Topics

[arkadaşlar oğluşum 15 aylıkhala son hız devm ediyo emmeyeaslında bununla ilgili bi sorun yokzira ben 2 yaşına kadar emmesini istiyorumfakat gecede uyanıp emmek istiyoryanına yatıyorumsırtını okşuyorumama o illla meme diyovermeyince öfkeleniyobu gece emme olayını nasıl bırakabiliriz acaba tecrübeli anneler yardım edin]

arkadaşlar oğluşum 15 aylık
hala son hız devm ediyo emmeye
aslında bununla ilgili bi sorun yok
zira ben 2 yaşına kadar emmesini istiyorum
fakat gecede uyanıp emmek istiyor
yanına yatıyorum
sırtını okşuyorum
ama o illla meme diyo
vermeyince öfkeleniyo
bu gece emme olayını nasıl bırakabiliriz acaba 
tecrübeli anneler yardım edin 

[Bugünlerde yeni bir sayfa açıyorum, hayatımda. Yüreğimdeki ağırlıklardan kurtulmak, kuş gibi hafiflemek istiyorum. Affetmenin olgunluğunu yaşamak istiyorum!Büyümek sadece yılların geçmesi demek değil, bebeğim. Yüzüne çizgilerin, saçına beyazların yerleşmesi de değil. Yüreğindeki sancıların artması, beynini düşüncelerin sarması, içinde fırtınaların kopması demek, bebeğim. Bazı şeyleri umursamamak, söylenenleri duymazdan gelebilmek, olanları görmezden gelebilmek becerisidir...Ve artık büyüdüğünü iddia etmemektir!Bulunduğun noktadan geriye dönüp baktığında, gülebilmektir yaşadıklarına...Ve affedebilmektir...Affetmek erdemdir, bebeğim. Affetmeyi öğren ki, yüreğin hafiflesin. Seni anlamaya çalışmayanları, anlatma çabana rağmen anlayışsızlıkları affet.Seni kıran, üzen, hatta ağlatan ama sonra gönlünü alanları affet.Herkesle alışveriş yapamazsın, önce bunu kabul et. Ya hep vermeye devam edeceksin ya da vazgeçeceksin. Sen yine de küsme, affet. Yine de yüreğini dizginle. Kendine olan saygından asla şüphe etme. Hayatla iplerini koparma, aksine sıkı sıkı sarıl hayata. Gülümse, gözlerinin içiyle; aynı şimdi yaptığın gibi.İnan bana, şu kısacık ömürde nice dertler var. İsyan etme, şükret...]

İsyan etme, şükret


Bugünlerde yeni bir sayfa açıyorum, hayatımda. Yüreğimdeki ağırlıklardan kurtulmak, kuş gibi hafiflemek istiyorum. Affetmenin olgunluğunu yaşamak istiyorum!

Büyümek sadece yılların geçmesi demek değil, bebeğim. Yüzüne çizgilerin, saçına beyazların yerleşmesi de değil. Yüreğindeki sancıların artması, beynini düşüncelerin sarması, içinde fırtınaların kopması demek, bebeğim. Bazı şeyleri umursamamak, söylenenleri duymazdan gelebilmek, olanları görmezden gelebilmek becerisidir...

Ve artık büyüdüğünü iddia etmemektir!

Bulunduğun noktadan geriye dönüp baktığında, gülebilmektir yaşadıklarına...

Ve affedebilmektir...

Affetmek erdemdir, bebeğim. Affetmeyi öğren ki, yüreğin hafiflesin.

Seni anlamaya çalışmayanları, anlatma çabana rağmen anlayışsızlıkları affet.

Seni kıran, üzen, hatta ağlatan ama sonra gönlünü alanları affet.

Herkesle alışveriş yapamazsın, önce bunu kabul et. Ya hep vermeye devam edeceksin ya da vazgeçeceksin. Sen yine de küsme, affet. Yine de yüreğini dizginle. Kendine olan saygından asla şüphe etme. Hayatla iplerini koparma, aksine sıkı sıkı sarıl hayata. Gülümse, gözlerinin içiyle; aynı şimdi yaptığın gibi.

İnan bana, şu kısacık ömürde nice dertler var. İsyan etme, şükret...



Alıntıdır...

MSN'de 11 Eylül şoku   



 
MSN bugün kullanıcılarını çıldırttı. Sorunun her yıl aynı gün olması ise şüpheleri artırdı.


Windows Live Messenger kullanıcıları bugün MSN'deki bağlantı hataları nedeniyle bir türlü oturum açamadı.


Öyle ki defalarca oturum açma denemelerine rağmen her seferinde benzer hata kodlarıyla karşılaştılar.


Şaşırtıcı olan bu hatanın her yıl aynı gün meydana gelmesi... Yani 11 Eylül'de.


Aslında MSN kullanıcıları bu duruma yabancı değil. Çünkü geçen yıllarda da takvimler 11 Eylül'ü gösterdiğinde MSN'lerinden aynı uyarıları almışlardı.


Son iki yıldır aynı sorunlarla karşılaşan kullanıcılar bugün tüm gün yaşadıkları karmaşayı tartıştı.


Kullanıcıların büyük bir bölümü bunu 11 Eylül'de gerçekleşen bir MSN saldırısına bağlıyor.

Diğer iddia sahipleri ise hatayı 11 Eylül'de gerçekleşen terör olaylarına bağlıyor.


Ancak Microsoft'tan henüz aydınlatıcı bir açıklama gelmedi.

hurriyet.com.tr

CANIM ARKADAŞIM İYİKİ DOĞDUN İYİKİ ARAMIZDASIN YENİ YAŞIN MUTLULUK GETİRSİN SANA

bir an önce taşınma işini hallet ve aramıza dön seni çok özledik 

[EŞGALİ;]

arkadaşlar aşağıdaki öğrencinin şu gözlerini kim nerede görse tanır...

lütfen mümkün derece maili ilerletin...........

Arkadaşlar 21 nisan da üzücü bir olay yaşadık 3. sınıf öğrencimiz Dilara Kayıkçı Arkadaşları ile ders çalışmak üzere evden ayrılmasından sonra herhangi bir haber alınamadı.Görgü tanıkları ve 4 yaşındaki küçük kardeşinin ifadelerine göre ;2 kişi tarafından zorla bir araca bilndirildiği bilgisi dışında hiç bir bilgi yok.21 Nisandan bu yana yapılan tüm aramalara rağmen izine rastlanmadı.

EŞGALİ;
9 yaşında
boy:132 CM
Ağırlığı:30- 33kg
siyah ve kısa saçlı
çekik gözlü

okul olarak elimizden gelen çabaları gösteriyoruz.Bu konuda duyarlı olan herkesin yardımlarına muhtacız.Küçük kızın resim ve eşgalinin internet ortamında da duyurulmasının bizlere katkı sağlayacağını düşünüyoruz.LÜTFEN BU KONUDA YAPILABİLECEK ÇALIŞMALARIN YÜRÜTÜLMESİNDE DESTEKLERİNİZİ BEKLİYORUZ.bu acı olayın web de ses getirmesi adına neler yapabileceğimiz konusunda da bilgi verirseniz seviniriz
İLETİŞİM:
MAIL : [email protected]
tlf:3628831249 kocaman ilköğretim okulu TERME-SAMSUN

bu konuda bilgisi olanların 156 Jandarma ihbar hattına veya 3628831249 nolu okul telefonuna ulaşmalarını beklediklerini ifade etti.

kıslar oluşum gece üstünü çok açıyor üşüyecek hasta olucak diye çok korkuyorum siz bu konuda neler yapıyosunuzzzzzzzzzzzzzz 

[Amerikan]

 Dünya feministler kongresinde,Amerikan Delegesi Hanımefendi kürsüye gelmiş. Geçen yıl alınan kararları aynen uyguladım. Eve gider gitmez kocama: -'Bundan sonra temiz çamaşır istersen kendi çamaşırını kendin yıka. İşte makine orda..' dedim.İlk gün birşey görmedim.İkinci gün birşey görmedim. Üçüncü gün bir baktım, makinenin başında sadece kendi çamaşırlarını değil, benimkileri de yıkıyor.'

> Alman Delegesi söz almış. Ben de kararımız gereğince kocama: - 'Bundan böyle temiz tabakta yemek istiyorsan kendi bulaşığını kendin yıka' dedim.. Birinci gün birşey görmedim. İkinci gün birşey görmedim. Üçüncü gün baktım, makinenin başında sadece kendininkileri değil, benim bulaşıklarımı da yıkıyor.'

> Üçüncü konuşmacı bizden, feminist kardeşimiz; 'Türkiye'ye döner dönmez kararımız gereğince kocamla konuştum. Ona dedim ki: -'Bundan böyle yemek yemek istiyorsan, kendin pişirmen gerekecek. İşte mutfak orada..
'Birinci gün birşey görmedim. İkinci gün birşey görmedim.
Üçüncü gün sol gözüm biraz açılır gibi oldu, hafiften görmeye başladım... )

[Ben Oğlumla Tamamlandım]

Ben Oğlumla Tamamlandım


Bir arkadaşımın "çocuk istiyorum ama daha hazır değilim. Belki iki sene sonra düşünebilirim, belki de hiç doğurmam" diye başlayan konuşması, beni dört yıl öncesine götürdü.

Hamilelik testindeki çizgiyi görene kadar, bende kendimi "anneliğe" hiç hazır hissetmemiştim.

"Çocuk ne zaman düşünüyorsunuz?" sorusuna, hiç tereddüt etmeden "beş yıl sonra" cevabını veriyordum.

Çocuksuz hayat ohhhh ne rahat; ama onlarla hayat bir ayrı güzel, bir ayrı renkli.

Artık çocuksuz bir hayat düşünemiyorum.

Efe'den önce "ben", ben değilmişim; gibi geliyor.

Sanki bir yanım eksikmiş de oğlumla tamamlanmışım; gibi geliyor.

Ona sarılıp, mis kokusunu içime çeke çeke uykuya dalmak harika.

Güne "anni good morninggg, kalkkk" seslenişi ile başlamak, bir ayrı güzel.

Ekşi kokulu ayaklarını; bu tutmuş, bu kesmiş, bu pişirmiş, bu yemiş oyununu oynayarak öpmeye doyamıyorum.

Sarı lülelerine bayılıyorum. (Kıvırcık marulum benim.)

Yüzümü elleriyle sıkı sıkı tutup "anni" demesi içimin yağlarını eritiyor.

Yanağıma öpücük kondurması, günün bütün yorgunluğunu üzerimden alıyor.

Onu her an sarıp sarmalayıp, içime sokasım geliyor.

Okulun kapısından girdiğimi farkedip "heyyyyyy" diye bağırmasına, koşup boynuma atlamasına hayranım.

Oyuncak arabasına çarpan topa kızıp, ceza vermesine katıla katıla gülüyorum.

Bugünlerde, beni arkadaşı gibi görüp, "Epek" diye çağırması pek hoşuma gidiyor.

Örümcek Adam olup, koltuktan koltuğa atlamasına bir yandan gülümsüyorum, bir yandan da "ayyyy, şimdi düşecek" endişesine kapılıyorum.

Oyuncaklarını arkadaşlarıyla paylaştığı için; onunla gurur duyuyorum.

Parka gitmeden, en sevdiği oyuncak arabası Şimşek McQueen'i cebine koymasına, mavi renkli "kral" adında ki arabayı ise arkadaşı için çantama atmasına seviniyorum.

Bu tablo hep böyle laylaylom değil tabi ki.

Çocuk bu, elbet düşe kalka, hasta olarak büyüyecek. Ancak ne zaman hasta olsa, özellikle kusmaya başlasa, panik oluyorum.

Dünyaya gözünü ilk açtığı günlerde ve daha sonrasında yaşadığı bağırsak problemini ve geçirdiği ameliyatları unutamıyorum.

O hastayken benim içim eriyor, uykularım kaçıyor.

Bir an önce iyileşsin; diye dua ediyorum. Başından ayrılamıyorum.

İlacın neredeyse tamamının suratıma püskürtülmesine "ya sabır" çekerek, içirme denemelerine devam ediyorum.

"Herşeyi ben bilirim" edasıyla evin içinde dolaşan bir yer cücesiyle baş etmek zor ve yorucu; ama bir o kadar da güzel!

Çocuk isteyip, erteleyenlere içimden "fazla beklemeyin" demek geliyor.

Her isteyenin çocuğu olsun...

İpek Karadeniz

jbdun cum sanırım aynı gün doğmuşuz seninle doğum günün kutlu olsun canım

kızlar kocişim doğum günü hediyesi yüzük aldı hemen resmini çektim arkidişlerimede gösterim diye
canım kocacım yaa

[eklenti yönetici tarafından silindi]

Selamlar arkadaşlar,
Bende sabırsız davranıp bir an önce oğluşumunda bir sayfası olsun diyenlerdenim.
Daha 30. haftadayız ama olsun oğluşumun şimdiden kendine ait bi sayfası olsun, bende ona burdan sesleneyim.
Daha 10 hafta var Allah nasip ederse ama seni o kadar heyecanla bekliyorum ki oğluşum, eminim sen gelince hiç canım sıkılmayacak ve hiç yanlız kalmayacağım.
Babamızda seni dört gözle bekliyor ve akşamları oyun oynayacak bir arkadaş arıyor kendine.
Eminim sen hayatımızı öyle bir dolduracaksın ki bunu daha şimdiden hissettiriyorsun.
Ve biz şimdiden seninle ilgili öyle planlar yapıyoruz ki.
Şimdilik bu kadar oğluşum, daha çok zamanımız var. Ben elimden geldiğince buraya bişeyler yazıcam.
Bakalım benden başka kimler ne yazcak...
Seni çok seviyorum tosun paşam