25 Nisan , 2024, 10:59:14

Haberler:

www.herseyibilen.co Durma! Merak ettiğin her konuda her soruyu sen de sor!


Show posts

This section allows you to view all posts made by this member. Note that you can only see posts made in areas you currently have access to.

Topics - AککORTįє

61
*cok zor degil.

BiR ERKEK,
BiR KADINI MUTLU ETMESi iciN
YALNIZCA SUNLAR OLMAK
ZORUNDADIR.. .

01. bir dost

02. bir yoldas

03. bir asik

04. bir agabey

05. bir baba

06. bir usta

07. bir asci

08. bir elektrikci

09. bir marangoz

10. bir muslukcu

11. bir tamirci

12. bir dekorator

13. bir stilist

16. bir psikolog

17. bir hasere yok edici

18. bir psikiyatrist

19. bir sifaci

20. iyi bir dinleyici

21. bir organizator

22. iyi bir baba

23. cok temiz

24. sempatik

25. atletik

26. sicak

27. kibar

28. nazik

29. zeki

30. komik

31. yaratici

32. sefkatli

33. guclu

34. anlayisli

35. hosgorulu

36. sagduyulu

37. hirsli

38. yetenekli

39. cesur

40. kararli

41. dogru

....

....

....

11987. guvenilir

11988. tutkulu

TABii, SUNLARI DA UNUTMADAN:

11989. ona duzenli olarak iltifat etmek

11990. alisverisi sevmek

11991. durust olmak

11992. cok zengin olmak

11993. onu strese sokmamak

11994. baska kizlara bakmamak


VE AYNI ZAMANDA SUNLARI DA YAPMALIDIR:

11995. kendinden cok ona odaklanmak

11996. ona, ozellikle kendisi icin cok fazla zaman ayirmak

11997. nereye gittigine aldirmadan ona cok fazla yer sunmak


SUNLAR DA COK ÖNEMLi:

Asla unutulmayacaklar:

11998. dogum gunleri

11999. yildonumleri

12000. onun aldigi kararlar



*BiR ERKEK NASIL MUTLU EDiLiR!!!* :



1. Karnini iyice doyurun

2. Uzaktan kumanda ve çayını verip rahat birakin



Huzursuzluk belirtisi gösterirse Madde-1 den tekrar baslayin..
62
Son yıllarda;
çocuk veya yaşlı fark etmez, gün içinde saldırıya uğrayan, kaçırılan veya öldürülen kurbanların sayısının artmasından dolayı...
Ülkemizde ve özellikle de İstanbul'da durum farklı olmadığı için....
Lütfen bir göz atıp, Sevdiklerinizin güvenliği için sevdiklerinizle paylaşınız.


Dirsek
1)

Vücudun en sert ve dayanıklı bölgesi olduğu için en iyi silahınız dirseğinizdir,
Kullanacak kadar yakınsanız, dirseğinizi savunma silahı olarak kullanınız.


Cüzdan
2)

Hırsız sizden cüzdanınızı istiyorsa, CÜZDANI ONA VERMEYİNİZ.
Bunun yerine, cüzdanı uzak bir yere fırlatmayı deneyiniz.
Hırsız sizden çok cüzdanla ilgilenirse, TERS İSTİKAMETE DOĞRU hızla kaçınız.


Bagajda kilitli kalırsanız
3)

Herhangi bir şekilde bir arabanın bagajında kilitli kalırsanız, ayağınızla arka farları kırıp çıkartmaya çalışın.
Oluşan boşluktan elinizi dışarı çıkarıp elinizi sallayarak dikkat çekmeniz mümkün olabilir.
Aracın şoförü elinizi göremez, fakat arkadan gelen araçları sizin zor durumda olduğunu fark edebilir.


Bayan Sürücüler
4)

Özellikle bayan sürücüler, iş çıkışı, alışveriş v.b. faaliyetlerden sonra, arabalarına binip bir şeylerle uğraşma eğilimindeler.
(çanta düzeltme, makyaj tazeleme,
cüzdan yerleştirme, fatura kontrolü gibi).
BUNU YAPMAYINIZ.

Bu zaman, kötü niyetli kişilere aracın sağ veya arka koltuğuna binip, başınıza bir silah tutma zamanı ve imkanı verir.
Aracınıza biner binmez kapıları kilitleyip, HEMEN hareket ediniz.


Araca Binerken
5)

Aracınıza park yerlerinde veya evinizin önünde binerken dikkat etmeniz için birkaç öneri :


a) Aracınıza binmeden sağınıza, solunuza,arkanı za, ön ve arka koltuklarına ve yerlerine bakarak, etrafı şüpheli durumlar-kişiler için kontrol edelim.
b) Şayet aracınızın yanına büyük bir kamyon veya Tır park etmişse, aracınıza şoför kapısından değil, yan kapıdan giriş yapınız.
Birçok seri katilin, kurban kendi aracına binerken, kurbanlarını büyük araçların içine çektikleri tespit edilmiştir.


c) Aracınızın yanına park etmiş olan aracın yan koltuğunda tek başına bir erkek oturuyorsa, belki alışveriş merkezine geri dönmek, sonra geri gelmek veya bir güvenlik görevlisinin sizi izlemesini rica etmek uygun olacaktır.
Unutmayınız ki, temkinli olmak, pişman olmaktan daha iyidir.
Hatta paranoyak olmak, ölmüş olmaktan daha iyidir!


Asansör
6)

Merdivenleri kullanmaktansa, asansörü tercih ediniz.
Issız merdivenler ve merdiven boşlukları her tür suç ve şiddet için uygun mekanlardır.
(özellikle de geceleri.)


Silah
7)

Saldırganın bir silahı varsa ve siz onun kontrolü altında değilseniz, KAÇINIZ.
Onun sizi kaçarken vurma ihtimali 100 atışta 4'dür.
Vursa bile, kurşunun yaşamsal bir organa gelme ihtimali daha da düşüktür.
Koşarak kaçınız, hatta yapabilirseniz, zig zag çizerek kaçınız.

Duygusallık
8 )

Bayanlar olarak çok duygusal ve sempatik yaklaşımlarımız olmaktadır.
Bu devirlerde BUNDAN VAZGEÇİN.
Bazı seri katiller bunu kullanmak için, ayağı kırılmış, bastona ihtiyacı olan, sakat kişiler rolünü oynamaktadır.
Aracına binmesine yardımcı olmanızı isteyebilir ve orada sizi yeni kurbanına çevirebilir.


Kapıdan Satışlar
9)

Kapıdan pazarlamacılar sizin kapınızda size yeni bir parfüm, deterjan vb.. yeni bir ürünü test için koklamanızı isterler,
SAKIN YAPMAYIN, KOKLAMAYIN.
Ayıldığınız da ( eğer ayılabilirseniz. !) belki soyulmuş olacaksınız, belki de iç organlarınız olmayacak,


İlginç
10)

Son bir güvenlik uyarısı daha :
Son zamanlarda katil veya hırsızlar, kurban seçtikleri ve yalnız olduklarını bildikleri bayanların kapısının önüne, bebek veya çocuk ağlaması kaydedilmiş teypler bırakıyormuş.
Bu sesi duyan bayanlar meraktan veya merhametten kapıyı açtığında saldırıya uğrayabilirler.
Lütfen her tür olağandışı ses, gürültü v.s.'de MUTLAKA ÖNCE YARDIM ÇAĞIRINIZ.
Paylaşmak Güzeldir...

Lütfen bu bilgileri, kendilerinde endişe yaratmadan, ama konuya yeterince önem ve ciddiyeti vererek, sevdiklerinizle ve hatta çocuklarınızla paylaşınız.
Maalesef her geçen gün daha güvensiz ve tehlikeli bir dünyada ve şehirde yaşadığımız için, eşlerimizi, arkadaşlarımızı ve çocuklarımızı korumak için onları bilinçlendirmemiz ve farkındalıkları nı arttırmamız gerekiyor.
63
:ehi: :ehi: :ehi:

hadi bakalım ben başlıyorum  :icon_thumright:

'' herkes koltuk takımının rengini söylesin ''

:toothy10: :toothy10: :toothy10:
64
Sizin Seçtikleriniz / Kadınlar Hakkında :)
22 Temmuz , 2010, 01:34:22
‎1- Kadınlar, aynı anda birden çok şeye konsantre olabilir. Bu yüzden, erkekleri...n iddia ettiği gibi, kötü araba kullandığımız da yalandır. Biz arabayı kötü değil, dikkatli kullanıyoruz.

2 - Kadınlar, yüreklerinde birden fazla sevgi barındırır ve ne yazık ki çoğu erkek bunu anlayamaz. Belki de bu özelliğimizi fark edemedikleri için, kalbimizi rahatça kırabiliyorlar.

3 - Kadınlar genellenemez, çünkü hiçbir kadın birbirine benzemez. Her kadın, içinde 100'den farklı kadın taşır; tıpkı 'Beyza'nın Kadınları' adlı filmdeki gibi... Belki de bu nedenle, kadınları anlamak pek de kolay değildir. Dengesiz tepkiler verdiklerinde bilin ki; o an sizinle konuşan, kadının içinden seslenen başka bir kadındır.

4 - Bir kadının elinden kurtulmak, o gerçekten istemediği sürece imkansızdır. Hiçbir kadını, o sizden vazgeçmediği sürece, hayatınızdan çıkaramazsınız.

5- Kadın aslında bilgedir ama çoğu zaman bilgeliğini gizlemeyi ve sizin istediğiniz gibi davranmayı çok iyi bilir. Çünkü kadının doğasında gizlemek vardır.

6- Biz kadınlar, keskin uçları değil, orta yolu bulmayı severiz. Bu nedenle, siyah ya da beyaz değil, gri tonlardır tercihimiz...

7 - Kimliğini bulamamış bir kadına rastladığınızda, bilin ki, hayatında bir şeyler eksiktir ve 'gerçekten' yaşamıyordur.

8 - Kadınlar, zor karar verir, karar verme sürecini uzatır, ince eleyip sık dokuyarak neticeye varır. Ancak, kararlı bir kadını yolundan döndürmek, gerçekten imkansızdır. Karşısına, dünyada en sevdiği insan da çıksa, yürümeye devam eder!

9 - Bir kadının bedenine ve ruhuna dokunmayı, onu okşamayı bilmek gerekir. Çünkü kadınlar, gonca gibidir; kokladıkça açıldığını keşfeden bir erkeğe, hayatını verir.

10- Biz kadınlar fedakarızdır. Bizim için sözler, ses tonu ve yaklaşım çok önemlidir.
65
kime sorsam emzirdiğim için oruç tutmamam gerektiğini söylüyor. bense tutmak istiyordum.

bebeğim benimle besleniyor

ona verdiğim süt kesilecekse gerçekten de tuttuğum orucun bi anlamı yok.

geçen senede hamileydim tutamamıştım bu senede tutamıcam  :(

Artık seneye Allah izin verirse   :amin:


Enes ibni Mâlik Radiyallâhu Anh rivayet ediyor:

Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem buyuruyorlar ki:


"Şüphesiz ki Allah (Azze ve Celle) yolculuk halinde bulunan kimseden orucu ve namazın yarısını kaldırmıştır. Hamileden ve süt emziren kadından da orucu kaldırmıştır."

(Ebu Davud, Savm: 44, Tirmizi, Savm: 21; İbni Mâce Sıyam: 12)[/
b]
66


Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us





Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us



Uploaded with ImageShack.us









Uploaded with ImageShack.us



67



Allah'ım bi insan evladına böle bişeyi nasıl yapar

sanırım kızmış pembe kolluk asmışlar yatağına

ellerine de bak yavrum benim ...
68
Dilerim yeni yaşında mutlulukların en güzelini yaşar,

Başarı merdivenlerini kolaylıkla tırmanırsın

ve dilerim yüzün hep güler, neşeni hiç yitirmezsin.

Dünyada eşsiz bir güzellik varsa o da kalbindedir.

Hayatının bundan sonrası kalbinin güzelliği gibi geçsin.

Hep sevgi dolu kalman ve mutlu olman dileğiyle...

Doğumgünün kutlu olsun boncuğum!

:nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar:

:smileinbox: :smileinbox: :smileinbox:

:occasion16: :icon_flower: :occasion16: :icon_flower: :occasion16: :icon_flower:







69



BÖYLE BABA OLAMAZ! ÖZ KIZINA 24 YIL BOYUNCA TECAVÜZ ETTİ!


(FOTO: AVUSTURYA POLİSİ) Avusturya, İsviçre ve Almanya 73 yaşındaki Avusturyalı bir babanın 24 yıl boyunca bodruma kilitlediği kızını tecavüz ederek "seks kölesi" olarak kullanması olayı ile çalkalanıyor. Almanca konuşan bu ülkelerin kamuoyu öz kızına 7 çocuk doğurtan adamın yaptıklarının ortaya çıkmasıyla sarsıldı.

Almanya'daki öz kardeşlerin enzest ilişki sonucu 3 çocuk dünyaya getirmelerinin şokunu atlatamayan kamuoyu, Avusturya'daki olay karşısında adeta şoke oldu.




Avusturya şimdi, 24 yıl boyunca kızını bodrumda kilitleyip seks kölesi olarak kullanan Josef Fritzl'in sapkınlığıyla çalkalanıyor. Babasından 7 çocuk dünyaya getiren 42 yaşındaki Elisabeth Fritzl'ın dramı, hastalanan 19 yaşındaki kızının üst kata çıkması üzerine ortaya çıktı. Çocuklarından üçünü "torunu" gibi yetiştiren baba Josef Fritzl, kızını mahzende alıkoyduğunu itiraf etti, ensest suçlamasını ise kabul etmedi. Üçü hiç günışığı görmeyerek bodrumda yaşayan 6 çocuğa DNA testi yapılıyor.




Babasından 7 çocuk dünyaya getiren Elisabeth'in dramı, büyük kızı Kerstin'in ağır hastalanması üzerine anlaşıldı. Üçü torun gibi yetiştirilen, biri ölü doğan, diğer üçü ise hiç güneş yüzü görmeyip bodrumda yetiştirilen çocuklara DNA testi yapılıyor. Avusturya basını, kızını ve üç çocuğunu bodrumda alıkoyduğunu itiraf eden Josef Friztl'ı "Canavar Baba" olarak niteledi.
Polisin kendisine ve çocuklarına koruma sağlaması üzerine konuşmayı kabul eden Elisabeth Fritzl'a göre henüz 11 yaşında bir çocukken babasının cinsel tacizine uğramaya başladı. Baba Josef Fritzl, 1984 Ağustosu'nda, uyuşturucu madde verdiği kızını yaşadıkları binanın alt katındaki mahzene sürükledi, ellerini kelepçeledikten sonra üzerinden kilitledi. Anne Rosemarie'ye ise Elisabeth'in evden kaçtığını söyledi. Sapık adam, komşularına "Beni aramayın" diye not bırakan kızının bir tarikate katıldığını anlattı.
Oysa sapık adam, bodruma kilitlediği kızını seks kölesi olarak kullanıyordu. 1.70 m yüksekliği, yaklaşık 50-60 metrekare kullanım alanı olan banyolu-tuvaletli mahzen, birkaç bölmeden oluşuyordu. Elisabeth, karanlık ve rutubetli bodrum katında 7 çocuk dünyaya getirdi.
Elisabeth'in 1996 yılında dünyaya getirdiği ikizlerden biri ölünce baba Josef Fritzl, bebeğin cesedini yakarak imha etti. Elisabeth'in kapatıldığı bodrumda dünyaya getirdiği 19 yaşındaki Kerstin, 18 yaşındaki Stefan ve 5 yaşındaki Felix hiç gün ışığı görmeden büyüdü.



Kızını 24 yıl boyunca evinin bodrumuna kilitleyip seks kölesi olarak kullanan 73 yaşındaki Josef Friztl, tüm dünya gibi, komşularını dehşete düşürdü. Bazı kaynaklar, olayın Viyana'da sekiz yıl boyunca bir evin bodrumunda alıkonan ve iki yıl önce serbest kalan Natasha Kampuch olayıyla benzerlikler taşıdığına dikkat çektiler. Kampush, kendini kaçıran kişi tarafından 8.5 yıl boyunca hapsedildiği evin bodrumundan kaçmayı başarmış, kendisini kaçıran Wolfgang Priklopil ise trenin önüne atlayarak intihar etmişti





Avusturyalı sapık baba Fritzl mahkemede kızı ile göz göze geldi ve kızının 24 yıldır duymak istediği 2 kelimeyi söyledi.

Öz kızını 24 yıl boyunca evinin bodrumuna hapsederek tecavüz eden ve bu ensest ilişkiden 7 çocuk sahibi olan Josef Fritzl (74), iddianamedeki tüm suçlamaları kabul etti. Ülkenin batısındaki Sankt Pölten mahkemesinde kamuoyuna kapalı olarak yapılan duruşmanın ilk iki gününde yöneltilen suçlamaları kısmen kabul eden Fritzl, kızı Elisabeth'in mahkeme salonuna görüntülü olarak yansıtılan 11 saatlik ifadesinin ardından tüm suçlamaları kabul ettiğini açıkladı. Yargıç Andrea Humer'in "neden tüm suçlamaları bugün kabul ettiği" sorusuna Fritzl, "kızı Elisabeth'in ifadesi üzerine" yanıtını verdi. Mahkemede hazır bulunan kızı ile göz göze geldikten sonra sapık baba ile yargıç arasında şu ilginç diyalog yaşandı:
Yargıç: Söylemek istediğin bir şey var mı?
Fritzl: Evet, tüm suçlamaları kabul ediyorum ve suçluyum. (Kısa bir duraklamanın ardından) Özür dilerim.
Yargıç: Peki neden fikrini değiştirdin?
Fritzl: Kızımın ifadelerini videodan izleyince suçumu anladım

Federal savcı Christiane Burkheiser'in hazırladığı 27 sayfalık iddianamede Josef Fritzl, "Cinayet, köleleştirme, tecavüz ve ensest ilişki" ile suçlanıyor. Olayın kurbanı Elisabeth'in ifadesi sona erdiği için bugünkü üçüncü duruşmanın da kamuoyuna açık yapılması kararlaştırıldı. Yargılamanın planlanan süreden daha hızlı ilerlediğini belirten mahkemenin basın sözcüsü Franz Cutka, kararın yarın açıklanabileceğini bildirdi.

24 YILLIK ESARET
Öz kızı Elisabeth'i 11 yaşından itibaren taciz ettiği belirtilen Josef Fritzl, kızı 18 yaşına bastığı gün onu evinin bodrumuna kilitleyerek, eşi ve diğer çocuklarına, kızının evden kaçtığını söyledi. Eşini ve çocuklarını bu yalana inandırmak için kızının ağzından mektuplar yazan Fritzl, evinin bodrumunda ses geçirmeyen özel bir sığınak inşa ederek onu 24 yıl boyunca burada rehin tuttu. Özel sığınakta kızına tecavüz eden Fritzl, bu ensest ilişkiden toplam 7 çocuk sahibi oldu.
Gürültü yapan, ağlayan veya rahatsız olan çocuklarını zaman zaman kendi evinin kapısına, Elisabeth'in ağzından yazılmış bir mektupla birlikte bırakan Fritzl, karısını da bu yalana inandırdı. Fritzl, böylece öz kızından sahip olduğu çocuklardan üçünü sığınaktan yukarı çıkardı.
Karısı ve komşularının şüphelenmediği bu durumu 24 yıl boyunca sürdüren Fritzl, öz kızından olan çocuklarından hiç güneş yüzü görmemiş 19 yaşındaki Kerstin'in hastaneye kaldırılmasıyla, geçen yıl 28 Nisanda yakayı ele verdi. Fritzl'in öz kızından olan çocuklarından birini, doğumdan hemen sonra sığınaktaki sobaya atarak yaktığı da ortaya çıktı. Yakılan çocuğun yaşadığı halde sobaya atıldığı kanıtlanırsa Fritzl, cinayet suçundan da yargılanacak. Yaptıkları, ülkede olduğu kadar dünyada da büyük yankı uyandıran Fritzl'in ömür boyu hapse mahkum edilmesi bekleniyor.
70
valla ne giydireceğimi şaşırıyorum artık

yaz geldi de onlarla biz bir değiliz hemen birden soyamıyoruz ki çoğumuzun ilk yazı

dün gece ilk defa altına kısa kollu çıtçıtlı badi üstüne 1 tane uzun kollu altına da bi tane ayaklı giydirdim incedir yani bu

kan ter içinde kalmış

yani kısa kollu badiylede yatıramam ki tamam sıcakta yazın ortası değil

şaşırdım valla
71
HOŞGELDİN FISTIK SEFALAR GETİRDİN


HAYIRLI EVLAT OL İNŞALLAH SAĞLIKLA HUZURLA BÜYÜ


:nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar:

:flowers: :flowers: :flowers: :flowers: :flowers: :flowers: :flowers: :flowers:

72
kızlar oğlum ara arada olsa gözünü kırpmadan ışığa bakıyor . çeviriyorum kafasını yine bakıyor;o yüzden oğlum kucağımdayken ışığın altındaki  koltuğa oturmuyorum. ben bile bakamıyorum gözlerim acıyor o nasıl sabitlenip bakıyor anlamıyorum ?
73
HOŞGELDİN MELİS

MİS KOKULU HOŞGELDİN DÜNYAMIZA

ANNENE BABANA HAYILRI EVLAT OL, SAĞLIKLA HUZURLA BÜYÜ PRENSES

:nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar: :nazar:

:flowers: :flowers: :flowers: :muzz: :muzz: :muzz: :muzz: :flowers: :flowers: :flowers:

:occasion16: :occasion16: :occasion16: :occasion16: :occasion16: :occasion16: :occasion16: :occasion16: :occasion16:





75
İslamiyet gelmezden önce "cahiliye" devrinde Araplar, kız çocuklarını diri diri sıcak kumlara gömerek öldürüyorlardı.Bunun sebebi ise, büyüyüp evlendiği zaman iffetlerinin izalesi düşüncesi idi. Yüce dinimiz İslam; "eski cahiliye adetlerini" kaldırmış, insanlığa değerini iade etmiş, kadınlara da haklarını iade etmiş ve erkek kadın arasındaki eşitliği sağlamıştır.




Bir cinsin, diğer cinsten üstünlüğü yoktur. Çünkü hanımlar, neslin bahçesidir. Bu sebepledirki dinimiz İslam, kadına değer vermiştir. Peygamberimiz (S.A.V) hanımlara nasıl davranılacağı hususunda örneğimizdir. O, hanımlarını asla incitmemiştir. Ümmetinede hanımlara iyi davranılması hususunda gerekli tavsiyelerde bulunmuşlardır.

 

Yüce kitabımız Kur'anı Kerim, cahiliye devrinde kız çocuklarını diri diri kuma gömenlere nasıl hitap ediyor:
"Onlardan birine Rahman olan Allah'a isnat ettikleri bir kız evlâd müjdelense içi öfkeyle dolarak yüzü simsiyah kesilirdi. " (Zuhruf, 43/17),
"Diri diri toprağa gömülen kız çocuğunun hangi suçla öldürüldüğü sorulduğu zaman..." (Tekvir, 81/8-9)
"Ortak koştukları Şeyler müşriklerden çoğuna çocuklarını öldürmeyi süslü gösterirdi. "(En'âm, 6/137)
Tefsircilerin yazdıklarına göre; "cahiliyye Araplarında bu çirkin âdet yaygındı ve bunun türlü türlü tezahürleri vardı. Kimisi kızlar yüzünden bir utanç duymak korkusuyla, kimisi parasızlık ve besleyememek korkusuyla, kimisi de melekler Allah'ın kızlarıdır, dediklerinden dolayı kızlarını da meleklere katmak üzere, Allah'a daha layıktırlar diye kız çocuklarının canına kıyarlardı."



  Şayet bir kadın bir bebek bekliyorsa, doğum sancıları başladığında çöle götürülüp kendisine o haliyle bir çukur kazdırılırdı. Sonrasında orada doğum yapması beklenilir ve şayet bebek kız ise o çukura diri diri gömülerek doğan kız çocuğundan kimse haberdar olmadan öldürülürdü.
Sonradan müslüman olup bütün bir ömür yaptıklarının pişmanlığıyla kahrolan Temim kabilesinden "Kays b. Asım" tam 8 kız çocuğunu bu şekilde gömdüğünü söylemektedir.





  Batılılarada baktığımızda yakın yüzyıllara kadar onlarda da kadının insan mı hayvan mı olduğunu kendi aralarında tartışan, özel günlerinde oturdukları minderleri yakan, yedikleri kapları lanetleyen bir tablo çıkıyor karşımıza.



   Dinimiz İslam, kadına bu kadar değer verirken Avrupalıların ve bazı kesimlerin kadını hala araç olarak kullanmasınıda kendime sindiremiyorum. Kadınlarımız, Allah'ın insanlığa en büyük armağanı ve emanetidir. Çocuklarımızın anneleridir. Neslimizin geleceğidir. Çıplak fotoğraflarını çarşaf çarşaf ekranlara ve gazete manşetlerine taşıyanlar utanmalıdır. Dinimiz İslam, kadınların çalışmasında bir ölçü getirmemiştir. Bir kadın, siyasetçi, ordu mensubu, polis, tabip, bakan ve tüm mesleklerde çalışabilir. Asrı saadete bir baktığımızda, sahabe hanımlarının da savaşlarda kocaları yanında yeraldıklarını, yaralıların yaralarını sardıklarını, susuzlara su taşıdıklarını görmekteyiz. İslam dini fitne çıkaranlara karşıdır. Kadını maişet aracı olarak kullananlara karşıdır. Kadından rant sağlayanlara karşıdır. Yaratanımız kadını, mukaddes bir varlık olarak yaratmış, Peygamberimizde"Sizin en hayırlınız, eşlerine hanımlara güzel davranandır," diyerek insanlığa örnek olmuşlardır.
İşte İslam, işte medeniyet....!



Rabia MEV'ÛDE* dursun Ali Erzincanlı şiiridir. Dursun Ali Erzincanlının yorumu ise zaten tartışılamayacak kadar güzeldir.
Rabia MEV'ÛDE; küçükken diri olarak gömülüp öldürülen kızcağız demektir ki, ve'd kökünden türetilmiştir. Ve'd aslında evd gibi ağır basmak manasıyla ilgili olup cahiliye Araplarının kız çocuklarını diri diri toprağa gömme şeklindeki âdi âdetlerine denilir. Tefsircilerin yazdıklarına göre cahiliye Araplarında bu çirkin âdet yaygın idi ve bunu türlü türlü yaparlardı. Kimisi kızlar yüzünden bir ar gelmek korkusuyla yapar, kimisi parasızlık ve besleyememek korkusuyla yapar, kimisi de melekler Allah'ın kızlarıdır, dediklerinden dolayı kızlarını da meleklere katmak üzere, Allah'a daha layıktırlar diye yaparlardı. Alûsî'nin yazdığına göre, bir değil birçok kişi şöyle demiştir:


Bir adamın bir kızı doğduğu vakit öldürmeyip, hayatta bırakmak istediği zaman ona yünden veya kıldan bir cübbe giydirir, çölde koyun veya deve güttürürdü. Öldürmek istediği takdirde de bırakır, altı yaşlarına doğru gelince anasına, "bunu temizle, süsle, hısımlarına gezmeğe götüreceğim" der, oysa çölde bir kuyu kazmıştır, onu oraya götürür, "bak şunun içine" der, sonra arkasından iter ve üzerine toprağı yığar, kuyuyu yerle dümdüz edene kadar örterdi. Bir de gebe kadın, vakti yaklaştığı zaman bir kuyu kazar, ağrısı tutunca başına gider, kız doğurursa kuyunun içine atar, oğlan doğurursa alıkoyardı, denilmiştir. Kâmus Şârihi der ki: Cahiliye devrinde Araplar kız çocuklarını açlık veya ar gelme korkusundan kabre gömerdi. Bazıları açlık korkusundan erkek çocuğunu dahi gömerdi. "Diri diri toprağa gömülen kıza sorulduğunda" âyeti bu konuyla ilgili olarak inmiştir


Rabia MEV'ÛDE*
I.
En sondan bir önce, annemin elleri okşamıştı uzun saçlarımı. Bütün kirlerinden arındırmış, ipek gibi taramıştı. Öyle büyük bir kuvvetle atmıştı ki örgünün ilmeklerini, saç diplerimde bıraktığı sızı hala taptaze... Annemin gözlerinde donup kalmış hayallerimizin solgunluğu, sessizce dokunmuştu yüreğime. Sanki bana bir şeyler anlatmayı diliyordu. Ve o an, belki de hayatta en çok isteyebileceği bir şeydi bu. "Olmadı" deyip, saçlarımı her defasında yavaşça, incitmeden çözüşü ve yine, yeniden örmeye başlaması, zamandan birkaç dakika daha koparabileceğini düşündürüyor olmalıydı ona. Oysa sadece yanımda kal dese... Kalacaktım...





Ama ne yazık! Kalamadım anne affet beni...

II.
Ve en son babamın avuçlarına değdi ellerim. Son bir defa kapıdan çıkarken dönüp ardıma baktığımda, annemin gözlerine değdi yüreğim. " Hadi kızım dayına gidiyorsun" kelimeleri nasıl döküldü dillerinden anne? Nasıl bir araya geliverdi dudakların da ses tellerin o en büyük acıyı maddeleştirdi? O öpülesi, bal dillerinden duymalı mıydım bu cümleyi?
Verme ellerimi hain törelere anne...!





Tut beni sımsıkı, o pak sinende kokla. Yavrum de, evladım de... Yeter ki konuş benimle yine eskisi gibi. Ezilen bütün anaların dili ol, yüreği ol, ateşi ol... Senden başka hiç kimsenin eline düşürmeden koynunda sakla. Peki ama neden yapamadın anne? Beni nasıl koruyacağını öğretmediler mi sana? Bir ceylana baksaydın, bir kartala, ya da vahşi ormanlarda var olan, ama inadına yavrusunu koruyan kaplanlara, aslanlara... Ah! N'olurdu? Senden başkasının eline düşürmeseydin beni...





Bırakmazlardı biliyorum. Çağımız Cahiliye... Kendisine kız çocuğu müjdelendiğinde yüzü öfkeden simsiyah kesilen babaların duyduğu utancı taşıyor benim babamda... Bu sebeple, mutlaka kurtarmalıyım sizi bu utançtan. Kız olarak doğmanın bedelini ben de ödemeliyim. Fakat benden sonra gelecek asırların hangisinde rahat edecek kız çocukları bilmeliyim. Benim ödediğim bedelle, dinecek mi sence bu zulümler... ?
Anneciğim! Sen üzülme yeter ki... Ben dayıma gitmediğimi bilsem de, öyle bir mutlulukla koşup tutacağım ki babamın avuçlarını. Düğüne gider gibi, dayıma gider gibi... Üzme kendini...



III.
Yüreğim gibi, ellerim de küçücüktü halbuki... Babamın sıktığı ellerim...

Onun kocaman avuçları içinde kaybolur giderdi...

Susuyorum...

Üzerimde bayramlarda giyindiğim o güzel elbisem. Günün birinde babamın öylesine pazarda görüp satın aldığı, getirip avuçlarıma bıraktığı o elbise. Ondan aldığım tek hediye bu. Nasıl aldığını anlayamamıştım bile. Bir nebze de olsa babam olduğunu hissettirdiği o gün... Bayramların, özel günlerin, düğünlerin, sevinçli günlerin dışında annem kıyamazdı giydirmeye... Niye giydirdi ki bu elbiseyi suçlu bedenime? Bundan sonra hiçbir işe yaramayacağını biliyor. Zaten benden sonra bir başka kız çocuğu da giysin istemiyorum. Belki bu son olur diyorum. Belki ben son kurban olurum.





IV.
Son kez yürüyoruz el ele... Ellerim babacığımın ellerinde. Üzerinde hala sıcaklığı, ıslaklığı duruyor. Ve yanağımda annemin kondurduğu son öpücüğün gizemi yaşıyor... Geldiğimiz yerler dayımdan çok uzaklarda. Dayıma da gitmek istemem. Onun da var bir utancı. Onun da var bir kız evladı.

Ellerimin yerine büyük bir kazmayı tutuyor babam. Toprağı hızla, kan ter içinde kalarak kazıyor sonra... Ah! Babacığım... Üstün başın toz toprak içinde kalmış. Bırak da temizleyeyim. Sana bir şey olmasın sakın... Bırak da beni koyu topraklar sarmalasın ana kucağımın yerine. Düşsün tertemiz bedenim toprağa... Diri diri gömüleyim... Gözlerimde annemin sessiz haykırışları kalsın bir tek, ellerimde senin son dokunuşun. Üzülmeyin sakın, siz üzülmeyin yeter ki... Sizi üzmeyi hiç istemezdim... Annem ağlamasın ardımdan. Affedin beni...
Ve kefenim olsun bu bayramlık elbisem...
Diri diri gömüldüğüm günde...

V.
Adım Mev'ûde' dir artık... Ne Fatma, ne Ayşe, ne de Meryem... Diri diri toprağa gömülen bütün kız çocuklarıyla paylaştığım ortak kaderimin yanında, ortak bir isimle de adlandırılıyorum artık.
Sol yanımda duran acı taze... Ölümün acısı değil, ele verilmenin acısı bu.
Kaç anne ele verdi yavrusunu benden sonra? Diri diri gömülmenin suçu yüklendi mi onlarında omuzlarına? On dört asır sonra bile devam eden kaç gömülüş yaşandı geçen dakikalarda?

VI.
Ana rahminden kazınıp, parça parça edilen bebeklerin suçu da benimkiyle aynımıydı?

Töre cinayetlerine kurban verilen bedenler...
Başörtüsü yasağı sebebiyle, kızların başlarından sıyırdıkları safiyet ve kimliklerinin bedeli kimde? Başörtülü kız evlatları da dini kimliklerini, yaşam şekillerini diri diri toprağa gömmüş olmuyorlar mı? Her zorba değişimin, diğer adı gömülüş olmalı...
Peki ama, podyumlarda üç beş kuruşa satılan masumiyetlerin bedelini kim ödeyecek?

Diri diri toprağa gömülen kız çocuğuna, hangi günahtan ötürü öldürüldüğü sorulduğunda, tüm bunların cevabını kim verecek...?
Rabia anneler kız çocuklarını hep ağlayarak sevdiler.
ağlayarak süslediler ölüme...
ağlayarak hadi dayına gidiyorsun dediler.
sen yokken sultânım,
canlı canlı toprağa gömülmenin adıydı dayıya gitmek.
anne yüreğinin çıldırtan çaresizliğiydi.
ve yavrusunun ölüme gidişini seyretmesiydi...





Uploaded with [/b]



http://video.mynet.com/anlatilmassin/Kiz-cocuklari-diri-diri-gommek-cahiliye-donemi/505049/
76
Çocuk Oto Koltuğu Zorunlu Oluyor; Haziran'ı beklemeyelim....

Avrupa Birliği yasalarına uyum çerçevesinde, ülkemizde de 1 Haziran'dan itibaren yeni Trafik Yönetmeliği geçerli olacak.Buna göre emniyet kemeri bulundurulması zorunlu araçlarda; 1.35 metreden kısa 36 kg. altındaki çocuk...lar içinde ağırlıklarına ve ECE R 44 /04 standartlarına uygun oto güvenlik koltukları kullanılması zorunlu hale gelecek. Bu durumda; hangi yaşa hangi koltuk, çocuk oto koltuğu nasıl seçilir ya da koltuğu ne zaman değiştirmelisiniz soruları önem teşkil etmektedir.

DEVAMI İÇİN: http://www.bottibebek.com/index.php?do=dynamic/view&pid=13
77
Uyku;

Bebekler, çeşitli aralıklarla, gündüz ve gece boyunca uyurlar ve uyku durumu günde 17 saate kadar varabilir.

Genellikle yeni doğmuş bir bebek düzene girdiğinde günde, 6-8 kez uyanır. Bebek büyüdükçe uyanık kalma süresi artar. Bu süre içerisinde yatağında veya olduğu yerde etrafı izlemeye başlar.


Bebek üç aylık o...lduğunda uykusu kesintisiz 7-8 saate ulaşır ve gece ağlamaları kesilir. Akşam yatırıldığında sabah beşe kadar uyuyabilir.

Beş aydan sonra ise gece uykusu 9-10 saate kadar çıkabilir. Ancak bebekler arasındaki kişisel farklar unutulmamalıdır. Bebeğin yaşı büyüdükçe uykuya ihtiyacı azalır.1 yaşında sabah ve öğleden sonra 1-2 saat uyuduğu halde, iki yaşından sonra, sadece öğleden sonraları uyumaya başlar.

Bebeğin yatış pozisyonu da önemlidir. Bebeği sadece sırt üstü, yüzükoyun yatırmak yerine sık sık yatış pozisyonunu değiştirerek zaman zaman sağ tarafa ya da sol tarafa yatırmak yararlıdır.



Bebekler neden uyumaz?

Bebekler, gaz sancısı, açlık, çeşitli çocuk hastalıkları, vücudunu inciten bir şey, altının kirlenmesi, uyku zamanın gelmemesi, havanın çok soğuk ya da çok sıcak olması, su ihtiyacı nedenleri ile uyuyamayabilirler.

Ayrıca, bazı dönemlerde çocukta uyku bozuklukları da olabilir. Örneğin, yeni yürümeye başlayan çocukların uyku düzeni bozulur. Çocuğun enerjisini boşaltamaması da uyumasına engeldir. Bu gibi durumlarda çocuklarla hareketli oyunlar oynanır.

Yalancı emzik ve sallama, uyku için sakıncalı yöntemlerdir. Emzik seyrek ve temiz kullanılırsa alışmış olan bebekler için esnek davranılır ve emzikten kurtulması için gayret edilir.



Bebeğin yatırılma pozisyonları;

Bebekler çeşitli pozisyonlarda yatırılırlar. Karın üstü yatırılmış bebek kustuğu, öksürdüğü zaman çıkarmak istediği salgıları yutmaz boğazında kalma tehli¬kesinden kurtulmuş olur.

Ayrıca, kısa zamanda kollarının üstünde kalkabilir, başını her iki yana kaldırarak çevirebilir. Daha iyi nefes alabilir ve kolay gaz çıkarır. Fakat yine de mahalle annesinin ilk aylarda çok dikkatli olması bebek
yatarken sık sık kontrol etmesi gerekir.



Yatak ve yastık seçimi;

Bebeğin yatağı, odanın en aydınlık ve güvenli yerinde hazırlanır. Yatağın şiltesinin sert olmasına özen gösterilir. İlk aylarda bebeğin karın üstü yatış pozisyonunda rahat nefes alabilmesi, kemik yapısı ve kaslarının gelişimi için sert şilte daha uygundur.

İlk aylarda yastık kullanılmaz, daha sonra yastık kullanılacağı zaman ince yastık hazırlanır. Böylece bebeğin boyun kasları ve omuriliği daha iyi gelişir.



Alt değiştirilmesi ve bakımı;

Bebeğin derisi çok naziktir ve çabuk tahriş olur. Bebek her kaka ve çiş yaptığında altı açılmalı ve temizlenmelidir. Aksi halde yaralar oluşabilir.

Pamuk, kaynatılmış su, temiz bez ve krem hazırlandıktan sonra bebeğin altı açılır. Alt temizliği, tahriş etmeden, pamuk ve kaynatılmış ılık su ile yapılır.

Kız çocuklarında silme işlemi önden arkaya doğru yapılır. Erkek çocukların, penisini yıkarken sünnet derisini çekmemeye özen gösterilir. Sadece yıkanır ya da silinir.

Mahalle annesinin el bakım ve temizliği çok önemlidir. Ellerini iyice sabunlar, tırnaklarını keser, kol ve parmaklarında yüzük, bilezik gibi çocuğun cildini tahriş edecek takılar kullanmaz.Bebekteki pişikleri
önlemek için talk pudrası yerine krem tercih edilir çünkü pudra bebeğin burnunu ve boğazını tahriş edebilir.



Göz ve tırnakların bakımı;

Bebeklerin gözleri çok sık çapaklanır. Gözler kaynatılıp soğutulmuş suyla, içten dışa doğru temizlenir. Eğer çapaklanma ve kızarıklık devam ediyorsa doktora başvurulmalıdır.

Tırnaklar, yuvarlak uçlu makaslarla, el tırnakları yuvarlak, ayak tırnakları düz olarak (tırnağın ete batmaması için) kesilir. Tırnağı çok derinden kesmemeye özen gösterilir. Derin kesimlerde cilt çok nazik olduğu için mikrop kapabilir. Tırnaklar kesildikten sonra kolonyayla silinir.



Bebek giysileri ve giydirilmesi;

Yeni doğanın altı bezle bağlandıktan sonra üstüne zıbın giydirilir ve bağcıklarla bağlanır, zıbınlar ıslanmaması için bezin içine sokulmaz.

Bebekler kundaklandığında kol ve bacaklarını rahat hareket ettiremez, kalça çıkığı olabilirler. Bu yüzden kundak bebekler için zararlıdır.

Bebeklerin giysileri, esnek, pamuklu, kolay temizlenebilen kumaşlardan hazırlanır. Bebek büyüdükçe içine zıbın yerine fanila giydirilir.

Çocuklar mevsimlere göre giydirilir. Üşütme korkusuyla aşırı kalın ya da ihtiyacından ince giyinmemesine özen gösterilir.Bir iki yaşına kadar, çocuklarda giyinme pek farklı olmaz.

Yaz aylarında; bir fanila + ara bezi + külot + ince pamuklu bir tulum + ayak bileğini kavrayacak, ne sert ne yumuşak terletmeyen ayaktan kolay çıkmayan bir patik ve bir çorap giydirilir. Kış aylarında; uzun kollu, uzun paçalı ve biraz kalın yumuşak kumaştan bir tulum, bir yün yelek giydirilir.

Emekleme döneminde daha rahat, yumuşak, esnek ve pamuklu kumaşlardan yapılmış, kolay temizlenebilen, kiri çabuk gösteren, açık renkli kıyafetler seçilmesinde yarar vardır.

Bebeklerin giysileri hiçbir zaman deterjanla yıkanmaz. Sabun en iyi temizlik aracıdır. Özellikle alt bezi ve zıbınlar deterjanla yıkandığında pişikler, alerjiler kaçınılmazdır. Sabunla yıkandıktan, kaynatıldıktan sonra da çamaşırlar iyice durulanır ve güneşli havada kurutulur.



Diş bakımı ve temizliği;

Diş bakımı ve temizliği iki yaşından itibaren fırçalama alıştırmaları ile başlayabilir. Diş fırçalamada macun kullanımı şart değildir. Fırça akan suda iyice yıkandıktan sonra dişler fırça ile üst çene için, aşağıdan yukarıya, alt çene için, yukarıdan aşağıya doğru olmak üzere iki dakika fırçalanır, ağız durulanır.




Bebeğinizle Problemsiz Birlikteliğin 8 Formülü


Bebekle ortak yaşamı olabildiğince sıkıntısız ve rahat geçirebilmek, bazı püf noktalarıyla sizin elinizde...

• Bebeğinizi beslerken
Bebekler için özellikle ilk aylardaki beslenme çok önemli. Bu nedenle bir beslenme düzeni oluşturmanız gerekiyor. Bebeğinizin ne zaman acıkacağı belli olmadığı... için her zaman biberon, mama gibi gereçleri hazırda bulundurun. Gece beslenmelerinde ise, rahatça oturabileceğiniz bir koltuğu tercih ederseniz hem siz hem de bebeğiniz yarar görecektir. Aklınızda olsun!

• Bebeğinizi uyuturken

Genelde bebeklerin uyku saatlerinin belli bir düzeni oluyor. Ancak bu kural bütün bebekler için geçerli değil! Böyle zamanlarda öncelikle bebeğinizin aç olup olmadığını ve altının temiz olduğunu kontrol etmenizde yarar var. . Daha sonra sessiz ve çok fazla ışık olmayan bir odada bebeğinizi uyutmaya çalışın. Bebeğinizi uyuturken ona ninni söylemek ya da onu okşamak hem bebeğinizi hem de sizi rahatlatıyor.

• Bebeğinizin banyo zamanı

Banyo yapmak, kimi bebekler ve çocuklar için eğlenceli bir oyun saati gibi kabul edilirken, kimileri için ise adeta bir kabus! Siz bir anne olarak, çocuğunuz için banyoda geçirilen dakikaları zevkli bir oyuna dönüştürebilirsiniz. Bunun için çocuğunuza banyo yaptırırken onun sevdiği, suda yüzebilecek oyuncaklarını yanınıza alın. Güzel kokulu sabunlar, göz yakmayan şampuanlar ve köpükler çocuğunuz için ayrı bir eğlence. Banyo yaparken şarkı söylemek ve suyla küçük şakalar yapmak da çocuğunuzu eğlendiriyor.

• Dışarıya çıkarken

İster günlük alışverişler için olsun, ister uzun süreli bir seyahat için olsun bebeklerle ve çocuklarla dışarı çıkmak her zaman zor. Kalabalık içinde kaybolma tehlikesinin yanı sıra, çocuklar bir süre sonra sokakta dolaşmaktan sıkılabilir. Böyle durumlar için çocuğunuzun sevdiği bir oyuncağı yanınıza alın. Ayrıca çocuğunuz acıktığında ya da susadığında tedbirli olmak için su ve bisküvi gibi ihtiyaçları da çantanızdan eksik etmeyin.

• Oyun için hazırlanın

Her yaştaki çocuk için oyun ayrı bir önem taşıyor. Bebekler daha çok değişik sesler çıkaran, yumuşak oyuncaklardan hoşlanırken, yaşları büyüdükçe oyun ihtiyacı ikinci bir kişinin katılmasıyla renkleniyor. Çocuğunuzla birçok şeyi paylaştığınız gibi oyun saatlerinde de fırsat buldukça onun yanında olmalısınız. Çocukla geçirilecek uzun saatlere gerek yok. Dolu dolu birkaç dakika bile onu mutlu etmek için yeterli. Seçeceğiniz oyunların, eğlendirici olduğu kadar eğitici olmasına da dikkat edin.

• Neler yapabilirsiniz...

Özellikle yürüme çağlarında çocuklar çok hareketli olurlar ve oyuna daha çok ihtiyaç duyarlar.

- Emekleyerek sizden kaçan bebeğinizin arkasından giderek onu yakalamaya çalışarak eğlendirebilirsiniz.

- Bebeğinizle birlikte jimnastik yapabilirsiniz, müziğin ritmine uyan hareketlerle dans edebilirsiniz.

- Eğer çocuğunuz biraz daha büyükse birlikte kitap okumak, hamurla yapılan el işleri gibi faaliyetler de onun için eğlenceli.

• Bebeğiniz ağlıyorsa

Bebekler genelde acıktıklarında, altları kirlendiğinde ya da uykuları geldiğinde bunu ağlayarak annelerine anlatmaya çalışıyorlar. Yaşları büyüdükçe, kızgınlık, keyifsizlik ya da herhangi bir isteğini ağlamayla belirtiyorlar. Böyle durumlarda öncelikle sakin olmalı ve sinirli hareketlerden kaçınmalısınız. Eğer ağlamanın nedenini anlayabildiyseniz, işiniz kolay. Ama nedensiz bir ağlama ise telaşlı hareketler yapmak yerine sakin olun, onu kucağınıza alın ve okşayın.

• Küçük yaramazlıklar yaptığında

Yaramazlık durumlarında aynı olayın bir kez daha tekrarlanmaması için ona uyarılarda bulunun. Yaptığının kendisine verebileceği zararları anlatın. Tüm bu uyarılarınız sonuç vermiyorsa, o zaman küçük cezalar verebilirsiniz. Örneğin; odasını toplaması, sevdiği bir programı izlemesine izin vermemek bu cezalar arasında sayılabilir. Tabii bu cezalar onu isyan ettirmemeli.

• Misafirleriniz geldiğinde
Akşam ya da gündüz için konuklarınız var ve hazırlık yapmak zorundasınız. Oysa bebeğiniz ya da çocuğunuza da zaman ayırmanız gerekiyor. Böyle bur durumda onu da mutfağa yanınıza alın. İşinizi yaparken, mama sandalyesinde oturarak sizi izleyebilir ya da eline verdiğiniz oyuncaklarıyla ilgilenebilir. Akşam misafirler geldiğinde çocuğunuzun sorun çıkaracağını düşünüyorsanız, önceden onunla konuşun ve ev sahibi olduğunu söyleyin.

Bebekle ortak yaşamı olabildiğince sıkıntısız ve rahat geçirebilmek, bazı püf noktalarıyla sizin elinizde...



79
Tıkanmış süt kanallarının yada mikroorganizmaların neden olduğu birhastalıktır. Belki de anneler için en rahatsız edici durumdur meme iltihabı. Ateş, halsizlik, yorgunluk, memede ağrı ve kızarıklık gibi belirtileri vardır.

Mastit bebeğini emziren-emzirmeyen her 20 anneden birinde görülür. Enfeksiyon, genellikle meme başında bulunan çatlaklardan süt kanallarına doğru yayılır. Emzirmeyen annelerde göğüslerin şişmesi de mastite yol açabilir. Diğer nedenler arasında, emzirme yoluyla göğüslerin yeterince boşaltılamaması hastalıklara karşı azalan direnç sayılabilir. Nitekim yeni doğum yapmış annelerin çoğu aşırı bir yorgunluk ve stres altındadırlar ve yeterince beslenememektedirler.

Meme başlarının hassaslığı nedeniyle ilk doğum yapan annelerde mastit biraz daha sık görülür, ne var ki bu ikinci, üçüncü doğumlardan sonra görülmeyeceği anlamına gelmez.

Mastitin en sık görüldüğü dönem, doğumdan sonra 10-28. günler arasıdır.
Nasıl anlaşılır?

Genellikle soğuk algınlığı geçiriyor gibi hissedersiniz. Belirtiler arasında, bir yada iki göğüste kızarıklık, sertlik, sıcaklık, ağrı, ve enfeksiyon olan süt kanallarında şişlik sayılabilir. Ateş ve halsizlik, durumun daha ciddi olduğunu düşündürür.
Mastit, birden fazla sayıda olabilen bir durumdur, ama aynı anda iki göğüste birden gelişmez

Bebeğime süt verebilirmiyim?
Evet. Mastit sırasında emzirmek, çok acı verir. Ancak, gerek biran önce iyileşmek, gerekse süt kanallarınızın boşalarak yeni tıkanıklıklar olmaması ve sütünüzün kesilmemesi için emzirmeniz gerekir. Emzirmeden bir kaç dakika önce sıcak kompres, acı duymanızı bir ölçüde azaltır.

Eğer bebeğiniz emerek iltihaplı göğsünüzü tam boşaltamıyorsa, yada aşırı acı hissi nedeniyle emziremiyorsanız, göğsünüzü bir süt pompasıyla boşaltmanız gerekir. Sağdığınız sütü biberonla bebeğinize verebilirsiniz. Şunu hiç unutmayın, göğsünüzü boşaltmak için en iyi pompa, bizzat bebeğinizdir!

Emme sonucu bebeğim hastalanabilir mi?
Hayır! Zaten sizi hasta eden mikroplar, muhtemelen bebeğinizin ağzı yoluyla bulaşmıştır, ve kendi mikroplarının ona geri verilmesinin bir zararı yoktur.

Mastit kendiliğinden geçebilir mi?
Mastit kendi haline bırakılırsa ilerler, ve daha ciddi sonuçlar -komplikasyonlar- oluşur. En sık görüleni meme absesidir, yoğun antibiyotik tedavisi, belki de cerrahi yolla absenin boşaltılması gerekir. Bu durumda bebeğiniz sizi ememez.

Çoğu zaman olduğu gibi, mastit de erken teşhis edilirse, kolayca tedavisi olan bir durumdur.

(ALINTIDIR)
80


























ve son olarak bunu böyle aldık ve


ben bu hale getirdim