Show posts

This section allows you to view all posts made by this member. Note that you can only see posts made in areas you currently have access to.

Topics - இܓiڪے†∂ηßﺙuℓ இܓ

81
Şiirler / Bugün Ve Bugün
15 Nisan , 2011, 01:45:17
Öyle çabuk geçiyor ki günler
Hele sen de bir bak hayatına.
Daha dün doğmuşuz sanki
Yeni okula başlamışız
Yeni sevmişiz
...
Öyle çabuk geçiyor ki günler
Hele sen de bir bak hayatına
Yarın bitecek sanki her şey
Yarın ölecek gibiyiz.

Daha doymamışız yaşamasına
Günlerimiz dün bir, bugün iki
Sakın bir şey bırakma yarına
Yarın yok ki.

ÖZDEMİR ASAF
82
Veliahtlık meselesinde babasına isyan edince Kanuni Sultan Süleyman tarafından kovulan Bayezid, af dilemek için babasına şu nazmı yolluyor:

''Ey seraser âleme Sultan Süleyman'ım baba,
Tende Canım, Canımın içinde cananım baba,
Bayezîd'ine kıyar mısın benim canım baba
...Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.
Enbiya ser-defteri yani ki Âdem hakkıçün,
Hem dahi Musî ile îsî-i Meryem hakkıçün,
Kainatın server-i ol Ruh-i âzam hakkıçün,
Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba...
Hak Taâlâ, kim cihanın şahı etmiştir seni
Öldürüp ben kulunu, güldürme şahım düşmeni
Gözlerim nuru oğullarımdan ayırma beni
Bigünahım, Hak bilür devletlü sultanım baba
Tutalım iki elim baştan başa kanda ola,
Bu meseldir, söylenir kim 'kul günah itse n'ola'
Bayezîd'in suçunu bağışla, kıyma bu kula,
Bigünahım, Hak bilür, devletlü sultanım baba.''


Kanuni Sultan Süleyman ise oğluna cevaben yazdığı mektubunda, şu dizelere yer veriyor:

''Ey demâdem mazhar-ı tuğyân-ı isyânım oğul
Takmıyan boynuna her giz tavk-ı fermânım oğul
Ben kıyar mıydım sana ey Bâyezîd Hânım oğul
Bî-günâhım deme bâri tevbe kıl cânım oğul''
83
DİDEMCIM YENI YAŞIN KUTLU OLSUN  :amin:

ALLAH UZUN SAGLIKLI HUZURLU   MUTLU BIR OMUR VERSIN  :amin:  EŞİNLE VE DE MINIK MELEGINLE BERABER  :amin: :amin:



:occasion16: :occasion16: :occasion16: :wav: :wav: :wav: :wav: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower: :icon_flower:


84
Hamur Tatlıları / kiraz tatlısı
12 Nisan , 2011, 05:10:54




Kiraz Tatlısı


Malzemeler

500 g milföy hamuru
200 g kiraz (taze veya dondurulmuş)
isteğe göre toz şeker
3 damla badem aroması

Hazırlanışı

Kirazları temizleyip çekirdeklerini ayıklıyorsunuz ayıkladığınız kirazları şekerle karıştırıp 20 dk. bırakıyorsunuz. Kirazları süzüyorsunuz ve kirazların içine badem aromasını ilave ediyorsunuz.

Aldığınız hamura bağlı genelde 4 köseli olur şayet 4 köşeli değilse milföy hamuru 3 mm kalınlığında açıp dört köşeli kesmek ve kestiniz hamura 1 yemek kaşığı kiraz malzemesi koyarak kapatıyorsunuz uçlarını iyice sıkıştırmanız gerekiyor.

Yağlanmış veya yağlı kağıt tepsiye diziyorsunuz önceden ısıtılmış 180 derece fırına atıyorsunuz yaklaşık 20 dakika kadar pişirin. Afiyet olsun.

alıntı
85
Şiirler / Belki Gelmem Gelemem
12 Nisan , 2011, 04:59:30
Sen istinyede bekle ben burdayım
İçimde köpek gibi havlayan yalnızlığım
Çünkü ben buradayım karanlıktayım
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Çünkü elimi kestim beni kan tutuyor
...Şarabım bütün ekşi suyum soğuk
Yanımda olmadın mı seni daha bir çok seviyorum
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git

Yüzünü ıslatmadan ağlayabilir misin
Yarı geceden sonra telefon ettin mi hiç
Karanlık adamlar hüvviyetini sordu mu
Ben senin olmadığını arıyorum
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Bana ait ne varsa hepsi seni korkutuyor sana ait ne varsa
Hiçbiri benim değil
Belki ölmek hakkımı kullanıyorum
Belki gelmem gelemem 5 dakika bekle git
Belki gelmem gelemem 5 dakika bekle git

ATTİLA İLHAN
86
Şiirler / VARIŞ
12 Nisan , 2011, 04:51:20
Herkes herkesi seviyor..
Hepsi de başka türlü seviyor.
Herkes herkesi sevmesin,gerek yok
Adam azaldı,sevgi de elden gidiyor.

...Bana sen haklısın diyorlar,
Hayır hayır,ben çok haklıyım.` bilen biliyor.
Bu yarışın dışında kalanlar,
Adamı sevgi,sevgiyi de adam ediyor  :love9: :love9: :love9:

ÖZDEMİR ASAF
87
Şiirler / VASİYET
12 Nisan , 2011, 04:49:52
Beni kuzum Datça'ya gömün
Geçin Ankara'yı İstanbul'u!
Oralar ağzına kadar dolu
Alabildiğine de pahalı,
Örneğin Zincirlikuyu'da
...Bir mezar 750 milyona
Burası nispeten ucuzluk
Ortada kalma tehlikesi de yok
Hayır dua da istemez,
Dediğim gibi beni Datça'ya gömün
Şu deniz gören mezarlığın orda,
Gömü sanıp deşerlerse karışmam ama!


CAN YÜCEL
88
Şiirler / GÖZLERİNDE SEYAHAT
12 Nisan , 2011, 04:45:26
Çıktım bugün güzellerin gözlerinde seyahate:
Bu yolculuk bilmem nasıl erecekti nihayete?
Mavi gözler... Pek asabi, dalgalı bir deniz gibi;
Yeşil gözler en ziyade mütemayil hıyanete.
Sarışınlar... Yorgun bir yaz semasını andırıyor,
...İlk busede başlayacak talihinden şikayete.
Ela gözler... Akşam gibi gölge dolu, hicran dolu,
Bu gözlerde hiç tesadüf etmedim ben saadete.
Gece oldu... En sonunda siyah gözler geldi, durdum;
Bu karanlık yolda artık imkan yoktu seyahate!

ORHAN  SEYFİ ORHUN
89
Fıkralar / Birisi Türklere Demiş ki
12 Nisan , 2011, 04:32:18
Türk kafile bir uçakta yurt dışına gidiyormus. Pilot aniden hostesleri çağırmış ve demişki: ''Uçak düşmek üzere. Tüm yolculara atlamalarını söyleyin. Şu anda deniz üzerindeyiz ve denize çok yakın uçuyorum, atlarlarsa kurtulma şansları var ama atlamazlarsa herkes ölecek!!!



'Tabii böyle bir şeyi insanlara yaptırmak çok zor. Hosteslerden en akıllısı düşünmüş taşınmış, herkese uygun bir dille anlatılırsa uçaktan atlamaları sağlanır diye karar vermiş ve ilk olarak Amerikalı kafilenin yanına gitmiş:



'Sayın yolcularımız; üzerinde bulunduğumuz alan Japonların araştırma laboratuarlarıyla kaplı. Eğer oraya ulaşırsanız tüm Japon teknolojisi sırlarını kaparsınız!' Bütün Amerikalılar koşarak çıkışa gitmiş ve atlamış; Sonra hostes Ingilizlere yönelmiş:



'Sayın yolcularımız şu anda dünyanın en geniş ve verimli sömürgeleri üzerindeyiz; eğer hemen el koyarsanız sonsuza dek sizin olurlar!' Bütün Ingilizler hevesle atlamiş; Sıra Fransızlara gelmiş hostes: 'Bayanlar baylar, afedersiniz rahatsız ediyorum; fakat rica etsem uçaktan atlar mısınız? Şimdiden teşekkür ederim' demiş Fransızlar: 'tabi, mersi!' demis ve sırayla atlamışlar... !



Hostes bu kez Almanlara yönelmiş: 'Laaaan! atlayın çabuk aşağı!' diye bağırmış Alman kafile 'heil' demiş ve atlamış Veee sıra gelmis Türklereee. Hostes yandan yandan gülümseyerek ve koltuğa hafif dayanarak :: 'Siz var ya... buradan hayatta atlayamazsınız!!
90
Fıkralar / İspat :)
12 Nisan , 2011, 04:28:53
Adam süper dedikoducu ve meraklı, ve marketi var..

Bir gün dükkanının karşısına bir Çinli lokanta

açar. Bizimki çatlar meraktan.. Bu Çinli ne

pişiriyor diye..Aniden Çinli bunun dükkana

gelir ve 3 kutu köpek maması istiyorum der.

Bizimki şöyle düşünür içinden (yaaaa demek bu

köpek maması yediriyor millete)"Veremem" der..

Çinli "neden? " diye sorar."Köpeklerinizi

görmem lazım..."Çinli "tamam" der ve gidip

köpekleri getirir mamaları alır.. 1 hafta sonra

Çinli tekrar gelir.. "4 kutu kedi maması" der....

Bizimki yine (hummm bak köpek maması tutmadı

şimdi de kedi ha) "veremem" der.Çinli sorar

"neden? ""Kedileri görmem lazım..."Çinli sabırlı..

Gider getirir kedileri alır mamaları. Yine 1

hafta sonra Çinli gelir elinde 1 paket..

Bizimki sorar : "Bu ne? "Çinli "aç bak" der.

Adam açar bir de ne görsün kutunun içinde bok

var.."Bu neeeeee" der?.Çinli: "Şimdi de 5 paket

tuvalet kağıdı lütfen !!!   :igrenc:  :ehi: :ehi: :ehi: :ehi:
91
Fıkralar / Helikopter Gören Masum Temel :)
12 Nisan , 2011, 04:26:37
İlk defa helikopter gören Dursun, Temel'e sormuş:

- Temel, bu nedur da?

Temel, gayet sakin cevap vermiş:

-Haçan, bu olsa olsa bin yaşinda bir sinekdur   :ehi: :ehi:
92
Fıkralar / Mintan :)
12 Nisan , 2011, 04:25:04
Temel işten eve döner,kapıyı açar bakarki fadime çıplak bil halde yerde yatmaktadır.



-Uyyy Fadime bu ne haldur ??

Fadime:

Ula temel,sen ba mintan (elbise) aldunda haçan ben çiymedummu ?

Bunun üzerine  Temel elbise dolabının kapağını sinirlenerek hışımla açar :

-Ula fadime

-Aha saa kırmizu mintan

-aha yeşil mintan

-aha saru mintan

-Selamun aleykum Osman

-Aha pembe mintan

-Aha siyah mintan

-Ahaa    :-ooo      :ehi: :ehi: :ehi: :ehi:
93
Fıkralar / Temel'in Evi :)
12 Nisan , 2011, 04:23:05
Temel oturduğu evden taşınmıştır.Yıllar sonra eski komşusu Dursun'a rastlar.

Temel'in nerede oturduğununu sorar.

Temel:

-Karadenuz Cattesi'nun en son sokağuna keleçeksun,ilk körtiğün yeşil pinaya kir,pirinci katta üçüncü numara önüne keltuğunte tirseğunle zile pasaçaksun.

Dursun:

-Elum varken niye tirseğumla zile pasaçağum?

Temel:

-Eşşek teğülsün ya,kelürken elun poş mu olaçak  :ehi: :ehi: :ehi: :ehi: :ehi:
94
Fıkralar / Buda Bizim Teknoloji :)))
12 Nisan , 2011, 04:18:19
Bir Türk, Japon arkadaşının daveti üzerine Japonya'ya gidiyor. Bir

kaç gün gezdikten sonra arkadaşı onu çalıştığı fabrikaya götürüyor.

Teknoloji muazzam.

- Bak. Burada robot yapıyoruz. Şu robotlar öğle yemeğini hazırlar ve getirir. şunlar bebek bakar.Şunlar araba bile kullanır.

Bizim Türk vatandaşı hayretler içinde kalır.

Dolaştıkça gözleri fal taşı gibi açılır. Japonya'dan ayrılırken

arkadaşı Türkiye'ye mutlaka gelmek ve teknolojisini görmek istediğini söyler. Ve o gün gelir. Fakat bizim Türk nereyi gezdireceğini bir türlü bilemez.

Düşünür ne göstermeli de altında kalmamalı Japonya'da gördüklerinin.

Aklına hamam gelir. Japon ne anlar Türk hamamından. Alır götürür.

Japon'a ilginç gelir.

- Ne oluyor burada?

- Biz burada insan yapyıoruz"

- Sahi mi ?

Bir odanın kapısını açarlar. İçeride bir tellak adamyn kolunu ovmaktadır.

- Bak, burada kollar monte ediliyor.

Bir başka odada bacak ovulmaktadır.

- Burada da bacaklar takılyıor".

Japon bu sefer hayrette... Diğer odanın kapısını açarlar. İçeride bir kadının üstünde bir Erkek, iş üstündeler.tabi bizimki durumu görünce kızarır bozarır.

Japon sorar:

- Peki burada ne oluyor?

Bizimkisi biraz düşündükten sonra :

- Burda montaj bitmiş delikler açılıyor.

:toothy10: :toothy10: :toothy10: :toothy10: :toothy10:
95
Şiirler / Mevlana
12 Nisan , 2011, 04:09:55
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme

Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme
...
Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme

Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için
Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme

Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme

Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme

Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme

Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi
Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme

Mevlana
96
Karikatürler / Resimler / komık yazılar
12 Nisan , 2011, 03:21:37








97
Din Bilgisi / Her derdin çaresi vardır
10 Nisan , 2011, 22:24:59
Sual: Bazen sıkılıyoruz, başımıza bir bela geliyor veya bir şeyden korkuyoruz, borcumuzu ödeyemiyoruz. Bunlardan kurtulmak için okunacak bir dua var mıdır?
CEVAP
İslam âlimleri buyuruyor ki:

Her derdin çaresi vardır. Allahü teâlâ çaresiz dert yaratmamıştır. Yaşamak ve mal sahibi olabilmek gibi dünya nimetlerinin hepsi için sebepler yaratmıştır. Sebebine yapışmayan bu nimetlerden elbette mahrum kalır. Ahiret nimetlerine kavuşmak da böyledir. Mesela tembelliğin ilacı namaz kılmaktır. İnsan maruz kaldığı şeylere karşı gafil olmayıp çaresine bakmalıdır. Birkaç örnek verelim:

1- Bir belaya maruz kalan, neden Yunus aleyhisselâmın okuduğu (Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü minezzâlimîn) duasını okumaz ki? Hâlbuki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Birinize dert ve bela gelince, Yunus Peygamberin duasını okusun! Allahü teâlâ onu muhakkak kurtarır.) [Tirmizi]

("La ilahe illa ente, sübhaneke inni küntü minezzalimin" diyen, uğradığı beladan kurtulur.) [İ. Sünni]

(Bir hasta, kırk defa "la ilahe illa ente sübhaneke inni küntü minezzâlimin" okursa, şehit olarak vefat eder. Şifa bulursa, günahları affolur.) [Necat-ül-musalli]

2- Bir şeyden korkup sıkılan kimse niçin (Hasbiyallahü ve ni'mel vekîl) demez ki? Hâlbuki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Hasbiyallahü ve ni'mel vekil sözü her korku için bir emniyettir.) [Deylemi]

(Sıkıntıdan kurtulmak için "Hasbiyallahü ve ni'mel-vekil" okuyun!) [İ. Merdeveyhi]

(Sabah akşam yedi kere, "Hasbiyallahü la ilahe illahü aleyhi tevekkeltü ve hüve Rabb-ül arşil azim" okuyan, dünya ve ahiret sıkıntısından kurtulur.) [İbni Sünni]

İmam-ı Rabbani hazretleri korkulu zamanlarda, (Lâ havle velâ kuvvete illa billah-il-aliyyilazim) okunmasını emrederdi.

3- Borcu olan niçin çok istiğfar etmez ki? Hâlbuki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(İstiğfara devam eden, geçim darlığından kurtulur ve ummadığı yerden rızka kavuşur .) [İbni Mace]

(Eve girerken "İhlâs" suresini okuyan, fakirlik görmez.) [T.Kurtubi]

(Her gece Vâkıa suresini okuyan fakirlik görmez.) [İbni Asakir ]

(Sıkıntıya düşen veya borçlanan, bin kere "La havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azim" derse, Allahü teâlâ işini kolaylaştırır.) [Şir'a]

Borçtan kurtulmak için (Allahümme ekfini bihelâlike an haramike ve agninî bi fadlike ammen sivâke) duasını okumalıdır. (Mektubat-ı Rabbani)

Fakirlikten kurtulmak için (Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm) kelime-i temcidi çok okumalıdır. (Tergib-üs salât)
98
Din Bilgisi / Dua Ederken
10 Nisan , 2011, 22:21:09
1- Her gün bir köseye oturun. Hiçbir sey söylemeyin. Yalniz Allahi düsünün.
Böyle yaparsaniz dimaginizi Allaha açmis olursunuz.

2- Sonra basit cümlelerle sesli olarak dua etmeye baslayin. Kafanizda olan
herhangi bir seyi yaradana söyleyin. Allahla kendi günlük dilinizle konusun,
o sizi anlayacaktir.

3- Her gün ise giderken, trende veya otobüste dua edin. Dua ederken
gözlerinizi kapayin, dünyayla iliskinizi kesip yalnizca Allahin varligini
hissedin. Bunu her gün yaptikça Allah in varligini daha iyi hissedeceksiniz.

4- Dua ederken Allah tan her gün bir seyler istemeyin, onun yerine bize
bahsettigi nimetler ve yaptigi yardimlar için tesekkür edin.

5- Dua ederken dualarinizin sevdiklerinize ulasacagina, Allah in da onlari
sevip koruyacagina inanarak dua edin.

6- Dua ederken akliniza hiçbir olumsuz düsünce getirmeyin. Yalniz olumlu
düsüncelerle ilgili dualar etkili olur, bunu aklinizdan çikarmayin.

7- Daima Allah in sizin için yapacaklarini kabul edeceginizi belirtin.
Allah a isteklerinizi de belirtin, fakat Allah ne yaparsa onu kabul
edeceginizi de ifade edin. Onun sizin için yaptiklari, sizin isteklerinizden
her zaman daha iyi olur. Bunu da sakin unutmayin.

8- Herseyi Allah in ellerine biraktiginizi belirtin. Allah tan size en iyi
seyleri yapma yetenegi vermesini isteyin. Hareketlerinizin her türlü
sonucunu Allah in kararina birakacaginizi belirtin.

9- Sevmediginiz ve size kötü davranan insanlar için de dua edin. Gücenme,
manevi gücün ortaya çikmasinda en büyük engeldir.

10- Kendileri için dua edeceginiz insanlarin bir listesini yapin. Bu listeye
sizinle dogrudan iliskisi olmayan, uzaktan tanidiginiz insanlarin ismini de
yazin. Ne kadar çok insan için dua ederseniz, duanin faydasini o kadar çok
görürsünüz.


Alinti
99
Din Bilgisi / Şefaat Duası
10 Nisan , 2011, 22:01:04
Hz. Ebubekir (R.A.) efendimiz, bir sohbet sırasında Hz. Ömer'e (R.A.) şunları anlatmıştır:

''Rüyamda kıyamet kopmuş ve herkes hesap yerine doğru yönelmişti. Bir minber üzerinde oturan yıldızlar gibi parlayan bazı kimseleri görerek bir melekten onların kim olduklarını sordum. Melek:

- Bunlar, peygamberlerdir.Şefaat dizginini elinde tutan Muhammed Aleyhisselamı bekliyorlar, cevabını verdi. Ve O Zat'ın , arşın kenarında bulunduğunu söyledi. Meleğe rica ederek:

- Beni O'nun yanına götür, ben O'nun hizmetkarı ve arkadaşı Ebubekirim, dedim. Gittiğimizde Efendimizin (S.A.V.) başı açıktı. Sarığını arşın önüne koymuş, ridasıyla belini bağlamıştı. Sağ eli arşın kenarında, sol eli ise cehennem kapısının halkasında olmak üzere dua ediyor ve:

- Ya Rabbi, ümmetime merhamet buyur, diyordu. Onların alimleri, velileri, salihleri, mücahidleri ve hacıları var.

Cenab-ı Hak'dan:

- Ey Rasulüm, sen hep itaat edenleri söylüyorsun. Halbuki onların arsında içki içenler, zina edenler ve adam öldürenler var, diye nida geldiğinde, Peygamberimiz:

- Ya Rabbi, onlar buyurduğun gibidir. Fakat sana ortak koşmadılar, oğlun olduğunu söylemediler, puta tapmadılar, onların itikadları tevhid üzeredir, buyurdu. Ve ümmeti üzerine olan şefaatinin kabul edilmesi için ağlayıp yalvarmaya başladı. Yanına giderek:

- Ya Rasulallah, bu nasıl ağlamak ve yalvarmaktır, kendini çok üzüyorsun, dedim. Sol eliyle cehennemin kapısını bağladıktan sonra mübarek başını sevinçle kaldırarak:

- Ya Ebubekir, dedi. Cenab-ı Hak yalvarmalarımı kabul ederek ümmetimi bana bağışladı ve onlar için olan üzüntümü kaldırdı.

Ya Ömer, Rasulallah Efendimize (S.A.V.) ümmetinin tamamınınmı yoksa bir kısmınınmı bağışlandığını soracakken sen kapıyı çaldın, uyandım.

Hz. Ebubekir (R.A.) bu sözleri söylediği anda, evin içinde bir ses duyuldu:

- Ya Ebubekir, Cenab-ı Hak hepsini, hepsini bağışladı. Sadece bir mümini kasden öldürenler bağışlanmadı. Onlar cehennemde ebediyyen kalacaklardır...
100
NİLDACIM NİCE SENELERE  :amin: :amin: :amin:

SAĞLIKLA MUTLULUKLA INSALLLAH TUM SEVDIKLERINLE BERABER  :amin: :amin: :amin:

:occasion16: :occasion16: :occasion16: :occasion16:

:wav: :wav: :wav: