29 Nisan , 2024, 00:28:47

Haberler:

www.herseyibilen.co Durma! Merak ettiğin her konuda her soruyu sen de sor!


Show posts

This section allows you to view all posts made by this member. Note that you can only see posts made in areas you currently have access to.

Topics - ❤ÜmmÜ♥EyMeN❤

2
Evvel Zaman içinde Memleketin Birinde 90... yaşlarında fakat çok dinç ve genç görünümlü bir adam yaşarmış? çevresinde bulunan herkes ona çok özenir ve sorarlarmış, bu gençliğin sırrı nedir diye. ihtiyar delikanlı güler geçermiş her soruldukça bu soruya.. Ama Sorular sık , soranlar çoğalınca cevap vermek vacip olmuş sanki.

Düşünmüş nasıl anlatırım bu sırrımı kolayca herkese. Sonra karar vermiş tüm meraklıları yemeğe davet etmeye evine.

''Bu davette size sırrımı açıklayacağım" demiş. Herkes merakla davete gelmiş. Yemekler yenilmiş, içilmiş, sohbetler edilmiş vakit iyice gecikmiş. Ama gençlik sırrı ile ilgili tek kelam edilmemiş. Herkes konu ne zaman açılacak diye merek ederken Adamcağız huri gibi sevimli hanımına seslenmiş:

Hatun, şu kilerde bir karpuz getirir misin bize sana zahmet!.. Hanım hemen doğrulmuş kilere giderek kaş ile göz arasında gidip bir karpuz getirmiş. Adamcağız şöyle eliyle bir vurmuş tık tık diye sonra da:

Bu olmamış hanım, güzel çıkmayacak, başka getirir misin bir zahmet demiş. Hanım onu götürmüş bir tane daha getirmiş. Adam onu da bir yoklamış yine beğenmemiş.

" Hanım sana yine zahmet olacak ama bu da olmamış başka bir tane getirir misin " demiş, Başka istemiş?. Bu böylece üç dört sefer daha tekrarlamış.

Dedemiz beşincide karpuzu beğenmiş ve karpuz kesilmiş, misafirlere ikram edilmiş?. Herkes karpuzunu afiyetle yerken bizim dedecik sormuş.

Eeee ?.

Arkadaşlar iste benim gençliğin sırrı burada anladınız mı??

Herkes birbirinin yüzüne bakmış. Kimse bişey anlamamış..

"Aman dede demişler nerde? Anlamadık biz bu sırrı! Dedecik gülmüş.

Efendiler demiş O gördüğünüz karpuz kilerde bir tanecikti, tekti. Ben hanıma git de başka getir dedikçe o kilere gidip geliyor aynı karpuzu getiriyordu. Bir kere bile aman be adam , deli misin nesin şu tek karpuzu ne taşıttırıyorsun bana defalarca.. demedi.

Beni sizin önünüzde mahcup duruma düşürmedi. işte ben bütün gençliğimi bu hanımıma borçluyum. Biz birbirimizi hiç başkalarının önünde zor duruma düşürmeyiz. Aile içindeki hiçbir şeyi dışarıya yansıtmayız. Hep birbirimize destek olur, dert ortağı olur, yardım ederiz. Birbirimizle ilgili olan problemleri yine birbirimize anlatırız. iyi kötü her olayı da birlikte paylaşırız.' demiş...Devamını Gör
♥♥♥♥♥
3
Fıkralar / süper bi fıkra :))
12 Mayıs , 2011, 11:43:44
Türkiyeyi Anlatan En Güzel FIKRA :))
Devlet bir gün geniş ve boş bir araziye geceleri göz kulak olacak,500 TL maaşla,... bir bekçi işe almay...a karar verir.
Bir süre sonra düşünülür ; ''Peki talimatlar olmadan bekçi işini nasıl yapacak'' Bir planlama bir...imi kurulur ve planlamayı yapmak üzere, 750'şer TL maaşla, iki kişi işe alınır.
Bir süre sonra ''İşleri yapıp yapmadıklarını nasıl kontrol edeceğiz'' diye düşünülerek, 1.000'er TL maaşla, iki denetmen işe alınır,biri denetim yapar diğeri raporları yazar .
Bir süre sonra'' Bunların maaşları hesaplanıp nasıl ödenecek '' diye tartışılırve 1.500'er TL maaşla, bir malimüsavir, bir katip, bir de istatikçi işe alınır.
Bir süre sonra ;''Peki bunlardan kim sorumlu olacak.'' Diye düşünülür ve 5.000 TLmaaşlı bir müdür ve 3.000'er TL maaşla iki de müdür yardımcısı işe alınır.
Bir süre sonra, ülkede ekonomik kriz çıkar ve bütçedeki masrafları kısmak için bekçi işten çıkartılır...!
4
Videolar / püskewit :)
09 Mayıs , 2011, 12:16:14
SEÇİM ZAMANI BAŞTAKİLERİN ŞU KOMİKLİKLERİNE ÇOK GÜLÜYORUM NE ALAKA BİSÜWİ :k06:

http://www.youtube.com/watch?v=WLLnFumSSLc

http://www.youtube.com/watch?v=yWCGIaxTM_c

5
BENİM İÇİN SIRF ANNEM İÇİN OLAN GÜNÜN BİGÜN BENİMDE GÜNÜM OLACAGI HİÇ AKLIMA GELMEZDİİ...
AMA BAKIN ARTIK BENDE ANNE OLDUM..
ANNE :love9:
NE GÜZEL Bİ KELİME İNSANIN İÇİNİ TİTRETİYO...
CANIM ANNEM BAK KÜÇÜK KIZIN BÜYÜDÜDE ODA ANNE OLDU :k06:
BELKİ YARIN GİREMEM KUTLUYUM DEDİM...

HEPİMİZİN ANNELER GÜNÜ KUTLU OLSUN
13
İlişkiler / evlilikte kıskançlık
08 Nisan , 2011, 00:41:55
Kıskançlığın yoğun yaşandığı evliliklerde kıskanan da kıskanılan da rahat olamaz Yersiz kıskanılan kişi, eşinin bu tutumu karşısında nasıl davranacağını bilemez Her şeyi kafasına takan aşırı kıskanç eş ise zaten en büyük zararı kendisine vermiş olur Evlilikleri mutluluktan ziyade tartışma ortamında devam eder

Seven kıskanır" sözünü kendine siper edinerek eşini tehlikelere karşı koruma eğiliminde olanların bu konuda dengeyi yakalaması gerekiyor Aksi halde evliliğe canlılık verebilen kıskançlık duygusu aşırı hale gelip ilişkiyi derinden sarsabilir



Prof Dr Sefa Saygılı "İdeal evliliklerin temelinde, dozunda kıskançlık ve eşin sadakatine güven duygusu bulunur" sözüyle dengeli kıskançlığı yerinde bulduğunu ifade eder



Prof Dr Nevzat Tarhan'a göre ise az miktarda kıskançlık evlilikte tutkal etkisi yapar, eşler arası bağı güçlendirir, ilişkiyi diri tutar "Eşim beni ara sıra kıskanmasaydı çok üzülürdüm" diyen hanımların sayısı az değildir Öte yandan kıskançlık duygusunda aşırıya kaçma tehlikesine karşı uyanık olunmalı Aksi halde her günü çile içinde geçen çekilmez bir aile yaşantısı ortaya çıkabilir; eşler kıskanarak evliliklerini koruyacaklarını varsaydığı halde tam tersi sonuçlar doğabilir


Allah Rasulü (sav) "Muhakkak ki yüce Allah bazı kıskançlıkları sever, bazı kıskançlıklara da buğzeder Sevdiği kıskançlık kocanın bir şüphe neticesinde hanımını kıskanmasıdır Sevmediği kıskançlık ise ortada herhangi bir şüphe ve leke olmadığı halde kocanın ailesini kıskanmasıdır" sözüyle günümüz tespitlerini asırlar öncesinden duyurmuştur



İslam dini orta yolu tercih eder, insanı aşırılıklardan sakındırır Kıskançlıkta da aşırılık hoş sonuçlar doğurmaz Kişi anlamsız karşı çıkışlarla eşini baskı altında tutma eğilimi gösterip sevdiği kişinin etrafına duvar ördüğünde, onun yapması, düşünmesi gereken konular hakkında emirler yağdırdığında kıskanılan eş yakınlaşmaktan ziyade eşinden uzaklaşabilir

Kıskançlığın yoğun yaşandığı evliliklerde kıskanan da kıskanılan da rahat olamaz Yersiz kıskanılan kişi, eşinin bu tutumu karşısında nasıl davranacağını bilemez Her şeyi kafasına takan aşırı kıskanç eş ise zaten en büyük zararı kendisine vermiş olur



Evlilikleri mutluluktan ziyade tartışma ortamında devam eder Zira kıskanan eş genel olarak suçlama eğilimi gösterirken kıskanılan, kendini savunmak zorunda hissedecektir

Kıskançlığın altında neler yatar?

Sefa Saygılı'nın patolojik boyuttaki kıskançlık hakkında sözleri şöyle: "Kıskançlık çok aşırıya varmışsa bir paranoya vakası ile karşı karşıyayız demektir Bu tipler aşırı gururlu, geçimsizdir Kendisini üstün görür, şüpheci ve evhamlıdır Her şeyden olmadık anlamlar çıkarırlar Yolda yürürken bile eşlerini gözaltında tutarlar Eve gelince perde ile oynanıp oynanmadığını araştırır, pencereden hangi erkeği gözetlediği konusunda hesap sorarlar Kocası biraz geç gelse, hangi kadınla birlikte olduğu konusunda sorularla onu bunaltırlar"

Uzman Psikolog Çiğdem Demirsoy'a göre kıskançlık çoğunlukla beraberinde başka duyguları da barındırır Böyle durumlarda kişi kendisinde mi yoksa evlilik ilişkisinde mi eksiklik algıladığını tespit etmeli "Neden kıskandım?" sorusunu kendisine sorup kaynağına inebilmeli


Somut bir neden var mı ? Nedenini bulup ortadan kaldırmaya uğraşmalı, duygularını kendi içinde aşmalı Kıskançlığın nedeni kendimizde algıladığımız bir eksiklik duygusuyla bağlantılı ise eksik yanlarımızı düzeltmede daha özenli olmamız gerekir



Örneğin kişi eşini, daha ilgili, insan canlısı kişilerden kıskanıyorsa kendisinde bu konuda eksiklik hissediyor olabilir Yapması gereken şey kıskançlık hezeyanları içinde eşini ve kendini tedirgin etmek değil, eşine karşı biraz daha candan, içten ve ilgili olma gayretini kazanmaktır Başka bir durumda, ilişkide eksiklik algılanmış olabilir

Mesela, eşlerden biri diğerinin başka kişilerle sohbetini koyu buluyorsa fakat evliliklerinde tam tersi bir durağanlık yaşanıyorsa bu durumda ilişkide eksiklik, yolunda gitmeyen bir şeyleri sezinleme duygusu hakimdir Duygusal yoksunluklar kıskançlığa sebebiyet veren önemli unsurlardandır Yapılması gereken şey yine kıskançlık kapanına kısılmak değil karşıdakini suçlamadan ilişkilerindeki rahatsız olunan duruma yönelmek ve bunu halletmektir



Eşiyle sıkıntıyı paylaşırken biraz daha genelleyerek "Birlikte daha fazla vakit geçirdiğimizde, güzel sohbetler yaptığımızda çok mutlu oluyorum Zaman zaman senden güzel sözler duymak hoşuma gidiyor Aksi takdirde gereksiz kıskançlıklara kapılabiliyorum" şeklinde suçlayıcı olmaktan çok, tanımlayıcı bir üslup kullanmak gerekiyor Zamanlamayı da unutmamalı ve karşımızdakinin dinlemeye hazır, olumlu ruh hali içindeki zaman dilimlerini tercih etmeli

Demirsoy'un vurguladığı önemli bir nokta ise şöyle: "Duyguların sorumlusu karşıdaki değil kişinin kendisidir; dolayısıyla bu olumsuzluğu ortadan kaldırma eyleminin ilk muhatabı da biziz Kıskanma duygu hali de bize ait bir hissiyattır Aşırıya kaçtığında bu durumu ilişkiye olumsuz yansıtmadan halletmenin yollarını bulmak öncelikle kişinin kendisine aittir Gerektiğinde uzman desteği, eş desteği alınabilir Unutmamalıdır ki baskıyla bağlılık gerçekleşmez Bağlılığı geliştirmenin yolu sevgiyi artırmaktır Cinsel yaşamda sıkıntılar varsa halledilmeli, sevgiyi artırma adına elden gelen gayret gösterilmelidir "

Aşkta kıskançlık var mıdır?

Kıskançlık, yapılan somut bir yanlışa dayanmadığı sürece ve duyguları zedelemediği müddetçe ilişkiyi besleyici ve zenginleştirici bir rol oynar Evlilikte kıskançlığın normal seviyede var olması değil, yokluğu kötüye işarettir Böyle bir ortamda özellikle de hanımlar sevilmediklerini düşünebilir



Uzman Psikolog Çiğdem Demirsoy'a göre sevdiğini kaybetme veya başkalarıyla paylaşma kaygısı, evliliğe daha fazla önem vermeye ve eşle iletişimde daha özenli olmaya sevk eder Eşler arası sevgi paylaşımını canlı tutar Hiç kıskanmamak da olumlu bir durum değildir Bu yaklaşım ya kıskançlığa karşı öğrenilmiş bir reddetmedir ya da eşlerin birbirlerine ilgileri sorgulanmalıdır

S Muhammed Saki Erol'un kaleme aldığı Aile Saadeti adlı eserin "Aşkta Kıskançlık Vardır" başlıklı yazısında eşlerin birbirlerini gereksiz, boş vesveselere dayanmadıkça kıskanmasının harama giden yolu kapatacağı ifade edilmiştir



Hatta hanımını yabancı erkeklere karşı kıskanmayan erkeğe dinimizce hoş bakılmadığı bildirilir "Yerinde Kıskançlık" başlıklı kısımda ise Allah Teala'nın razı olduğu ve olmadığı kıskançlıklara yer veriliyor Burada ise ölçü, kıskanmaya sebebiyet verecek şüpheli bir durumun bulunmasıdır

Kırılan Tabak

Bir gün Safiye (ranha) validemiz Peygamber Efendimiz'e (sav), Hz Aişe (ranha) annemizin evinde iken bir tabak yemek gönderdi Güzel yemek yapmasıyla bilinen Safiye annemizi Aişe annemiz kıskandı ve bu duygunun tesiriyle hizmetçinin eline vurarak yemeği yere döktü
Tabak parça parça oldu Aişe annemiz Peygamber Efendimiz'in (sav) ay yüzünde öfke bulutlarının kabarmakta olduğunu, görünce yaptığına çok pişman oldu, utandı



Heyecanlı bir sesle: "Bugün bana fena bir söz söylemesinden Allah'ın Rasülü'ne sığınırım" diyerek Efendimiz'den özür beyan etti Kainatın Efendisi hiçbir şey söylemeden yerinden kalktı Tabağın kırıklarını ve yere dökülen yemekleri toplamaya başladı Hz Aişe tekrar boyun büktü Yaptığı hatayı nasıl bağışlatabileceğini sordu Efendimiz hizmetçiye kırdığı tabağın aynını vererek göndermesini söyledi

Burada kıskançlıkla ilgili eşler arası iletişime dair önemli ipuçları yer alıyor Efendimiz böylesine bir olay karşısında dahi zarif ve nazik şekilde, sadece davranışın yanlışlığını belirtir bir yüz ifadesiyle yanıt veriyor Eşine kaba ve suçlayan sözlerle hesap sormuyor Kırılan tabak parçalarını toplamak suretiyle belki de kıskanç davranışı sessizce protesto ediyor

Öte yandan annemiz kendindeki kıskançlığı ve ani tepkiyi fark edip çabuk toparlanıyor Eşiyle arasındaki saygı bağının çözülmesini istemediğinden, o daha bir söz söylemeden, kırıcı bir cümle kullanabilir korkusuyla özür beyan ediyor Aişe (ranha) annemizin Hz Hatice (ranha) validemizi kıskanmasına dair de çeşitli rivayetler vardır
15
Diyet / Zayflamanın 33 yolu
29 Mart , 2011, 11:15:01
ZAYIFLAMANIN 33 YOLU
İşte uygulaması kolay, oyun haline getirip zevkle deneyeceğiniz minik ipuçları:
1-Tamamen unutun
Sık yediğiniz, yağ oranı yüksek bir yiyeceği seçin ve onu 40 gün için tamamen unutun. Bu süre sonunda o yiyeceğin tadı ağzınızdan silinecektir.
2- Aynı tadı verenler arasında her zaman daha düşük kalorilisini seçin
Örnek: Portakal suyu (1 fincan 110 kalori) yerine domates suyu (l fincan 45 kalori) için. Yarım bardak vişne suyunu yarım bardak soda ile karıştırdığınızda kalorisi yüzde 50 düşer.
3- Susadıkça Su için
Susadıkça su için. Günde en az şu kadar su için demek doğru değildir, ancak susadığınızı hissettiğiniz zaman mutlaka su için.
4- Sosları unutun
Salatanıza bir miktar lezzet katmak için döktüğünüz soslar kilo almanıza neden olur. Bu nedenle salata sosu yerine biraz baharat ve bir tatlı kaşığı zeytinyağını salatanıza ekleyebilirsiniz.
5- Yemeğin ardından yatağa girmeyin
Kilo almamak için özellikle akşam yemeğinden hemen sonra yatma alışkanlığından kurtulun, mümkünse akşam altıdan sonra meyve dışında bir şey yemeyin. Gece atıştırmalarından da kurtulun.
6- Sık yiyin
Kilo vermek isteyenlerin düştüğü yanılgılardan biri de çok sık yemek yemenin kilo verdirmeyeceği inancıdır fakat bu yanlıştır. Çünkü beş altı saatte bir mideyi boş bırakmamak metabolizmanızın hızlı çalışmasına neden olur. Bu nedenle az az ve sık sık yemelisiniz.
7- Süt için
Günde üç ya da dört defa süt ve yoğurt ya da peynir gibi süt ürünlerini tüketen kadınlar, tüketmeyenlere oranla yüzde 70 daha fazla yağ yakarlar. Çünkü kalsiyum metabolizmayı hızlandırırken vücuda daha fazla yağ yakması için komut vermiş olur. Bu ürünlerin light olanları ile zayıflama hızınızı arttırabilirsiniz.
8- İyi bir uyku
Yapılan araştırmalara göre geceleri dört saatten az uyuyan kişiler daha çok uyuyanlara oranla kilo alırlar. Çünkü yorgun bir vücut, normal günde yakılan enerjiyi yakamaz ve metabolizması yavaşlar. Bunun için hergün uykunuzu düzenli almaya dikkat etmelisiniz.
9- Stresi yenin
Stresli bir yaşam kilo almanın nedenlerindendir çünkü stresli olduğunuz dönemlerde vücudunuz stres hormonları salgılar ve bu hormanlar karın bölgesindeki yağ depolanmasını sağlayan hücrelerin büyümesine neden olur. Stresi yenmek için sosyal aktivitelerde bulunmalı, kendinizi rahatlatmalısınız.
10- Hazır yemekleri unutun
Hızlı ve çabuk yemek yapmak için aldığınız dondurulmuş gıdalar ya da hazır yemekler içerdikleri katkı maddeleri nediyle kilo aldırır. Bu nedenle taze sebzeleri pişirmeyi tercih etmelisiniz.
11- Atıştırmayı bırakın
Arabanın içinda atıştırıyor musunuz? Telefonla konuşurken bir şeyler yiyor musunuz? Vazgeçin...
12- Buzdolabınıza baskın yapın
Bu baskın her zamanki gibi, birşeyler atıştırmak için olmasın. Buzdolabının kıyısında kösesinde kalmış bol kalorili yiyecekleri atın.Mutfak dolabınızdaki yağlı cipsleri, mısır gevreklerini ve kuru yemişleri atın. Mutfağınızda sizin için kötü olan bütün yiyecekleri, önümüzdeki 30 gün için, belki de ebediyyen yasaklayın.
13- Gazlı içecek yerine su ve soda
Diyet ürünü de olsa gazlı içecekler yerine su ve soda içmeye özen gösterin. Vücudunuzdaki yağ parçacıklarının kaybolduğunu göreceksiniz.
14- İşkolik olun
Gelecek ay şirketin yemekhanesine girmeme kararı alın. Kahve ve çay içmek için ya da kendi getirdiğiniz sandviçi yemenin dışında...
15- Kalorileri azaltın
Kalorileri azaltmayı bir oyun haline getirin. Bugün yediklerinizin kalori miktarını hesaplayın, yarın bundan 50 kalori düşün. Öbür gün bir 50 kalori daha düşün. Günde 1200 kalorinin altına düşmemeye dikkat edin.
16- Kahvaltı edin
Hiçbir zaman kahvaltıları atlamayın. Yağsız yoğurdun içine muzu dilimleyin. Pişmiş yulafın içine kuru üzüm koyup yemeyi deneyin.
17- Dans edin
Evde müzik dinleyin. Hareketli müzik tercih edin ve eşliğinde dans etmeyi ihmal etmeyin.
18- Asansöre binmeyin
Önünüze gelen her merdiveni egzersiz yapacağınız bir fırsat olarak düşünün, istediğiniz kiloya gelinceye kadar asansöre binmeyi aklınıza bile getirmeyin.
19- Diyet içecekler
Diyet içeceklerden uzak durmalısınız. Bu tür içeceklerin içlerinde yapay tatlandırıcı bulunur. Onlar yerine portakal, elma gibi sağlıklı meyve sularından içmelisiniz. Hem sağlığınız açısından hem de kilo açısından birçok uzman diyet içeceklerin içilmemesini tavsiye ediyor.
20- Yavaş yemek yiyin
Fazla kilolular, hızlı yemek yiyenlerdir. Arkadaşlarınızla veya ailenizle ne zaman yemek yerseniz yiyin, yemeği en son bitiren kişi siz olun.
21- Yatak odasını yiyeceğe kapatın
Eğer sizde pek çoğunuz gibi yatak odası dahil, evin her tarafında atıştırıyorsanız, bunu bir kere daha düşünün. Ne kadar çok yerde yemek yemek için kendinize izin veriyorsanız, o kadar çok yemek yiyorsunuz demektir. Bir süre için yemek saatlerinde, yemek odası dışında diğer yerlerde yemek yemeyi kendinize yasaklayın.
22- Kendinizi ödüllendirin
En çok sahip olmak istediğiniz 5 eşyanın listesini yapın. Her l kilo verdiğinizde ve bunu bir hafta koruduğunuzda,kendinize listedeki bir şeyi satın alın.
23- Tasarruf yapın
Gerçekten ihtiyacınız olmayan bir şeyi ne zaman yemek isterseniz, ona vereceğiniz parayı bir kavanozun içine atın. Birkaç hafta sonra paraların çokluğu size ne kadar çok şey yemediğinizi hatırlatacak ve bu para ile kendinize bir hediye alabileceksiniz.
24- Aşka dair duygularınızı canlı tutun
Tutku, kiloları eritir. İkiniz korkmadan restoranlara gitmeye başlayabilirsiniz. Çünkü, aşıkken kim yiyecekleri düşünebilir ki?
25- Egzersiz yapın
Egzersiz yapmaya vakit ayırmak size zor gelse de kilo vermek için mutkaka hareket etmeniz gerektiğini unutmamalısınız. Hiçbir şey yapamıyorsanız evdeki duvarlardan yardım alabilirsiniz. 5-10 dakika boyunca kalçanızla duvara çok sert olmadan vurun. Bu kolay ve basit bir egzersiz yöntemidir. Egzersiz yaptığınız sırada televizyon ya da CD den evde spor yapmanıza yardımcı olacak programlarını izleyebilirsiniz. Böylece neyi, nasıl yapacağınızı bilirsiniz.
26- Ev işleri
Ev işleriyle ne kadar meşgul olursanız o kadar çabuk kilo verirsiniz. Çamaşır, bulaşık, yemek, çocuklarla elinizden geldiğince çok uğraşmaya bakın. Böylece sürekli hareket halinde olursunuz.
27- Meyve yiyin
Yemek yedikten bir ya da iki saat sonra tekrar acıkıyorsanız atıştırmak için meyve yiyebilirsiniz. Meyve bir sonraki öğüne kadar sizin tok hissetmenizi sağlayacaktır.
Kaynak: Bydigi Forum http://www.bydigi.net/genel-saglik/264073-zayiflamanin-33-yolu-lahana-kuru.html#post1950816
28- Yemek başlangıcı
Yemeğe çorba ya da salata ile başlamanız açlığınızın bastırılmasını sağlar. Böylece ana yemekten daha az yersiniz. Özellikle sebze çorbaları (domates, brokoli vs.) tok hissetmenizi sağlar.
29- Tuzu kesin
Tuz, vücutta su tutulmasına neden olur ve şişkinlik hissi yaratır. Ayrıca tuzun iştah açıcı bir özelliği olduğundan, sofrada tuz kullanmamak ve pişmiş yemeklere fazladan tuz eklememek gerekir.
30- Sofraya oturun
Yemek vaktinde mutlaka sofraya oturun çünkü ayakta ya da televizyon karşısında yemek yediğinizde doyduğunuzu anlamaz ve daha çok yersiniz.
31- Azimli olun
Bir türlü kilo veremiyorsanız çok beğendiğiniz bir elbisenin bir beden küçüğünü alın ve görebileceğiniz bir yere asın. Kendinize aldığınız elbisenin içine gireceğinize dair söz verin.
32- Mutfağınızı düzenleyin
Kilo almamaka için mutfak tezgâhı üzerinde durmasına alıştığınız abur cubur yiyecekleri ortadan kaldırın. Bu yiyecekleri görmediğiniz sürece aklınıza çok fazla gelmeyecektir.
33- Dişlerinizi fırçalayın
Yemek yedikten sonra dişlerinizi fırçalamayı alışkanlık haline getirirseniz ağzınızda kalan ferahlık duygusuyla bir süre yemek yemek istemezsiniz.
Yaza formda girmek için gece atıştırmalarını bırakın.
Yaz sezonunda tüm kadınların hayali incecik vücutlarına giydikleri seksi bikinileriyle plajlarda boy göstermek. Mevsime formda girmenin ilk koşulu ise gece atıştırmalarını bırakmaktan geçiyor.
Neredeyse tüm diyet uzmanları ve diyet programları akşam yemeğinden sonra bir şeyler yemeyi kesmemizi hatta akşam saat 20.00'den sonra hiçbir şey yemememiz gerektiğini söylüyor. Çünkü araştırmalara göre ne kadar geç yerseniz, vücudunuzun yediklerinizi yağ olarak depolama oranı o derece artıyor. Sorun şu ki, uzmanlar hiçbir zaman bunu nasıl başaracağımızı söylemiyor. Oysa bu saatler atıştırmanın cazibesine kapıldığımız tuzaklarla dolu. Bu yüzden birçoğumuzun rejimi bu saatlerde son buluyor.
16
Karikatürler / Resimler / hırsızın sonu
19 Mart , 2011, 15:33:22
offffffffffffff :-ooo :-ooo





17














19
Videolar / jAPONYADA 8.9 DEPREM FELAKETİ
12 Mart , 2011, 14:48:43
http://www.youtube.com/watch?v=IM9xSjlqsx8

http://www.youtube.com/watch?v=5ahbIzFkgJg


ALLAH YARDIMCILARI OLSUN...
ALLAH BİZLERİ KORUSUN BU TÜR FELAKETLERDEN...
20
Videolar / bugün size süt yok :)
10 Mart , 2011, 19:04:16
http://www.youtube.com/watch?v=XIA4DWK94EM

KIZLAR BUKADAR BEBEGİN PEŞİNİZDEN MEMEEEE DİYE GELDİGİNİ DÜŞÜNÜNSENE :ehi: :ehi: