BEBEK BAKIMIYLA İLGİLİ ÖNEMLİ BİLGİLER!

Başlatan Almiş'inAnniş'i, 08 Şubat , 2007, 11:59:26

« önceki - sonraki »

nagihan

GÖZ BAKIMI:
Doğumu takip eden günlerde gözlerde çapaklanma, akıntı ve kızarıklık ile kendini gösteren konjonktivit (göz iltihaplanması) ile de sıkça karşılaşılır. Bunun nedeni yeni doğan bebeklerde üretilen göz yaşını burun içine akıtan kanalın drenajının bazen yeterli olmamasıdır. Doğum sonrası göz bakımını yaparken günlük kaynamış ılınmış su ile ıslatılmış lokmalar halinde pamuk parçalarını kullanabilirsiniz. Önce ellerinizi sabunlu suyla yıkayıp temiz havlu ile kurulamayı unutmayınız. Islattığınız pamuk lokması ile bebeğin gözünü pınarından başlayıp kuyruğuna kadar yumuşakça bir kerede siliniz. Diğer göz için yeni bir pamuk lokması kullanınız. Bu bakıma rağmen bebeğinizin gözü çapaklanıyor, sulanıyorsa doktorunuza başvurunuz.
KULAKLAR VE BURUN BAKIMI:
Temizlik ve bakım için pamuklu çubuk ve benzeri şeyler kullanmayınız. Bunlar bebeğin kulaklarını ve burnunu tahriş edebilir. Bir parça kaynatılmış ılık su ile ıslatılmış pamuk veya yumuşak bir peçete ile kulakların ve burunun giriş delikleri silinebilir


nagihan

Miliarya (İsilik): Derideki küçük ter bezi kanalları olan gözeneklerin sıcak ve nemli havaya ve yüksek ateşe bağlı aşırı terleme sonucu tıkanması ile oluşur. Sıcak ve nemin fazla olduğu ortamlar, geçirgenliği olmayan giysiler miliarya oluşumunda önemli rol oynar. Aşırı nemlendirici kullanma, sabun ve deterjanlar sorunu daha da artırabilir. Tıkanıklık düzeyine göre farklı döküntüler gelişir. Daha hafif olan isilik küçük ve kolayca patlayıp ince pullar oluşturan su kabarcıkları halinde görülür. Daha ağır vakalarda, kaşıntılı ve su toplayan kırmızı döküntüler oluşabilir. Bu döküntüler sıcakta karıncalanma veya kaşınma hissi yaratabilir. En yaygın olarak alın, yanaklar, gözkapakları ve bazen de burunda oluşur. Ayrıca, bel lastikleri gibi giysi malzemelerinin ter bezlerini tıkadığı yerlerde de görülebilir.

İlk iki hafta içinde sık görülür.
Sıcak havada bebeği serin tutmak önemlidir. Bezler sık sık kontrol edilmeli ve ıslak olmaları halinde değiştirilmelidir. Bel lastiği sıkı naylon kilotlar kullanmaktan kaçınmak gerekir. Nemlendirici kullanılıyorsa, çok sık olmamak şartıyla hafif bir şekilde sürülmelidir. Sıcak havalarda koyu nemlendirici kullanmaktan kaçınınız. Cildi, ılık suyla yıkanmalıdır. İnfeksiyon şüphesi varsa antibiyotik başlanmalıdır. Kalamin veya lanolin içeren losyonlar, şeklinde zayıf etkili kortikosteroidli losyonların geçici kullanımı yararlıdır. Tekrarlayabilir.


nagihan

Yenidoğan aknesi: Yenidoğanın baş boyun bölgesinde yerleşir. Anneden geçen hormonların etkisiyle ortaya çıkar. Genellikle 3-6 ay içinde kendiliğinden iz bırakmadan geçer. Bazı bebeklerde devam edebilir; bu durumda ilaç kullanmak gerekebileceğinden mutlaka dermatoloji uzmanına başvurmak gerekir


nagihan

DİKKAT!
Bebeğinize bakım yapacağınız zaman ellerinizin temiz olduğundan emin olunuz.
İlk haftalarda karşılaşabileceğiniz döküntü veya sarılık gibi renk değişikliği şeklindeki cilt sorunlarınız olabilir. Cilt değişikliklerinin ne olduğunun tanımlanmasının en iyi görülerek yapılacağını unutmayınız ve dermatoloji uzmanı ile bağlantı kurunuz.


nagihan

GÖBEK BAKIMI

Göbek kordonu anne karnındayken bebeğin anne arasında kan yoluyla oksijen ile karbondioksitin ve besin maddeleri ile bebeğin atık maddelerinin değişimini sağlayan çok önemli bir yapıdır. Doğum sonrası artık bir işlevi kalmaz. Temiz ve kuru tutulursa yaklaşık 5-10 gün içinde düşer, yeri iyileşir. Bu zaman zarfında bebeğinizi her gün bebek yağları veya losyonlarıyla göbeğini koruyarak silebilirsiniz.

Göbeği düşesiye kadar, henüz düşmemiş göbek kordonunu bezin içine koymadan, dışarıda bırakacak şekilde bezini bağlayınız. Bu şekilde mikropların bulaşmasına çok açık olan göbek kordonunun idrarla ıslanmasına ve mikrop kapmasına engel olursunuz.
Son çalışmalarda izopropil alkol kullanımı önerilmemektedir.

Göbek bağı kullanmayın. Bu süre içinde bebeğinizi sünger banyosu ile temizleyebilirsiniz. Göbek düştükten sonra küvet banyosu yaptırabilirsiniz. Ancak ilk banyosu göbek kordonu kuruyup düştükten bir gün sonra yapılmalıdır.
• Bebeğinizin ateşi yükselirse,
• Göbek çevresinde kırmızılık oluşursa,
• Göbekte irin gözlenirse doktorunuza başvurun



nagihan

BEBEĞİN BANYOSU
Yenidoğanın yıkanması atıkların uzaklaştırılması, görünümünün düzeltilmesi ve mikrobiyal kolonizasyonun azaltılması amaçlarını taşır. Ancak işlem 5 dakikadan uzun sürmemelidir. Önemli olan banyo suyunun sıcaklığını iyi ayarlayarak özellikle ilk banyolarında onun korkmasına neden olmamaktır.

Çok az miktarda nötral pH'lı, kokusuz, boyasız solid ya da likid sabun kullanılabilir. Antibakteriyel ya da parfümlü sabunlar gereksizdir ve kullanmaktan kaçınılması gerekir. Prematürelerde steril su daha güvenlidir ve su ısısı 37 0C'yi geçmemelidir. Köpüklü banyo ürünleri irritasyon ve kuruluğa neden olabileceğinden sık kullanılmamalıdır.

Göbek düştükten 1 gün sonra banyo yaptırabilirsiniz. Göbek düşene kadar yumuşak bir bezle bebek cildini uygun bir sabunla silin ve daha sonra durulayın. Gün aşırı banyo yeterli olacaktır. Ancak ağzını, çenesini ve genital bölgesini sık sık ıslak, sabunsuz, yumuşak bir bezle silmeniz gerekir. Bazen anneler bebeklerini banyo ettirmekten çekinirler. Banyo sırasında bebeklerinin üşüyeceğini, hasta olacağını düşünürler. Bazı küçük noktalara dikkat edilirse banyo yapmaktan hiç bir zarar gelmeyecektir.
• Banyo esintisi olmayan, ısısı uygun olan ve değişmeyen bir ortamda yapılmalıdır.
• Banyo suyu sıcaklığı 37°C olmalıdır. Pratik olarak bilek iç yüzeyiniz veya dirseğiniz ile su sıcaklığını kontrol edebilirsiniz. Ne sıcak ne de soğuk hissetmemelisiniz.
• Banyosunu beslenme öncesi yaptırmak daha iyi olur. Çünkü dolu bir mide ile banyo yaptırdığınız sırada onu tutayım derken karnını sıkıştırmak kusmasını kolaylaştırır.
• Şampuan ve sabunları bebekler için uygun olan ürünlerden seçmeye çalışmalısınız.
Banyo sonrasında cildi durulamak son derece önemlidir.
Banyo sonrası bebek yağı veya losyonlarıyla yapacağınız vücut masajı onun rahatlamasını sağlayacaktır.
Cildin genellikle kuru olması halinde, günde birkaç kez, özellikle banyodan sonra nemlendirici sürmek gerekebilir.



Almiş'inAnniş'i


nagihan

ANNE SÜTÜ NASIL OLUŞUR ?

Meme kısmen salgı dokusu, kısmen destek ve yağ dokusundan oluşmuştur. Salgı dokusunda yapılan süt, ufak kanallar ve daha sonra ana toplayıcı kanallar boyunca meme ucuna ilerler. Kanallar, meme ucuna ulaşmadan önce daha da genişleyerek laktiferöz sinüsler şeklini alır. Bu sinüsler, sütün içinde toplanması nedeni ile önemlidir.Meme ucunda pekçok sinir ucu bulunduğu için çok hassas olup bu, sütün akışına yardım eden refleksler yönünden önemlidir.Meme ucunun çevresinde areola adı verilen koyu renkli bir halka olup hafif kabarık durumda bulunabilir. Bu yağlı bir sıvı salgılayan bezlerin varlığı nedeni iledir. Yağlı sıvı, meme ucu derisinin yumuşak ve iyi durumda bulunması sağlar.Süt yapımı hormonlar ve reflekslerin sonucu olur. Gebelik süresince, salgı bezleri süt yapımına hazırlanırlar. Doğumdan hemen sonra değişen hormonal değişiklikler ile süt yapımı başlar. Bebek beslenmeye başlayınca, iki refleks sonucu yeterli özelliklere sahip süt tam zamanında gelmeye başlar. Eğer anneye verilecek öneriler de bu reflekslerden söz edilirse anne olabildiğince sütünün daha fazla gelmesine çabalayacaktır.

Annede süt atım refleksini aşağıdaki duygulardan herhangi biri engelleyebilir.

Herhangi bir nedenle korku ve kuşkuları varsa,
Ağrısı ( özellikle emzirme esnasında) varsa,
Utangaçlığı varsa,
Doğumdan sonra ilk bir kaç gün kolostrum denilen koruyucu özelliğe sahip süt oluşur. Dördüncü gün normal süt salgılanmaya başlar.

Anne sütü ile beslerken bebeği her istediğinde emzirmelisiniz. İlk günlerde ikişer saat aralıklarla olabilir. Anne sütü yapımı bebeğin emme oranına bağlıdır.Anne sütü ile beslerken bebeği her istediğinde emzirmelisiniz. İlk günlerde ikişer saat aralıklarla olabilir. Anne sütü yapımı bebeğin emme oranına göre artar ya da azalır. Bebeğiniz ne kadar emerse o kadar bollaşır. Memelerin süt yapımı için gerekli uyarıları almaları lazımdır.

Anne sütü hep aynı yapıda değildir.  Emzirmenin başlarında  akıcı ve susatıcıdır. Sonlarına doğru kalorisi daha yüksek ve doyurucudur. Bu yüzden bebeği bir memede en az 15 dakika tutmalısınız. Sütün çoğalması için iyi beslenmeli ,bol bol dinlenmeli,stres ve yorgunluktan uzak kalmalısınız. Bol su ve proteinli sıvılar tüketmenizi tavsiye ederiz.




nagihan

YENİDOĞANDA SARILIK

Yenidoğanda cilt ve gözaklarının (sklera) sarı bir renk almasıdır. Kan bilirubin düzeylerinin yükselmesi ile oluşur. Yaşlanmış ve bozulmuş kırmızı kan hücreleri tarafından üretilen sarı pigmente bilirubin denir. Biluribin normalde karaciğer tarafından barsak sistemine verilerek atılır. Ancak karaciğer bilirubini yeterli oranda barsağa veremezse kanda birikir ve sarılık oluşur.
YENİDOĞAN SARILIĞININ SEBEPLERİ

1. Fizyolojik (normal) sarılık:

Fizyolojik sarılık vaktinde doğan bebeklerin yaklaşık % 50 sinde, erken doğan bebeklerde ise daha yüksek oranlarda görülür. İlk 24 saatten sonra, genellikle doğumdan sonraki  2.veya 3. günde ortaya çıkar. Karaciğerin henüz olgunlaşmaması ve yeterince bilirubin atamamasına bağlı olarak sarılık oluşur. Genellikle ilk bir-iki hafta içinde kendiliğinden kaybolur ve bilirubin düzeyleri zararsızdır.

2.Yetersiz anne sütü alımına bağlı sarılık:

Yetersiz anne sütü alımına bağlı olarak yenidoğanların yaklaşık % 5-10 unda gelişir. Belirtileri fizyolojik sarılığınkine benzer ancak biraz daha şiddetlidir.

3.Anne sütüne bağlı sarılık:

Anne sütü alan bebeklerin yaklaşık % 1-2 sinde görülür. Bazı annelerin sütlerinde ürettikleri özel bir inhibitör madde sebep olmaktadır. Bu madde ( enzim ) bebeğin barsaklarından normalden çok daha fazla bilirubini geri emmesine sebep olur. Bu tip sarılık doğumdan sonraki 4-7. günde başlar ; 3.-10.haftaya kadar sürebilir. Genellikle zararsızdır.

4.Kan grubu uyuşmazlığı: ( Rh veya ABO uyuşmazlığı)

Rh negatif (-) bir kadının bebeği Rh pozitifse (+) gebelik esnasında bebeğe ait eritrositlerin plasentayı aşarak anne kanında bağışıklık cevabına yol açması ile oluşur. Bu bağışıklık cevabı ancak Rh pozitif bir bebeğin doğumundan veya yapılan düşükten sonra ortaya çıkar. Bağışıklık cevabının şiddeti bundan sonra yapılacak her doğumla birlikte giderek artar.

ABO uyuşmazlığında ise hemen her zaman anenin kan grubu O, bebeğin kan grubu ise A veya B dir. ( Anti A duyarlılığı daha sık, Anti B duyarlılığı daha ağır seyirlidir.)

Kan grubu uyuşmazlığında annenin kanında oluşan antikorlar bebeğin kanını yabancı madde olarak algılar ve eritrositlerini parçalar. Eritrositlerin parçalanması ile bol miktarda bilirubin oluşur ve bu da sarılığa sebep olur. Sarılık fizyolojik sarılıktan farklı olarak ilk 24 saatte başlar. Çok ağır tablolara sebep olabilir. Ancak ilk yapılan doğum veya düşükten sonraki 72 saat içinde RhoGam enjeksiyonunun yapılması daha sonra doğurulacak bebeklerin yaşamını tehlikeye atacak antikorların oluşmasını engelleyebilmektedir.

TEDAVİ

1.Fizyolojik sarılıkta tedavi:

Eğer bebeğinizi biberonla besliyorsanız her 2-3 saatte bir beslemeyi deneyin.

2.Yetersiz anne sütüne bağlı sarılıkta tedavi:

Asıl tedavi anne sütü miktarını arttırmak olmalıdır. Bebek daha sık emzirilmelidir.( Her saat gibi ) Böylece mide barsak sisteminin hareketliliği arttırılır ve bilirubinin gaita yolu ile vücuttan daha çabuk atılması sağlanır. Uyuyan bebeğin de 4 saatlik aralarla uyandırılıp beslenmesi faydalı olacaktır. Sık sık kilo alımı kontrol edilmelidir. Anne sütünün yetmediği durumlarda bir miktar formül mama verilebilir ancak şekerli suyun faydası yoktur.

3.Anne sütüne bağlı sarılıkta tedavi:

2-3 gün için anne sütünü keserek formül mama ile beslemek yararlı olabilir. Ancak bu süre içerisinde anne sütünün azalmasını engellemek için annenin göğsü sağılmalıdır. Hiçbirzaman için sarılığı engellemek için anne sütü tam olarak kesilmez. 2-3 gün sonra tekrar anne sütüne başlanır. Şekerli suyun formül mamadan daha fazla bilirubin uzaklaştırıcı etkisi olduğu kanıtlanmamıştır.

4.Ağır sarılıklarda tedavi: ( Kan uyuşmazlıklarında tedavi)

Kandaki bilirubin seviyesinin 20 mg/dl nin üzerine çıkması sağırlık beyin felci ( cerebral palsy) veya beyin harabiyetine neden olabilir. Bu kadar yüksek seviyeler genellikle kan grubu uyuşmazlıklarında görülür.

Bu komplikasyonlar fototerapi uygulanarak önlenebilir. Mavi ışık deride biriken bilirubini parçalar ve bilirubin düzeylerini düşürür.

Bazı nadir durumlarda ise kan değişimine gitmek gerekebilir. Bebeğin kanı taze kan ile değiştirilir. Ancak fizyolojik sarılıklar bu kadar ağır duruma dönüşmezler.




nagihan

Bebekte Kanlı Dışkılama

Alternatif isimler

Kanlı gaita defekasyonu

Tanım

Yeni doğan bebek aşağıda belirtilen sebeplere bağlı olarak kanlı dışkı çıkarabilir.

Nedenleri,Görülme sıklığı,Risk faktörleri Sindirim sistemi organlarındaki yaralar Makat yaraları (dışkı normal ama son kısımdan kan bulaşmıştır) Yeni doğana doğumdan K vitamini verilmemiş ise buna bağlı kanama hastalığı 7 günden küçük bebeklerde doğum sırasında yutulan kan

Ayırıcı tanı : Doğum sırasında veya emme sırasında memedeki çatlaklardan anne kanının emilmesi Yemek borusu yaralanmaları Barsaklarda meydana gelen enfeksiyonlar sonucu meydana gelen kanamalar İnek sütü alerjisi Makat yaralanmaları Yaygın damar içi pıhtılaşma bozukluğu (dissemine intravasküler koagülopati) Barsak dönüş bozuklukları (malrotasyon) Barsak düğümlenmesi (volvolus) Barsak gelişim bozuklukları Bilinmeyen nedenler

Belirtiler Dolaşım sorunlarına bağlı vücudun uç kısımlarında solukluk Barsak seslerinde ve hareketlerinde düzensizlikler Enfeksiyon varlığında karında hassasiyet ve deri üzerinde kızarıklıklar Makatta yara ve çatlaklar

Tanı/Teşhis Yöntemleri (Apt Testi) : Kanamanın anneye mi ait olduğunu karar vermede kullanılır. Dışkı Kültürü : Enfenksiyon tespiti için kullanılır. Pıhtılaşma Testleri : Kanama bozukluklarını ve damar içi pıhtılaşma bozukluğu tespiti için. X-Ray : Enfeksiyon ve cerrahi sebep ayrımı için kullanılır Ayakta Direkt Karın Grafisi : Barsak tıkanmalarını göstermek için çekilir.

Tedavi

Nedenine yönelik olarak gereken tedavi yapılır.



nagihan

Bebeğin ebeveynlerinin ve bakımından sorumlu olan kişilerin beyin gelişiminde rol oynayacakları kaçınılmazdır. Bu sebeple aşağıda dikkat edilmesi gereken birkaç önemli nokta verilmiştir.

 

Sıcak ve sevecen olmalısınız: Çocuklar ilişkilerinde duygusaldırlar.Bebeğinize sevgi ile yaklaştığınız takdirde sevgiyi öğrenecektir. Bebeğinize gülümseyin, onunla konuşun, ona dokunun, şarkı söyleyin. İhmal edilen bebeklerin beyinlerinin tüm bölgeleri gelişmesini tamamlayamazlar. Ayrıca özellikle ona dokunmakla beynindeki büyüme hormonu salgılanmasını arttırırsınız.Günde 3 kez onbeşer dakiklık hafif masajlar yapın. Konuşurken cildinizin birbirinize temasını sağlayın.

Bebeğinizin çıkardığı seslere, yüz ifadelerine ve hareketlerine karşı duyarlı olun. Bebekler kendilerini ifade etmek için kelimeleri kullanamazlar. Onların kendilerini ifade etme biçimi çıkardıkları sesler, yüz ifadeleri ve hareketleridir. Bunlara karşı duyarlı olup istedikleri yanıtları verdiğiniz takdirde size güvenleri artacaktır. Ağladığında rahatının kaçtığını, acıktığını anlayıp onu doyurun, güldüğünde oyun istediğini anlayıp onunla oynayın.

Bebeğinizle konuşun,hikayeler okuyun, şarkılar söyleyin. Bebeğiniz söylediklerinizin anlamını bilmese bile bu konuşma ve dil öğrenme kapasitesini arttıracaktır. Araştırmalara göre bebeğiyle sık sık konuşan annelerin bebekleri 2 yaşına geldiğinde bebekleri ile seyrek konuşan annelerin bebeklerine oranla 300 kelime daha fazla bilmektedirler. Okuma yetenekleri de gelişmektedir. Çocuğunuza resimli kitaplar okumanız ve ona resimlerde gördüklerini sormanız onun beyin gelişimine olumlu etki yapacaktır.

Belirli kalıplar ve alışkanlıklar oluşturun: Böylece çocuklar ne beklemeleri gerektiğini öğreneceklerdir. Örneğin her gün uyuma vaktinde perdeleri kapatmanız ve ninni söylemeniz onun yatağa girme vaktini öğrenmesini sağlar.Bu tür etkileşimler çocuğa ne yapması gerektiğini tahmin etmeyi öğretecektir.

Çocuğunuzun oyun oynaması, merak etmesi ve keşfetmesi için onu cesaretlendirin. Ona oyun oynarken eşlik edin ve yeni oyunlar öğretin. Biraz daha büyüdüğünde ise arkadaşları ile oynamasını, meraklarını gidermesini mümkün olduğunca engellemeyin.

Seyrettiği TV programları konusunda seçici olun: Küçük çocukların hayal ile gerçek arasındaki farkı yeni yeni öğrenmekte olduğunu unutmayın. Bazı programlar çocuğun kelime hazinesini geliştirebilir ancak bazıları da çocuğun kafasını karıştırır ve korkutur. Bu nedenle çocuğun seyrettiği programlar konusunda seçici olmalısınız. Televizyonu asla bir bebek bakıcısı gibi çocuğunuzu oyalayabilecek bir aracı olarak görmeyin.

Çocuğunuzu disiplinize edin ve bazı limitler koyun:

Çocuğunuzun ihtiyaçlarını dile getirmesine izin verin. Onu dinlerken tarafsız ve olumlu olun. Yapmasını istemediğiniz şeyleri sebepleri ile birlikte sevgi ile anlatmaya gayret gösterin. Bazı davranışlarının diğer insanları da etkileyebileceğini anlatın. Duygularını, hayal kırıklıklarını anlatmalarına yardımcı olun. Olumlu davranışlarını onaylayın. Verdiğiniz görevler de aşırıya kaçmayın.

Her bir çocuğun bir diğerinden farklı olduğunu unutmayın. Her çocuğun kendine özgü bir kişiliği vardır ve büyüme özellikleri de farklıdır. Çocuğunuzu kardeşleri veya başka çocuklarla kıyaslamayın. Kendine özgü kişiliğini yansıtmasına yardımcı olun.

Çocuğunuzu kreş veya anaokuluna vermeniz gerekiyorsa seçimde özenli olun. Bu seçim ailenin en önemli kararlarından biri olacaktır.Çünkü seçtiğiniz kuruluş çocuğunuzun erken beyin gelişiminde çok önemli rol oynayacaktır.Öncelikle çocuğunuzu vermeyi düşündüğünüz merkezi kendiniz görün, değerlendirin.

Son olarak kendinize de özen gösterin. Anne-baba çocuğun yaşamının en önemli parçalarıdır. Bebeğinize tüm ihtiyaçlarını ancak sizler sağlayabilirsiniz. Bu sebeple kendi sağlığınız, mutluluğunuz çok önemlidir. İyi beslenin, gerekli tıbbi kontrollerinizi zamanında yaptırın, egzersiz yapın, dinlenmenize özen gösterin, kendinize de zaman ayırın. Ancak böyle iyi ana-baba olabilirsiniz.



nagihan

BEBEĞİN GAZINI ÇIKARTMAK

Bebeklerin süt içerken hava yutması çok doğaldır. Bebek, yuttuğu havadan ya gaz çıkararak ya da geğirerek kurtulabilir. Biberonla beslenen bebeklerde çok sık görülmesine rağmen, anne sütüyle beslenen bebekler de hava yutabilir.

Bebeğinizi beslerken gaz çıkarması için arada ona fırsat verin; emziriyorsanız göğüs değiştirirken bebeğinizin gazını çıkarın. Yuttuğu hava ona tokluk hissi verebilir ve onu rahatsız ederek ihtiyacı olan besini almasını engelleyebilir. Ya da gaz midesine baskı yaparak, bebeğinizin kusmasına sebep olabilir. Bebeğiniz mutluysa, geğirecek kadar hava yutmamıştır; kıpırdanıp yüzünü buruşturuyorsa hava yutmuştur, bu yüzden bir süre daha deneyin. Ancak gazını hemen çıkarmasını beklemeyin.

Bebeğinizin yuttuğu havayı çıkarmak ve onu rahatlatmak için şunları deneyebilirsiniz;


Onu poposundan tutup, başı omzunuza gelecek şekilde kendinize yaslayın sırtını yavaşça sıvazlayın ve ritmik bir şekilde nazikçe vurun. Ağzından biraz süt gelme ihtimaline karşı omzunuza temiz bir havlu ya da bez örtebilirsiniz.
Bebeğinizi yüzüstü dizlerinize yatırarak ve nazikçe sırtını sıvazlayarak da bebeğinizin gazını çıkartabilirsiniz. Ağzından biraz süt gelme ihtimaline karşı dizlerinize temiz bir havlu ya da bez örtebilirsiniz.
Bebeğinizin 3. ayından sonra dizinize oturtup, bir elinizle göğsünden tutarak diğer elinizle sırtını sıvazlayarak gazını çıkartabilirsiniz.


nagihan

Bebek Gazını Nasıl Belli Eder??

Bebeğinizin gazı varsa, rahatsız olduğunu anlatan bazı hareketlerde bulunur. Gazını çıkarmak için bacaklarını uzatıp kendine çeker, ağlar ve huzursuz olur. Gaz sancısı olan bebek ani bir şekilde çığlık atar gibi uzun süre ağlar. Vücudu gerginleşir, sırtını geriye doğru büker, yüzü kızarır ve el ve ayakları hafifçe morarabilir.

Bebeğiniz günün herhangi bir saatinde gaz sancısıyla karşılaşabilir, ama daha çok akşam ve gece yarısı ortaya çıkar. Geceleri geç uyumasına ve uykusunun bölünmesine neden olur. Gazlı bebekler karakter olarak daha hassas, ilgi bekleyen ve kolay uyanan bebeklerdir



nagihan

-6 Aylık Bebeğin Beslenmesi:

İlk 6 ay bebekler anne sütü ile beslenmelidir.

İlk 6 ayda sadece anne sütü ile beslenen bebekler ishal, zatürre gibi bulaşıcı hastalıklara, allerjik hastalıklara daha az yakalanırlar ve daha sağlıklı büyürler.

Bu aylarda anne sütü ile birlikte verilen ek besinler bebeğin emme gereksinimini azaltacağından anne sütünden yeterince yararlanmasını engeller.

Dört aydan önce bebeğinizin anne sütü dışında suya ya da başka sıvılara (bitkisel çaylar, meyve suyu, vb.) ihtiyacı yoktur.

Doğumdan sonra ilk günlerde salgılanan anne sütü çok besleyicidir.

Bebeğinizi sık sık (1-2 saat aralarla veya her ağladığında) emzirerek bu sütten faydalanmasını sağlayınız.

Anne sütü ile beslenen bebeklere 4. haftadan başlayarak D vitamini içeren damla ya da şurubu düzenli kullanınız.

Bebeğinizi emzirirken rahat bir pozisyonda oturunuz.

Bebeğinizin yalnız meme ucunu değil, meme ucu etrafındaki koyu renkli bölümü de kavramasına dikkat ediniz.

Göğüs uçlarında acıma, çatlak gibi durumlar görülebilir.

Böyle bir durumda bebeğinizi doğru teknikle emzirmeye devam ediniz. Göğüslerinizi kuru tutun , geçmezse doktorunuza başvurunuz.

Bebeğiniz bir meme ile beslenmiş ise bir sonraki emzirmede diğer meme verilmelidir. İki meme verilmişse bir sonraki öğüne son verilen taraftan başlanır.

Tüm annelerin sütü yararlıdır. Anne sütü ile beslenen bebekler her beslenmeden sonra kaka yapabilirler. Bu durum normaldir.

Emziren anneler her zaman sütyen giymelidir.

Bebeğinizi sık besleyiniz çünkü göğüslerin boşalması ile süt yapımı artar. Emzirmediğiniz durumlarda göğsünüzü elle sağarak veya süt pompası yardımıyla mutlaka boşaltın.

Bebeğin yeterince anne sütü aldığı , haftada en az 150 gr. kilo alması ve günde en az 6-7 kez bezini ıslatması ile anlaşılır.

Emziren anneler günde en az 2 su bardağı süt veya yoğurt tüketmeli , tüm besin gruplarından düzenli olarak yemelidir. Emziren anneler SİGARA İÇMEMELİDİRLER!!! Çay ve kahve içilmemeli veya az tüketilmelidir.

Çalışan anneler sütlerini sağarak saklayabilirler. Anne sütü oda ısısında 6 saat, buzdolabı rafında 24 saat, derin dondurucuda 6 ay değerini kaybetmeden bekletilebilir. Saklanan anne sütü hiç bir zaman kaynatılmamalıdır. Kullanmadan önce kavanoz sıcak suda bekletilerek ısıtılmalıdır.



nagihan

Bebek Giysilerinin Yıkanması

Bebeğinizin tenine değmeden önce bütün giysilerin yıkanması gerekir. Giysilerin marka etiketlerini çıkarırsanız bebeğinizin cildinin tahriş olmasını önlersiniz.

Bebeğinizin cildi için giysilerini yıkarken cildinin tahriş olmaması için çamaşır suyu ya da buna benzer deterjanlarla giysileri yıkamayın. Bebekler için özel olan temizlik malzemeleri ve yumuşatıcıları kullanın. Çamaşırlarını kurutmanın en iyi ve en sağlıklı yolu, açık hava ve güneşte kurutmaktır. Giysileri radyatöre asmak ya da çamaşır kurutma makinesine atmak sağlıklı değildir.