kat daha iyi olduğu saptanmış, kanser hücrelerinin gelişmesini yavaşlattığı gözlemlenmiştir. Daha da şaşırtıcı gözlem şudur ki: Limon özü kötü huylu kanser hücrelerini tahrip ederken sağlıklı hücrelere hiç zarar vermemektedir
15
Fıkralar / feminist fadime
09 Ekim , 2012, 14:20:10
16
,arkadaşlar kızım sıkılıyor aktivite masası alayım istiyorum kullanan memnun kalan varmı
17
bu dizinin fragmanrarı iç ezici şekilde yaz boyu verildi.ama 2 bölümdür izliyorum bi sarmadı özet kısmı 8 de başlıyor 9a kadar dizi başlıyor bi bakıyorum 10 olmuş dizi bitivermiş manasızca
18
güzel dizi ama çok geç saatte başlıyor  :caca:
19
   

Analiz raporu incelemesinden sonra ilaçların dağıtılmış olduğu saptanırsa toplama yoluna gidilecek

BEBEK ilacı Devit-3'te fiziksel bozukluk saptandı. Sağlık Bakanlığı'nın referans laboratuarı Refik Saydam Hıfzısıhha Merkezi Başkanlığı tarafından yapılan 28.12.2006 tarihli raporda Devit-3 Oral Damla için karar olarak 'Yapılan inceleme ve analiz sonuçlarına göre numune solüsyonunda şişe dibinde yoğun tortu ve çalkalandığında yukarı doğru yükselen partiküller tespit edildiğinden numunenin fiziksel görünüş yönünden uygun bulunmadığını bildirir rapordur' denildi. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürü Mahmut Tokaç, piyasada DEVİT-3'ün iki türlü bulunduğuna dikkat çekerek 'Analiz raporunda 'belli seri numaralı ilaçlar' denildiği için bunlar dağıtılmamış olan ilaçlar da olabilir. Dağıtılsa da toplatma yoluna gidilir' diye konuştu.

DEVİT-3 NEDİR?
DEVİT-3 adlı ilaç çocukların kemik gelişimi için gerekli olan D vitamini ihtiyacını karşılamak amacıyla kullanılıyor. Özellikle çocukların 0-2 yaş döneminde beyin gelişiminde D vitamini etkili oluyor. D vitamininin eksik alınması bebeklerde 'bıngıldak' olarak anılan beynin üstündeki kemik yapısının geç kapanmasına, fazla alımı ise erken kapanmasına neden olarak beyin gelişimini yakından etkiliyor. Bunun yanında bebeklerin kemiksel gelişimi açısından da etkili oluyor. Sağlık Bakanlığı, son birkaç yıldır vitamini ücretsiz olarak dağıtıyordu.

TEB BAŞKANI DOMAÇ: TOPLATILIR, SORUN ÇIKMAZ
TÜRK Eczacıları Birliği Başkanı Mehmet Domaç, ilaçların gerek ithalat boyutunda, gerekse de piyasadayken Sağlık Bakanlığı tarafından kontrollerinin yapıldığını belirterek 'Kontroller ve numune incelenmesinde olumsuz bir rapor çıkmışsa bakanlık İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü kanalıyla ilaçları toplatır. Bu vitamin D vitamini eksikliği için veriliyor, çocuklara bir şey olmaz' diye konuştu.

PROF TUNCER: METABOLİZMA BOZUKLUĞU OLABİLİR
HACETTEPE Üniversitesi Çocuk Hematolojisi Bölüm Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer ise bozuk olan ilacın çok fazla miktarda alınmasının metabolizma bozukluğu ve böbrek taşı gibi sorunlara yol açabileceğini söyledi.

SAHTE VE SÜRESİ GEÇMİŞ İLAÇLAR
İSTANBUL ile birlikte toplam yedi ilde düzenlenen operasyonda piyasaya sürülmek üzere çalıntı ve kullanım süreleri geçmiş ilaç ele geçirilmesi dikkatleri halk sağlığını yakından ilgilendiren ilaç satışı ve dağıtım ağı üzerine yoğunlaştırdı. Yetkililer denetimleri sıkılaştırdıklarını açıkladı. Türkiye'de internet üzerinden ilaç satışında yasal boşluk olduğu ve ilaçlara barkod uygulaması geleceği belirtildi.

STAR

http://www.haberturk.com/haber.asp?id=17721&cat=220&dt=2007/03/17
20
Bu güzel bayram gününde, İstanbul'un sükunetinin tadını çıkarmak üzere Batu'yu Bebek Parkı'na götürdüm akşam üstü...Çimenlerin üzerinde küçük adamımla top oynarken, elinde mikrofon olan kadın bir muhabir yanında kendisine eşlik eden kameramanla birlikte bize yaklaşırken 'Demir damlası kullanıyor musunuz?' diye sordu. 'Evet' dedim arkasından ne geleceğini tahmin edemeden... Muhabir hemen kameramana işaret etti ve kayıt başladı. 'Sağlık Bakanlığı bebekler için ücretsiz dağıttığı Ferro Sanol adlı demir damlasını toplatıyormuş, ne düşünüyorsunuz?' diye soruverdi. Ben de büyük bir soğukkanlılıkla zaten pek güvenmediğim ve içinde paraben olduğu için yerli demir damlası kullanmadığımı, yurt dışından tamamen doğal ve bitkisel içerikli bir demir şurubu getirttiğimi söyledim. Şaşkınlıktan toplatılan ilaçları kullanan bebeklerin zarar görmemiş olduğunu umduğumu söylemekle yetinebildim. Muhabir hangi demir şurubunu kullandığımı sorduğunda ise daha önceki 'Paraben Meselesi' başlıklı şu yazımda bahsetmiş olduğum Floradix adlı şurubu kullandığımı belirttim.

Eve döner dönmez durumun vahametini kavrayıp, haberin doğru olup olmadığını teyit etmek üzere internette bir araştırma yaptım ve Akşam Gazetesi'nden Doruk Çakar'ın dün akşam yayınlanan 'Bakanlık Emri Demiri Kesti' başlıklı haberine ulaştım:

Bakanlık Emri Demiri Kesti

2004 yılında başlatılan 'Demir gibi Türkiye' projesi kapsamında 24 aya kadar olan bebeklere verilen Ferro Sanol isimli demir damlasının analizler sonucu kullanıma uygun bulunmayan bazı serileri eczane, depo ve hastanelerden toplatıldı. Bakanlığın Eczacılık ve Tıbbi Ürün ve Şube Müdürlüğü'nce İl Sağlık Müdürlüklerine gönderilen yazıda şöyle denildi: Bu yıl dağıtılmakta olan Ekim 2016 son kullanma tarihli ürülerin bazı serilerinin analizler sonucu kullanılması uygun bulunmamıştır. Söz konusu serilere eczane, depo ve hastanelerden geri çekme işlemi uygulanmıştır. Ayrıca aile hekimlerinin ellerinde kalan serilerin de dağıtımı durdurulmuştur...

Doruk ÇAKAR/ ANKARA

Söyleyecek hem çok fazla şey var, hem de hiçbir şey yok. Bebeklere, hem de devlet eliyle verilen bir takviyenin toplatılması çok ciddi bir durum. Yukarıdaki haberde kullanılan 'analizler sonucu kullanılması uygun bulunmamıştır' gibi muğlak bir ifade kabul edilemez. Bebeklerimiz kobay değil, Sağlık Bakanlığı'nın sorumluluğunu yerine getirip yapılan analizlerde ne gibi bir uygunsuzluk tespit ettiklerini derhal açıklaması gerekiyor. Ferro Sanol demir damlasıyla ilgili uygunsuzluk nedir? Bu 'kusurlu' damlanın kısa ve uzun vadeli kullanımı ne gibi sonuçlar doğuruyor? Bugüne kadar bu damlayı kullanan bebeler nasıl bir yan etkiyle karşı karşıya? Ve herşeyden önemlisi bu işin sorumlusu kim ve bu sorumluyu ne gibi bir yaptırım bekliyor?

Bebekleri için bu demir damlasını kullanmış olan ve olmayan tüm anneleri göreve çağırıyorum. Sağlık Bakanlığı'na ulaşarak bu konunun takipçisi olduğumuzu, detaylı bir açıklama beklediğimizi gösterelim: